Baro başkanı: Antep’te halk tedirgin
İnanç YILDIZ
Antep
Taksim’deki terör saldırısını düzenleyen IŞİD militanı Mehmet Öztürk’ün Antepli olması gözleri bir kez daha bu kente çevirdi. Daha öncede IŞİD’e ait birçok hücre evinin ortaya çıktığı Antep’te IŞİD’in varlığını, insanların yaşadığı tedirginliği Antep Baro Başkanı Bektaş Şarklı ile konuştuk.
Cihatçı örgütlerle emniyet içinde mücadele edecek ciddi bir düşünce ve mantığın olmadığını ifade eden Şarklı, IŞİD militanlarının dosyalarında, diğer dosyalar gibi fiziki ve teknik takibin yapılmadığını dile getirdi. Yetkililerden kentteki tedirginliği giderecek ve insanları rahatlatacak bir açıklamanın gelmediğini belirten Şarklı, “IŞİD tehdidini 2.5 yıl önce yaptığımız sınır ziyaretinden biz görebiliyorduk. Maalesef de haklı çıktık. Mevki makam sahibi olan yönetenler göremiyor muydu? Burada da birbirimizi kandırmamıza gerek. Bu hükümetin dış politikasıyla alakalı. Bundan da ne Türkiye kaçacak ne de dünya. Bu ceremeden Türkiye’nin çıkmasını beklemek saflıktır” dedi.
EMNİYET NEDEN YAKALAMIYOR?
Kendini patlatan canlı bombalar hakkında kayıp başvuruları olmasına rağmen ellerini kollarını sallayarak istedikleri gibi Ankara’ya veya İstanbul’a gittiğini dile getiren Şarklı, “Bir insan hakkında kayıp başvurusu varsa neden yargılanmaz. Ankara’da 3 tane patlama en son İstanbul’da yapılan patlama… Burada özellikle emniyet ve istihbaratta ciddi anlamda bir zafiyet, boşluk, ihmal olduğu görülüyor. Gezi olaylarına katılan 3 tane öğrencinin aylar boyunca fiziki, teknik takibine zaman ayıran emniyet, bu tür dosyalarda nedense o dosyalarda gösterdiği çabayı göstermiyor. Emniyetin önce bu sorunun cevabını vermesi gerekiyor. Kentte ciddi bir tedirginlik olduğunu dile getiren Şarklı, “Her olayda onlarca, yüzlerce insanımızı kaybetmeye başladık. İnsanlar bugün korkuyor çarşıya çıkmaya. Yani psikolojik anlamda insanlarda bu paranoya haline geldi. Tehdit anlamına geldi”