24 Mart 2016 14:25

Bombaların ardından İstanbul'da yurttaşlar sokağa çıkmaya korkuyor

Aksaray Metro İstasyonu’nun önündeyiz. İstasyon çevresinde daha önce görmediğimiz kadar çok polis var. Ancak bu güvenlik önlemi, vatandaşların tedirginliğini azaltmıyor, aksine daha da artmasına neden oluyor.

Paylaş

Zülal KOÇER
Eylem NAZLIER
İstanbul

İstanbul’un en işlek caddesi İstiklal Caddesi’nde gerçekleşen bombalı saldırının ardından vatandaşlar sokağa çıktığında tedirginlik yaşıyor. Neredeyse kimse kendini güvende hissetmiyor, etrafına şüpheyle yaklaşıyor. İstanbul’un en merkezi yerlerinden Aksaray’da görüştüğümüz vatandaşlar,  “Can güvenliğimiz yok, sokağa çıkmaya korkuyoruz” diye konuştu.

HER YERDE POLİS ARAMA YAPIYOR 

Aksaray Metro İstasyonu’nun önündeyiz. İstasyon çevresinde daha önce görmediğimiz sayıda polis var. Arama yapıyorlar, insanların üzerini kontrol ediyorlar. İstiklal’de yaşanan patlama sonrasında İstanbul’un kalabalık noktalarında, olağan dışı sayıda polis konuşlandırıldı. Ancak bu güvenlik önlemi, vatandaşların tedirginliğini azaltmıyor, aksine daha da artmasına neden oluyor. 

HERKES ETRAFINA ŞÜPHEYLE YAKLAŞIYOR

Kalabalık yerlerde, otobüs ve metrolarda, özellikle de Taksim’de insanlar birbirlerinden uzak durmaya özen gösteriyor, herkes yanındakine şüpheyle bakıyor. Vatandaşlar telefon görüşmelerini mutlaka, “Kalabalık yerlere gitme, dikkat et” diyerek kapatıyor. Kendini güvende hissetmeme hali artık İstanbullunun gündelik hayatının bir parçası oldu. Vatandaşlar, saldırı haberlerini, ihtimallerini, hedef kitlelerini ve saldırı sonrası haberleri yakınen takip ediyor. Görüştüğümüz onlarca vatandaş farklı fikirlerde olsa da ortak duyguyu yaşıyor: Korku ve tedirginlik. Neredeyse kimse kendini güvende hissetmiyor.

‘KALABALIĞIN AZALMASINI BEKLESEM Mİ?’

Aksaray Metro İstasyonu’nda, Evrensel gazetesi ve Hayat Televizyonu mikrofonlarını uzatıyoruz vatandaşlara. Metroya yetişmeye çalışan bir araştırma görevlisini durdurup kendini güvende hissedip, hissetmediğini soruyoruz: “Hayır kesinlikle. Ben şu an işten çıktım, işten çıktığım anda, ‘Ya acaba gitsem mi, beklesem mi, hani kalabalığın azalmasını mı beklesem’ diye bir sürü soru geçiyor kafamdan, insan tedirgin oluyor, etrafa şüpheyle bakmaya başlıyorsunuz bir süre sonra. Öğrencilerden  sürekli mail geliyor, sınavlar ertelensin şeklinde, çünkü korkuyorlar, can sonuçta bu ve can güvenliğimiz yok, sokağa çıkmaya korkuyoruz.” diyor. Öte yandan Aksaray’da güvenlik önlemi almaya çalışan polisin kendisine güven vermediğini, canlı bombayı durduracak önlemin bu olmadığını dile getiriyor.

TORUNLARINI OKULA GÖNDERMEMİŞ

İsmini vermek istemeyen başka bir vatandaş da kendini güvende hissetmediğini söylüyor: “Dürüm bu elimdeki, torunlarıma götürüyorum, okula yollamadım onları bugün, dürüm götürüyorum onlara. Ben korkuyorum, çıktım yine dışarı ama hiç güvenli değil sokaklar, torunlarımı evde bıraktım, bir şey olursa hiç değilse onlara bir zarar gelmesin diye” diyor. 

FARKLI FİKİRLER OLSA DA

Bir genç hükümetin politikalarını eleştiriyor ve polisin güvenlik önlemi almasıyla insanların can güvenliğinin sağlanamayacağını, bunun çözüm olmayacağını, ülkenin kalıcı bir barışa ihtiyacı olduğunu söylüyor. Bu sırada Recep Tayip Erdoğan’ın ülkeyi çok iyi yönettiğini söyleyerek yanımıza gelen bir başka vatandaş tartışmaya katılıyor. Bir süre sonra çevremizde 30’a yakın insan toplanıyor. Aralarında hükümet politikalarını olumlayan da var, yanlış bulan da. Kardeşlik vurgusu yapan biri başka ülkeler tarafından Türkiye’nin güçlenmesinin istenmediğini ve asıl meselenin bu olduğunu söylüyor örneğin, bir başkası da doğuda neden insanlar ölüyor diye soruyor. Diyarbakır Bağlar’dan gelen bir genç de, “Devlet beni neden yerimden yurdumdan etti?” diyor. Bununla beraber, izlenen dış politikanın ülkede bu saldırılarla karşılık bulduğunu ve sürekli “Başıma bir şey gelecek mi, bugün bomba patlayacak mı?” endişesinin hayatlarının bir parçası haline geldiğini söylüyorlar. 

‘BARIŞ GELMELİ’

Daha önceki seçimlerde AKP’ye oy verdiğini söyleyen bir vatandaş da, “Hükümet barışı getirmeli, güneydoğuda, İstanbul’da, Ankara’da. Bu politika çok yanlış. Türkiye’nin herhangi bir dostu kaldı mı? Her an bir patlama olacak diye korkuyoruz, yazık günahtır hep garibanlar, fakir işçi emekçiler, çocukları ölüyor. Ülkenin doğusu ne halde gidip bakın, ben barış istiyorum, barış, barış, barış...” diye tepkisini dile getiriyor. 

ÖNCEKİ HABER

‘Arsuz’da ikinci Cerattepe faciası’

SONRAKİ HABER

Kocamustafapaşa'da bir kadın sokak ortasında vuruldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa