04 Mart 2016 11:01

Zaman gazetesine kayyım atandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine, Zaman Gazetesi'nin de içinde bulunduğu Feza Gazetecilik A.Ş.'ye 3 kayyım atandı.

Paylaş

İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine Zaman gazetesine kayyım atadı. Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni Sevgi Akarçeşme, Özgür Düşünce Yazarı Nazlı Ilıcak’ın Periscope’tan yaptığı canlı yayında, “Belki bugün son gazetemizi çıkaracağız” dedi. Gazetenin yazarlarından Ahmet Turan Alkan da “Neden el konacağına dair henüz bir bilgi bize gelmedi” diye konuştu.

GAZETENİN KAPISINA KİLİT VURULDU

Zaman Gazetesi'nin Yenibosna'da bulunan binasına kayyımların girmesini engellemek için gazete binasının girişi zincirlendi. Olası polis saldırısı sırasında kullanılacak gazdan korunmak için de çok sayıda şemsiye binanın giriş kapısına bırakıldı.

3 KAYYIM ATANDI

İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen kararda, "Feza Gazetecilik A.Ş. uhdesinde bulunan Zaman Gazetesi'nin FETÖ/PDY terör örgütünün faaliyetleri kapsamında ve örgüt faaliyetlerine destek olacak şekilde kullanıldığı yönünde kuvvetli deliller bulunduğu" ifade edilerek, "Delillerin toplanabilmesi ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için adı geçen şirkete kayyum atanması yönünde hakimliğimizce vicdani kanı oluşmuştur" denildi.

'ŞİKE VE TAHŞİYE OPERASYONLARINA ZAMAN GAZETESİ BİNASINDA KARAR VERİLDİ'

Kararda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fuzili Aydoğdu'nun talep yazısına da yer verildi. Savcılığın talep yazısında, "Zaman Gazetesi'nin aslı yöneticisinin FETÖ'nün kurucu ve yöneticisi Fethullah Gülen olduğu, gazetenin yayın ilkelerini örgüt lideri Fethulah Gülen'in belirlediği örgüt üyelerinin ise Zaman Gazetesi adına yardım amacıyla para topladığı" iddia edildi. Yine savcılık yazısında, "Şike ve Tahşiye operasyonlarının Zaman Gazetesi binasında örgüt yöneticileri tarafından karar verilerek uygulamaya konulduğu" öne sürülerek "Bu eylemler birlikte değerlendirildiğinde, Feza Gazetcilik A.Ş.'nin söz konusu örgüt ile fikir ve eylem birliği içinde olduklarını göstermektedir" ifadesine yer verildi.

'PKK YÖNETİCİLERİNİN YURTDIŞINDA GÖRÜŞMELER YAPTIKLARI...'

Yazıda, "FETÖ üst düzey yöneticileri ile PKK yöneticilerinin yurtdışında görüşmeler yaptıkları, PKK'nın amacının Türkiye Cumhuriyeti topraklarını bölmek olduğu, FETÖ'nün de bu örgütle birlikte Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeyi planladıkları, bu amaçla da 17-25 Aralık Selam-Tevhid kumpaslarını gerçekleştirdikleri Feza Gazetecilik A.Ş.'nin de bu örgüte ait olduğu Zaman Gazetesi'nin de bu amaca hizmet ettiği" iddia edildi.

"AMACINI GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN GAZETE, TELEVİZYON, RADYO VB ARGÜMANLARI KULLANDIĞI..."

6. Sulh Ceza Hakimliği kararında "Söz konusu örgüt yapılanmasının örgüt amacına ulaşmak için her türlü aracı kullandığı, en başta amacını gerçekleştirmek için gazete, televizyon, radyo vb. argümanları kullandığı, örgüt kapsamında işledikleri suçlar ve legal görünümlü operasyonlara zemin hazırlamak amacıyla basın yayın organlarında sürekli olarak yayınlar yaptıkları bu bağlamda da bizzat basın yayın organlarına sahip oldukları görülmektedir" denildi. Dosya kapsamındaki tanık ifadelerinde ise "Zaman Gazetesi'nin bizzat Fethullah Gülen tarafından yönetildiği, gazetede yazılacak yazıların öncesinden Fethullah Gülen'e gönderildiği, yazıların Gülen'in kontrolünden geçtikten sonra gazetede yayınlandığı ve kendisinin onay vermediği hiçbir haber ve yazının yayınlanmadığı iddia edildi.

"KAYYUM ATANMASI YÖNÜNDE HAKİMLİĞİMİZCE VİCDANİ KANI OLUŞMUŞTUR"

6. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen kararda, "Feza Gazetecilik A.Ş., uhdesinde bulunan Zaman Gazetesi'nin FETÖ/PDY terör örgütünün faaliyetleri kapsamında ve örgüt faaliyetlerine destek olacak şekilde kullanıldığı yönünde kuvvetli deliller bulunduğu" ifade edilerek "delillerin toplanabilmesi ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için adı geçen şirkete kayyum atanması yönünde hakimliğimizce vicdani kanı oluşmuştur" denildi.

3 KAYYIM ATANDI, 10 BİN TL ÜCRET ALACAKLAR

Kararda, CMK 133/1 maddesi gereğince İstanbul Başsavcılığı'nın talebi üzerine Feza Gazetecilik A.Ş.'ye atanan kayyımların Sezai Şengönül, Avukat Tahsin Kaplan ve Avukat Metin İlhan olduğu belirtildi. Kararda ayrıca, kayyım olarak atanan kişilerin yönetim organının tüm yetkilerine sahip olmalarına ve yönetim organının yetkilerinin tümü ile bu kayyımlara devredildiğine ve yeni yönetimin bu kayyımlarca oluşturulmasına karar verdi. 6. Sulh Ceza Hakimliği, her bir şirket kayyımlığı için 10 bin TL ücret verilmesine karar verdi.

BİLİCİ: MEDYAYA SAHİP ÇIKALIM
Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Abdülhamit Bilici’nin, demokrasi nöbeti için çağrı yapmasından sonra gazete binası önünde toplandı. Gazete önünde bir açıklama yapan Abdülhamit Bilici “Özgür medya asla susmayacak” diyerek bir açıklama yaptı. Bilici konuşmasında “İnsanları, toplumsal gurupları, fikirleri baskıyla ortadan kaldırmaya çalışanlar tarih boyunca lanetle anılmıştır” diyerek insanlara terörist yaftası vurarak hapse atanların, gazetelerine el koymaya çalışanların çok yakın zamanda alınlarındaki bu utançla yaşamak zorunda kalacaklarını söyledi.
Gazetenin okurlarına teşekkür eden Bilici “Özgür medya susmayacak, Türkiye demokrasiden dönmeyecek. Yeter ki sizler ve bizler ümidimizi koruyalım. Bu kara leke çok yakın zamanda ortadan kalkacak ve hepimiz normal bir ülkede, normal bir demokraside yapmamız gereken işleri yapacağız. Gazeteciler hapislerde, mahkemelerde değil haber peşinde koşacak. Demokrasiye ve özgür medyaya sahip çıkalım”

BASIN MESLEK ÖRGÜTLERİ TEPKİ GÖSTERDİ
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu bir açıklama yaparak Zaman’a kayyım atanmasını medyaya yeni bir sansür yöntemi olarak değerlendirdi. TGC Yönetim Kurulu “Gözaltılar, tutuklamalar, internet erişiminin engellenmesi ve ağır para cezalarıyla basını susturan  zihniyet, şimdi de kayyımlar eliyle gazete ve televizyonların  içini boşaltıp yok ediyor. Basın sektöründe işsiz gazetecilerin sayısı da her gün biraz daha artıyor. Halkın haber almadaki çeşitlilik kanalları hızla tüketiliyor” dedi.
Medya Etik Konseyi Başkanı Halit Esendir, “Zaman gazetesine kayyım atandığı iddiası ülkemiz adına utanç vericidir” dedi. Esendir, “Dünyada özgürlüklerin arttığı ve genişlediği bir zamanda basına karşı yapılan susturma, engelleme ve baskılar ülkemiz adına üzücüdür. Diğer taraftan özgür medya, güç sahiplerini ve kamuoyundan gerçekleri gizlemek isteyenleri daima korkutur” dedi.

Basın Konseyi, Zaman gazetesine kayyım atanmasının bir sansür girişimi olduğunu açıkladı. Konseyden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Zaman Gazetesi, Meydan Gazetesi ve Today’s Zaman Gazetesine kayyım atanması bir sansür girişimidir.

Ceza Muhakemesi Kanununun 133. maddesinde “şirket yönetimi için kayyım tayini” için öngörülen koşullar dikkate alınmaksızın uygulanan tedbirler, Anayasamızın 26. ve 28. maddesindeki ifade özgürlüğü ve basın hürriyetine aykırı olduğu gibi;

Anayasanın 30. maddesinde yer alan, basın araçlarının suç aleti olduğu gerekçesiyle zapt ve müsadere edilemeyeceği veya işletilmekten alıkonulamayacağı yönündeki düzenlemenin “kanuna karşı hile” yoluyla dolanılması anlamına da gelmektedir.

Daha önceki kayyım atamaları ve çalışma tarzları dikkate alındığında, anılan medya organlarına yönelik bu yeni girişimin de benzer ihlallerin tekrarını teşkil edeceği anlaşılmaktadır."

