24 Şubat 2016 09:45

SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden: Hem vatandaşın, hem kamu emekçisinin aleyhine

Paylaş

Kamu Personel Rejimi tartışmaları yeni değil, AKP’nin neredeyse 10 yıldır gündeminde. Yıllardır hayata geçirilen torba yasalarla, Kanun Hükmünde Kararnamelerle hatta yasal-meşru hiçbir dayanağı olmayan fiili uygulamalarla kamu personel rejiminde sermayenin lehine, kamu emekçilerinin ve kamu hizmetlerinden yararlanan vatandaşların ise aleyhine bir dönüşüm yaşandığını söyleyebiliriz.

Söz konusu dönüşüm bugün geldiği noktada bir taraftan kamu emekçilerinin sınırlı iş güvencesini ortadan kaldırmayı diğer taraftan da kamu hizmetlerini toptan tasfiye etmeyi hedeflemektedir. Güvencesiz çalıştırmanın temel sebebi, işçi emekçi maliyetlerini azaltmak, emekçilerin temel haklardan yoksun kalmasını sağlayarak kârı artırmaktır.

Başta sağlık ve sosyal güvenlik olmak üzere 80 milyon insanı doğrudan ilgilendiren kamu hizmetlerini ticari şirket mantığıyla düzenlemeye çalışan AKP, iktidarı süresince yaptığı düzenlemelerle, kamu emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarını giderek daha da kötüleştirmiştir.

Türkiye’de de AKP eliyle yürütülen Sağlıkta Dönüşüm Programı, kamu hizmetlerindeki bu neoliberal küresel dönüşümün bir parçasıdır. Sağlık ve sosyal güvenlikte dönüşümle birlikte ücretler performansa bağlı hale gelmiş, esnek ücretlendirme uygulamaları kural olarak benimsenmiştir. Sağlık emekçilerinin iş yükü artmış, karşılığı ödenmeyen işler artırılmıştır. Çalışma saatleri yükselmiştir. Hizmet üretim sürecinde her düzeyde emekçiler daha fazla baskı ve disiplin altına alınmak istenmektedir. Şimdi de bu uygulamalar daha da derinleştirilerek kamu hizmet alanının tümüne yayılmak istenmektedir.

TEK TEMİNAT ÖRGÜTLÜ MÜCADELE

Sadece kamu emekçilerinin değil, tüm çalışanların gerçek anlamada bir iş güvencesine kavuşturulmasından yanayız. Bunun için iş güvencesi mücadelesi veren, sermayeden değil emekçiden yana tavır koyan tüm sendikalara, 2.7 milyon kamu emekçisine ve kamu hizmetlerinden yararlanma hakları ortadan kaldırılmak istenen tüm yurttaşlarla birlikte ortak mücadelemizi sürdüreceğiz. Unutmamak gerekir ki, dünyanın hiçbir yerinde emekçiyi mutlak olarak feshe karşı koruyan bir iş güvencesi sistemi bulunmamaktadır.

Güvenceli çalışma koşulları ne yandaşlıkla, ne içi boşaltılmış seçim vaatleriyle, ne bireysel hesaplarla, ne de salt hukuk mücadelesi ile mümkündür. Güvenceli çalışma sadece ve sadece mücadele ederek ve direnerek kazanılır. İş güvencesinin tek teminatı örgütlü mücadeledir.

ÖNCEKİ HABER

Türk Yerel Hizmet-Sen Genel Başkanı İlhan Koyuncu: Tereddüt etmeden eyleme geçeriz

SONRAKİ HABER

Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci: Memur ‘hükümetin memuru’ yapılmak isteniyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...