Bakan Ergin F tiplerine bir daha baksın

Bakan Ergin’in açıklamalarına göre 2 Ocak 2012 tarihi itibariyle ceza infaz kurumlarında, örgün yüksek öğretim programına devam eden tutuklu üniversite öğrenci sayısı 209, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında tutuklu bulunan öğrenci sayısı ise 22.

Yine Ergin’in açıklamalarına göre 2007-2011 yılları arasında ülke genelinde meydana gelen öğrenci olaylarında 249 öğrencinin gözaltına alındığı, 12’sinin sevk edildikleri makamlarca tutuklandığını bildirdi. Bakan Ergin, tutuklamalarla ilgili olarak da tüm sorumluluğun “Yargı mercilerine ait” olduğunu belirtti.

Ayrıca Ergin, öğrenciliği devam ederken tutuklananlara yöneltilen suçlamaları “terör, cinsel suçlar, adam öldürme, uyuşturucu, yağma/gasp, hırsızlık, yaralama, sahtecilik, adam öldürmeye teşebbüs, dolandırıcılık” şeklinde sıraladı.

ÇHD RAPORUNDA DURUM FARKLI

ÇHD İstanbul Şubesinin Kasım 2011 yılında tutuklu üniversite öğrencileriyle ilgili açıkladığı rapora göre, cezaevlerinde tespit edilebilen tutuklu öğrenci sayısı 281. Ancak cezaevlerinin bu tür araştırmalara kapalı yapısı nedeniyle gerçek sayının 500’den fazla olduğu görüşü yine raporda belirtiliyor. Bakan Ergin’in soru önergesine verdiği yanıttan sonra görüştüğümüz Şube Başkanı Taylan Tanay, “sayılar” konusunda hükümetle anlaşamadıklarını belirtiyor. Tanay, “Daha önce de cezaevindeki avukatların, gazetecilerin, çocukların sayısıyla ilgili de bu farklılığı” yaşadıklarını hatırlattı.

YA EĞİTİME DEVAM EDEMEYENLER?

Tayan, rakamlarda çarpıtmanın olabileceğini belirterek, buna örnek olarak da Bakan Ergin’in “Örgün eğitime devam eden” kişilere dair bilgi verdiğini ancak eğitimine devam etmeyen, edemeyen öğrencilerin sayısını açıklanmadığını vurguladı.

ÇHD’nin raporundaki sayılara, “kısıtlı bilgilerle oluşturduklarını”  belirten Tayan, “Ailelerden ve avukatlardan gelen bilgiler doğrultusunda listeyi” çıkardıklarını belirtti. Bakanlık rakamlarına temkinli yaklaşan Tanay, “Sadece Kocaeli Üniversitesi öğrencisi 50 öğrencinin tutuklu olduğunu biliyoruz” dedi.

ÖYM’LER KALDIRILMALI

Tayan, sorunun “Şu kadar öğrencinin tutuklu olması değil, bu öğrencilerin neden tutuklu olduğudur” diyen Tayan, “Berna ve Ferhat’ın durumu buna çok iyi örnek. Onlar parasız eğitim isteyen pankart açtılar ve örgüt üyesi olmakla suçlandılar. Böylesi bu hukuk rejimi bir gün herkesi ‘terör örgütü üyesi’ yapabilir” dedi. Tayan, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması gerektiğini de sözlerine ekledi. (İstanbul/EVRENSEL)

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Gençlik Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Dilek Yağlı, Bakan Ergin’in F Tiplerindeki üniversite öğrencilerini “daha dikkatli” sayması gerektiğini belirtti.

Demokratik eylemlere ve açıklamalara katıldıkları için tutuklanan öğrencilerle ilgili kamuoyunda bir ilgi ve hükümete karşı bir baskı olduğunu belirten Yağlı, tutuklu sayısına dair güvenilmeyen rakamlarla ve öğrencilerin “adam öldürme, uyuşturucu” gibi suçlarla itham edilerek, kamuoyu baskısının kırılmak istendiğini vurguladı. “Sayılara takılmayalım, asıl önemli olan bu öğrencilerin neden cezaevinde olduğu” diyen Yağlı, yakın bir zamanda başlatacakları kampanya hakkında da bilgi verdi. “Arkadaşım tutuklu. Yerine imza atar mısın?​” sloganıyla yürütülecek çalışmayla, tutuklu öğrencilerin yalnız olmadığını göstermek istediklerini belirtti.

EMEK GENÇLİĞİ: AMAÇ KAMUOYU DESTEĞİNİ AZALTMAK

Hükümetin yüzlerce öğrencinin tutuklu olduğu gerçeğini gizlemeye çalıştığını belirten Emek Gençliği Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Onur Aydın, “Kamuoyu tepkisinin azaltılmak istediğini” ifade etti. “Bakan Ergin’in dediği gibi cezaevindeki öğrenci sayısı 22’de olsa AKP’nin bu ülkedeki ‘ileri demokrasi’ yalanını ortaya çıkarmaya yetecektir” diyen Aydın, “Bugün öğrencilerin puşi takmaktan, limon taşımaktan, basın açıklamasına katılıp slogan atmaktan” tutuklandığını belirtti. “AKP’nin sözde demokrasi yalanlarına, 1 Mayıs alanlarında da” cevap vereceklerini belirten Aydın son olarak, “Yeni anayasa sürecinde sözde bizleri dinlediğini ifade edenler, hukuksuz tutuklamalarla cezaevlerine konan arkadaşlarımızı görmemektedir. Biz de onların bu açıklamalarını ciddiye almıyoruz” dedi.

TKP’Lİ ÖĞRENCİLER:  ERGİN’İN AÇIKLAMASI KOMİK

TKP Üyesi Erçin Fırat, “Sadece kendi üniversitemde, benim bildiğim 22 öğrenci tutuklu” diyerek Bakan Ergin’e tepki gösterdi. Ergin’in açıkladığı rakamları “komik” bulan Fırat, tutuklu öğrencilere yöneltilen suçlamalara da itiraz etti.

Tutuklu öğrencilerle ilgili Hopa Davası sırasında “Gelecek Hapsedilemez” sloganıyla bir kampanya yürüttüklerini hatırlatan Fırat, “Bugün de bu tür eylem ve açıklamalarda bulunuyoruz. Diğer örgütlerle ortak işlere açığız” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ve Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış’ın tutuklu gazetecilerle ilgili de geçmişte benzer açıklamalar yaptığını hatırlatan Fırat, “AKP’ye en iyi cevabı 1 Mayıs alanlarında vereceklerini” vurguladı.

GENÇLİK MUHALEFETİ: YALNIZLAŞTIRMA ÇABASININ SONUCU

Gençlik Muhalefeti Türkiye Yürütmesi Üyesi Onur Taş, “Bu ülkenin bir gerçeği olarak, her sabah operasyonlarla, tutuklamalarla uyanıyoruz. Bu baskıyı yaşarken tutuklu öğrencilerle ilgili sayıların bilinenden az olarak sunulması tartışmaya açıktır” dedi.

Sayının az gösterilmesinin “Hukuksal olarak tanımlamadan kaynaklı olabileceğini” belirten Taş, “Hak arama mücadelesine katılan öğrencilerin bu tür açıklamalarla yalnızlaştırılmaya, verilen mücadelenin krimanilize edilmeye çalışıldığını düşünüyorum” dedi.
Taş, hem tutuklu öğrencilerle ilgili kamuoyu oluşturmak hem de gasp edilmeye çalışılan toplumsal haklara dikkat çekmek için ‘Sahip çık’ sloganıyla bir kampanya yürüttüklerini de vurguladı.