CHP VE HDP'DEN AÇIKLAMA...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Zaman’a kayyım atanmasına sert tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu “Bir gazetenin yaşaması önemlidir. Gazeteyi batırmak değil yaşatmak asıl demokrasilerde siyasal iktidarın görevidir. Ama maalesef böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Üzülmeyin. Bu tür baskılar gelir ve geçer. İnsanoğlu demokrasiden özgürlükten yana hep kazanımlar elde etmiştir. Zaman zaman bu tür olaylar olur ama bunları da aşmasını bileceğiz artık” dedi.
HDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, Zaman gazetesine kayyım atanmasına ilişkin olarak “Darbe sürecinin bir parçası olarak değerlendiririz” yorumunu yaptı.
Avrupa Birliği Eski Bakanı Ali Haydar Konca, “Muhalefetin tek bir ‘m’si bile ağza alınmasın, herkes aynı telden çalsın, kimse gerçekleri görmesin, toplum suskun olsun isteniyor” diye konuştu.
CHP İzmir Milletvekili ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Eski Başkanı Atilla Sertel, “Türkiye’de gerçekleri yazan tek medya kuruluşu bırakmayıncaya kadar sanıyorum bu çabalarını sürdürecekler. Ama çare tükenmiyor, çare tükenmez. Mutlaka başka çareler bulur insanlar ve artık haberleşmenin, iletişimin elektronik ortamda sağlandığı ülkemizde muhalefet sesini duyurmanın yollarını bulacaktır” şeklinde konuştu.

GAZETECİLER TEPKİ GÖSTERDİ
Zaman gazetesine kayyım atanmasına gazetecilerden de tepki geldi.
Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat “İktidarın doğrudan temsilcisi olan gazeteler ve havuz medyası dışındaki geniş bir kitleye ve basın özgürlüğüne karşı savaş açmış bir iktidar anlayışı ile karşı karşıyayız. Bu açıdan basın meslek örgütlerinin toplu bir duyarlılık göstermesi gerekiyor. Diğer basın kurumlarının da kendi yaraları dışında basın özgürlüğü ile ilgili diğer acılara ve ihlallere karşı da tepki vermesi gerekiyor” dedi.
2011 yılında, odatv soruşturması kapsamında emniyetteki cemaat yapılanmasına yönelik iddialarla ilgili yazdığı “İmamın Ordusu” kitabı yayımlanmadan tutuklanan ve 1 yıl tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Gazeteci Ahmet Şık, Zaman gazetesine kayyım atanmasına tepki gösterdi. “Benim yanım demokrasinin yanıdır, yaşanana sevinemem” diyen Şık, “Otoriter bir diktatörlüğün faşizmin adını ne koyarsanız koyun siyasiler bunun örnekleriyle dolu. Bu saldırıya doğrudan karşı çıkılması gerekiyor. Cemaatin bütün geçmişindeki suçları konu edilmeli ama AKP ile birlikte. Gülen ve Erdoğan’ın birlikte yargılanmadığı bir dosya eksik kalacak” diye konuştu.
Nokta Dergisi Yazarı Perihan Mağden ise dur durak bilmeden yapılan hukuksuzluklar olduğunu ve duyunca kanının donduğunu söyleyerek “Zaten Anayasa Mahkemesinin kararını tanımıyorum demek beni hiçbir kanun hiçbir hukuksal merci bağlamaz demek. Böylece hukukla işinin olmadığını göstermek istiyor. Bu şekilde sözde kalmayarak icraya da geçirerek herkese göstermek istiyor” diye konuştu.
Özgür Düşünce Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Mehmet Altan “17-25 Aralık’tan sonra Türkiye devleti hukuksal kimliğini kaybetti. Yani buranın bir hukuk devleti olarak anayasası olduğu ceza kanununun olduğu gerekli yasaların olduğu ve evrensel hukuk prensiplerine göre hareket ettiğini ve gerçek bir devlet olduğunu söylemek mümkün değil” diyerek Türkiye’nin yönetilemez, güvencesi ve yarını öngörülemeyen bir kara kalabalığa dönüştüğünü söyledi.
Gazeteci-Yazar Mustafa Akyol “Devlet medyayı gasbediyor” diyerek basın özgürlüğünün köşeye sıkıştığını ve kayyım adı altında devletin kendine düşman olarak gördüğü kurumları ve medyaları gasbettiğini söyledi.
Gazeteci Tayfun Talipoğlu “Cumhurbaşkanı ‘Gerekirse AİHM’ye tazminat öderiz ama bunu kabul etmiyorum’ diyor. Bir Cumhurbaşkanı eğer kendi kurumunu kabul etmiyorsa zaten tartışacak bir şey yok ortada” diyerek kimsenin sırasını beklememesi ve taraf olarak bakmaması gerektiğini söyledi.
Gazeteci-Yazar Pelin Batu da Türkiye’nin basın özgürlüğü konusunda günbegün geriye gittiğini ve insan hakkı ihlalinin arttığını belirterek “Son 10 yıldır medya şirketlerine kayyımlar kaçıncı defadır el koyuyor! Bunun artık hukukla hiçbir alakası kalmadı.” dedi.

