Sarıyıldız: Bu vahşet tarihe kaydedildi

SON yılların en büyük katliamlarından birinin yaşandığı Cizre’de sokağa çıkma yasağı, asker-polis ablukası devam ediyor. İlçeyi saran tepelere konuşlandırılan tank ve zırhlı araçlardan mahallelere yönelik yapılan saldırılarda ve yaralı halde sığındıkları bodrumlarda infaz edilerek çoğunluğu Cudi, Sur, Nur ve Yafes Mahallelerinde olmak üzere 260’ın üzerinde insan katledildi. Hastane morglarına kaldırılan 150’den fazla cenaze uygulanan vahşetten dolayı hâlâ teşhis edilemedi. Saldırıların başladığı ilk günlerden bu yana Cizre’de halkın yanında olan ve vahşeti tüm dünyaya duyurmaya çalışan HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, bu insanlık suçunu işleyenlerin uluslararası mahkemelerde yargılanacağını belirterek, “Bu vahşet tarihe kaydedildi” dedi. 

‘HER TÜRLÜ DEĞER AYAKLAR ALTINA ALINDI’

Şehrin dokusuna, yapısına, insan yaşamına, sosyal yaşamına karşı kirli, çirkin bir Vandalizm uygulandığını, binlerce evin yerle bir edildiğini, tespit edilebilen 260’ın üzerinde insanın katledildiğini söyleyen Sarıyıldız, Cizre’de bir tek saat bile hukukun işletilmediğinin altını özellikle çizdi. “Her türlü hukuki normlar, her türlü insani değerler Cizre’de ayaklar altına alındı” diyen Sarıyıldız, “Çünkü yapılanların hiç birinin mevcut hukuki referanslarla ilgisi yoktu. İnsanlar açık bir şekilde katledildi. İnsanlar yaralandı, hastaneye taşınmaları engellendi. Kirli mizansenler yaratıldı. Burada olan her şey insanlığa karşı suç niteliğindeydi. Bir taraftan büyük bir vahşet yaşatıldı, bir taraftan da bu vahşet dışarıdan görülmesin diye yoğun uğraş verdiler. Şu an morglarda hâlâ 150’ye yakın insan cenazesi var ve hiç biri tanınacak durumda değil. İnsan bedenleri kömürleşmiş” dedi. 

‘YARGILANACAKLAR’

Bodrumlarda mahsur kalan insanlar için hem hükümet nezdinde hem de hukuk nezdinde yoğun girişimlerde bulunduklarını ancak önceden alınmış katliam kararı nedeniyle bu başvuruların görmezden gelindiğini dile getiren Sarıyıldız, “İnsanlar barbarca katledildi. Düşmanlık ve savaş hukukunda olmayan bir duyguyla katledildiler. Şu an bu insanların çoğunun sesi kayıtlarda mevcuttur. Yarın öbür gün uluslararası suç mahkemelerinin karşısına çıkarılacak bu isimler” dedi. 

‘ONARILMAYACAK BİR ÖFKE YARATILDI’ 

Sarıyıldız, “Cizre’de insanlığa karşı suç işlendi. Bu sadece buradaki 200-300 insanın yaşamına dönük bir tehdit değildi. İnsani değerler ayaklar altına alındı. Cizre’de olup bitenler Cizre’yle sınırlı kalmayacak. Bu ülkede onarılmayacak bir öfke yaratıldı. Yüreklerde onarılmayacak bir yara açıldı. Şu an Cizre halkı 120 bin nüfusuyla yaralı durumda ve halk çok öfkeli. 120 bin insandan söz ediyorum ve şu an Cizre’de 10 bin insan kaldı. Diğer 110 bin insan ilçeyi terk etmek zorunda kaldı” şeklinde konuştu. 

‘DÜNYA VAHŞETE SESSİZ KALDI’

Dünyanın Cizre konusundaki ikiyüzlülüğünü de çok bariz bir şekilde gördüklerini dile getiren Sarıyıldız, “Tüm dünyanın gözü önünde belki yaşadığımız yüz yılın en vahşi, en soysuz, barbarlığıyla, vahşetiyle karşı karşıya geldik. Dünya buna sessiz kaldı. AİHM’nin tavrı samimi değildi. Birkaç yaralıya ilişkin bireysel tedbir kararı aldı ama o karara rağmen onları çıkaramadık” dedi. 

‘KARANLIK BİRİMLER’

Sarıyıldız, “Burada birçok karanlık birim var, paramiliter güçler var. ’90’lı yıllarda burada yine ölüm vakalarına karışmış unsurlar toplanarak buraya gönderildi. 50-60 yaşlarındaki özel harekat polislerinden söz ediyorum. Bunlar kullanıldı Cizre’de. Ve bunlar vahşetin en yoğun halini halkımıza yaşattılar. Hareket eden herkesi vurdular. Daha 2 gün önce Şah Mahallesi, hendeklerin olmadığı, sözüm ona devletin daha 10 gün önceden ‘Operasyonlar bitti’ dediği bir kentte, gencecik bir kadın bir evin girişinde infaz edildi. Hâlâ kanı orada, hâlâ bu insanın üzerinden çıkarılmış pantolon ve giysiler orada. Kadınlarımızın bedeni teşhir edildi” şeklinde konuştu. 

“Bu vahşet tarihe kaydedildi” diyen Sarıyıldız, “Belki de 21. yüzyılın en vahşi en barbar en soysuz yönelimiydi. Onların amaçlarını da biliyoruz. Cizre’deki katliamdan geçirilen insanlarımız üzerinden yıllardır direnen, bu ülkeye eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin gelmesi için bedeller ödeyen halkımıza ‘Direnirseniz sizin de sonunuz böyle olur’ mesajı verilmeye çalışıldı. Çok iğrenç, çok kirli bir mesajdı. Biz bu mesajı aldık, halkımız bu mesaja gerekli cevabı elbet verecektir” dedi. 
(Şırnak/DİHA)