16 Mart 2016 00:12

‘Bizim takvimimiz 13 Aralık’ta Cizre’de durdu’

Paylaş

Yusuf BİNGÖL
Yüzüncü Yıl Üniversitesi / Van

Cizre’de hayat 13 Aralık’ta hâlâ, yasaktan bir önceki günde yani. Yasaktan sonra evine dönenler sadece yıkılmış evleriyle karşılaşmadılar. Öylece bırakıp gittikleri gündelik yaşantılarıyla da karşılaştılar. Kimisinin hâlâ kaldırılmamış sofrası, kimisinin ise kabuğu soyulmuş fakat yenilmeden oraya bırakılmış mandalinaları. Tabii bu “evi” ayakta kalabilmiş insanların şahit olduğu bir durum. Ya evi yanmış insanlar, ya ev diye bir şeyi kalmamış insanlar? Hani bazen bir şeyi anlatmak için kelime bulamazsınız ya, işte bu da öyle bir durum. Evinin yıkıntıları üstünde oturup sigarasını yakan insanların içindeki çığlığı hangi kelimeler anlatabilir ki? Ya da çocukluğunun geçtiği sokakları tanıyamayacak derecede yıkılmış halde gören bir gencin üzüntüsünü kime, nasıl anlatabilirsiniz? Dedim ya Cizre’de hayat hâlâ 13 Aralık’ta, işte o yıkılmış sokakları gören her bir Cizrelinin aklına oraların son görüntüsü geliyor, hatırlamaya çalışıyor sokaklarının evlerinin eski halini.. Savaşın getirdiği felaketlerin her zerresini en derinden yaşayan Cizrelilerin acısını tarif edecek kelime yok. Hak etmemişti bunu Cizre.

ÖNCEKİ HABER

Antidepresan değil birlikte ve kararlı bir mücadele

SONRAKİ HABER

Bizi yarışa sokuyorlar

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...