#ZAMANSUSTURULAMAZ
Zaman gazetesine kayyım tehdidi Twitter’da da gündem oldu. Pek çok kullanıcı #ZamanSusturulamaz etiketiyle tehdide tepki gösterdi.
Sosyal medyada kayyım iddialarına tepki gösteren ünlülerden bazılarının paylaşımları şöyle:
Banu Güven: ZamanGazetesi’ne de kayyım geldi! Sınır Tanımayan Sansürcüler işbaşında.
Levent Gültekin: İftiracı, yalancı, sefil ruhlu havuz medyasına taraftar olmaya utanmayanlar Zaman’a el koymaya benim özgürlük için karşı olmama laf ediyor.
Koray Çalışkan: Eskiden devlet eliyle şirket kurulurdu, şimdi devlet eliyle şirket batırılıyor. zamana yapılanlar, darbe dönemini aratmıyor...
Alican Uludağ: Zaman gazetesinin 2012’deki törenine katılan Erdoğan şöyle demiş: Zaman ateşte açan bir çiçektir.
Özgür Mumcu: Daha durun. Oy vermeyen herkesin evine de kayyım atanacak sonunda.

‘OH OH’ DİYENLERİN GAZETELERİNE DE SIRA GELİR’
Avukat Celal Ülgen, Zaman gazetesine kayyım atanması tehditlerini değerlendirdi. Basın kuruluşlarına kayyım atamanın hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmadığını belirten Ülgen, “Bugün Zaman gazetesine karşı olanlar ‘oh oh’ der. Ama iki gün sonra da kendi görüşündeki gazeteye yapılır. Bunun sınırı yoktur.” dedi.
Celal Ülgen, “Bir görsel ya da yazılı medyanın kapatılması ya da susturulması asla demokratik bir yöntem değildir. Ve Can Dündar kararında olduğu gibi Anayasa Mahkemesi tarafından hak ihlali teşkil edebilir. Çünkü anayasanın temel ilkesine göre eğer bir yayın organı suç işliyorsa cezalandırırsın. Onu kapatmak, kayyım atama yöntemiyle o gazetenin yönetimini değiştirmek, görüşünü değiştirmek, iktidar yandaşı bir görünüm vermek, arkasından belli bir süre sonra da çalışanlarını kapı önüne koymak gibi bir uygulama, hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmaz.” şeklinde konuştu.

YANDAŞ ÇOK SEVİNDİ
AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner, Zaman gazetesine kayyım atanmasıyla ilgili olarak “FETÖ’yle de, medyadaki uzantılarıyla da, iş dünyasındaki uzantılarıyla hukuk içinde mücadeleye devam edeceğiz” dedi. Metiner, “Yürekten alkışlıyorum, destekliyorum” diye konuştu.
Hükümete yakınlığıyla bilinen analizmerkezi.com’un yayın yönetmeni ‘Gazeteci’ Fatih Tezcan, Zaman gazetesine kayyım atanmasını “yılın en güzel haberi” olarak karşıladı ve gazete çalışanlarının ‘Son sayımızı çıkaracağız’ sözleri üzerine “Müsaade edilmemelidir! Timlerin binaya sevki ve girişi zorunluluktur” dedi.

ERDOĞAN ZAMAN İÇİN ‘ÇİÇEK’ DEMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, el konulan Zaman gazetesinin kuruluşunun 25. yılı dönümü dolayısıyla düzenlenen törende konuşmuş ve “Zaman ateşlerde açan bir çiçek oldu” demişti.

Erdoğan şunları söylemişti: "Kalemini satmayan, kalemini kiralamayan, doğruyu mertçe savunup yanlışın karşısında dik durak herkesi yürekten selamlıyorum. Müdahalelere çanak tutmayan psikolojik operasyonlara selam durmayan zor zamanlarda konuşan zor zamanlarda hakkı hukuku demokrasiyi savunan tüm yazarları buradan selamlıyor hepsine teşekkür ediyorum. İşte Zaman böyle bir gazete olarak ortaya çıktı. Zaman haberleriyle olduğu kadar yorumlarıyla duruşuyla tavrıyla kendisine farklı bir yer edindi."(MEDYA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Eşini öldüren korucuya müebbet

SONRAKİ HABER

Behçet Uz Hastanesi'nde asistan hekimler iş bıraktı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa