Dersim'de 'Türkiye'de Akademi' paneli düzenlendi: ‘Tarih insanlar direnirse yazılır’
Kemal ÖZER
Dersim
Dersim’de düzenlenen “Türkiye’de Akademi” panelinde konuşan Prof. Dr. Neşe Özgen, “Tarih insanlar ancak direnirse yazılır. Bundan sonra daha ileri bir çarpışma alanı yeniden bulabilirsek akademisyenler olarak biz de tarih yazarız” dedi.
Türkiye’de Akademi başlıklı panel, son anda getirilen yasakla Tunceli Üniversitesi İİBF Konferans Salonu’ndan Dersim Belediyesi Konferans Salonu’na alındı. Panele Dersim’deki siyasi parti temsilcileri, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
Moderatörlüğünü Eğitim Sen Dersim Şube Eş Başkanı Süleyman Güler’in yaptığı panele “Bu suça ortak olmayacağız” yazılı bildiriye imza attıktan sonra hedef haline getirilen akademisyenlerden Prof. Dr. Neşe Özgen, Yar. Doç. Dr Halil İbrahim Yenigün, Yar. Doç. Dr. Mustafa Şener, Arş. Gör. Ramazan Kurt katıldı.
Prof. Dr. Neşe Özgen, akademisyenler olarak yapmaya çalıştıklarının havuza bir damla su katmak olduğunu aktardı. Akademiyi akademi yapanın eleştirel yapısı olduğunu belirten Özgen, “Tarih insanlar ancak direnirse, çatışırsa durdukları yerden daha ileriye gidebilirlerse yazılır. Aksi takdirde tarih yazılmaz. Peki biz ne yaparsak tarihte yer alırız? Şimdi biz de bunu bu kadar yapabiliyoruz. Bundan sonra daha ileri bir çarpışma alanı yeniden bulabilirsek akademisyenler olarak biz de tarih yazarız” dedi.
Yar. Doç. Dr. Mustafa Şener de hücreye konulan akademisyenlerin ardından tutuklu IŞİD üyelerinin serbest bırakılmasının durumu özetlediğini belirtti. Şener, “Biz de bu iki tarafın ilişkisini gördüğümüz için aslında bu baskılar ve sıkıntıları yaşıyoruz. IŞİD’lilerin serbest dolaşacağı bir Türkiye olsun diye akademisyenler hücrelerde tutuluyor. Zaten kendileri de yeni Türkiye yaratmak istiyor. Yeni Türkiye yaratılırken de bizim gibi insanlar muhalefet etmesin. Aydın sesi çıkmasın diye bir savaş yürütülüyor bu açık” dedi.
Türkiye’de ki üniversitelerin tarihine bakıldığında muhalif düşüncelerin sürekli tavsiye edildiğini belirten Şener, “Bir sayfalık bir bildiriden niye bu kadar kıyamet koparıldı? Aradan aylar geçmesine rağmen Tayyip Erdoğan ve medya niye halen bize saldırmak zorunda hissediyorlar kendilerini? Bu tesadüfî bir şey değil” dedi. Şener, bunun doğru zamanda doğru yere parmak bastıklarının kanıtı olduğunu söyledi. Şener şöyle devam etti: “Bu bildiriye imza atanların geleceğe yapı taşları bırakmasını umuyoruz. Daha kalıcı bir mücadeleyi hep beraber başarabiliriz.”
Vatan millet ıstakoz
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
Istakozun faturası!
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
Türkiye İslamcı hareketi ve Filistin sorunu
İsrail’in İran’a ‘meşru müdafaa’ saldırısını açıkça ilan etmesi ne anlama geliyor?
Şiddetsiz bir geleceği birlikte inşa edelim
Diyanet İsrail’den vize aldı
1 Mayıs’ın tarihi ve 2024 1 Mayıs’ının önemi
Yapay zeka
Federasyon değişecek, işler düzelecek!..
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
