25 Mart 2016 12:40

Tutuklu akademisyenler için Silivri Cezaevi önünde de ‘Özgürlük Nöbeti’ tutuldu

Tutuklu akademisyenler için Bakırköy Kadın Cezaevi önünde başlatılan "Özgürlük Nöbeti" Silivri Cezaevi'nde de tutuluyor. Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan akademisyenler Kıvanç Ersoy ve Muzaffer Kaya’nın serbest bırakılmasını isteyen meslektaşları ve öğrenciler, akademisyenlerin toplumdaki sessizlik duvarını yıktığını belirterek, dayanışma mesajı verdi.

Paylaş

Geçtiğimiz Çarşamba günü, tutuklu akademisyen Esra Mungan Gürsoy'un serbest bırakılması talebiyle tutulduğu Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde meslektaşları tarafından başlatılan “Özgürlük Nöbeti” bugün de tutuklu akademisyenler Kıvanç Ersoy ve Muzaffer Kaya için Silivri Cezaevi'ne taşındı.

Çok sayıda akademisyenin yanı sıra Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğrencilerinin de destek verdiği nöbette, “Tutuklu akademisyenler serbest bırakılsın” pankartı taşınarak, masa kuruldu.

Kendisinin de Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifinde yer aldığını belirten İstanbul Teknik Üniversitesi’nden (İTÜ) emekli akademisyen Ayşe Erzan, Cizre ve Sur’daki vahşeti gidip gördüğünü söyledi. “Yaşamı ve barışı koruma akademisyenlerin görevidir. Akademisyenler, bu bildiriye imza atarak, ana akım medyanın yapmasını gerekeni yaptı” diyen Erzan, akademisyenlerin toplumdaki sessizlik duvarını yıktığının altını çizdi.

‘MÜCADELEDEN BAŞKA ÇARE YOK’

Nöbet eyleminde konuşan Eğitim Sen İstanbul 6 No’lu Üniversiteler Şube Başkanı Mustafa Görkem Doğan, üniversite ve basının kontrol altına alınmaya çalışıldığını belirterek, hükümetin tek seslilik istediğine vurgu yaptı. Tutuklamalarla gözdağı verilmek istenildiğinin altını çizen Doğan, üniversitede kadro değişimi yapılmaya çalışıldığına da dikkat çekti. Mücadele etmekten başka çareleri olmadığına işaret eden Doğan, “Bizim onlar gibi tankımız, tüfeğimiz, savcımız yok. Bizim dayanışmamız var. Bu nedenle dayanışmayı büyüteceğiz” dedi.

‘TUTUKLU ÖĞRENCİLER VE AKADEMİSYENLER ONURUMUZDUR’

Mimar Sinan Üniversitesi öğrencileri de akademisyenleri yalnız bırakmadı. Dayanışmayı büyütmek için burada olduklarını belirten öğrencilerden Caner Bostancı, akademisyenlerin tek suçunun barış istemek olduğunu vurguladı. Cezaevlerindeki tutuklu öğrencilere dikkat çeken Bostancı, hocalarının ve arkadaşlarının sesi olacaklarını söyledi. Öğrencilerden Aslı Cibir de, 7 Haziran seçiminden sonra Kürdistan’da devreye konulan vahşete karşı sessiz kalmayan akademisyenlerin yanında olduklarını aktardı. Üniversitede de kampanya başlattıklarını ve akademisyenler özgür kalıncaya kadar mücadeleyi sürdüreceklerini ifade eden Cibir, “Tutuklu öğrenciler ve akademisyenler onurumuzdur” diye belirtti. (DİHA)

ÖNCEKİ HABER

DTK olağanüstü kongreye gidiyor

SONRAKİ HABER

Ev işçisi Tuxteyeva'nın ölümüne ilişkin 2'nci suç duyurusu