53 yıla 620 fotoğraf makinesi sığdırdı

Volkan PEKAL
Adana

53 yıllık sanat hayatında Yılmaz Güney, Yaser Arafat gibi birçok tanınmış kişinin fotoğrafını çeken fotoğraf sanatçısı Mesut Eray, sanat ve meslek hayatı boyunca kullandığı fotoğraf makinelerini kendi adına açılan müzede sergiliyor.

Yüreğir Belediyesi Kültür Merkezi’nde bulunan müzede 620 fotoğraf makinesi ile birlikte kamera, film makinesi, pozometre, diya ve film banyosunda kullanılan aletlerden oluşan çok sayıda parça sergileniyor. Sergide kutu fotoğraf makinelerinden, ilk çıkan dijital makinelere, çift lensli refleks fotoğraf makinelerden, ilk çıkan palaroid makinelere, 1950 model Mikromat profesyonel makineden, 8 mm’lik kameralar ve bir tane1940 model Çekoslovakya yapımı 16mm’lik film makinesine fotoğraf ve sinema hafızası sayılabilecek değerli parçalar mevcut.

70’li yıllarda askerden geldikten sonra açtığı fotoğraf stüdyosu hâlâ faal olan Eray, yüzlerce fotoğrafçı yetiştirmiş, çeşitli gazetelerde muhabirlik de yapmış. Fotoğrafla ilişkili birçok işte çalışmış. Meslek hayatı boyunca satın aldığı fotoğraf makinesi ve kameraları satmamaya çalıştığını anlatan Eray, kullandığı makineler dışında geleceğe kalabilmesi için daha eski dönemdeki makineleri de edinmiş.

HER ŞEY ‘DİKKAT ÇEKİYORUM’ REPLİĞİ İLE BAŞLADI

Çeşitli marka ve modellerde yaklaşık bin fotoğraf makinesi ve kameraya sahip olduğunu anlatan Eray’ın hayatının bir parçası haline gelen fotoğraf serüveni ilkokul yıllarında başlamış. Okula gelip fotoğraf çeken bir fotoğrafçının, fotoğraf çekerken herkesin fotoğraf makinesine odaklanmasını ve gülümsemesini sağlayan “Dikkat çekiyorum” şeklindeki sözlerine gıpta ettiğini söyleyen Eray’ın o günden sonra tek hayali bir fotoğraf makinesine sahip olmak olmuş ve hayalini adım adım gerçekleştirmiş. Yazları bir fotoğrafçının yanında çalışarak fotoğrafçılığı öğrenen Eray’ın ilk makinesi ortaokul yıllarında parasını biriktirerek aldığı Kodak Bilora Box, kutu makine.

ADANA’NIN GÖRSEL HAFIZASI

Fotoğraftan para kazanmaya başlayan Eray, her seferinde daha iyi işler yapabilmek için daha yeni makineler aşmış. 53 yıl boyunca aldığı makineleri satmamaya çalıştığını anlatan Eray, aldığı makinelerin hepsini kullanmasa da tek tek tüm makinelerin özelliklerini bildiğini belirtiyor. İlk fotoğraf makinesine sahip olmanın verdiği heyecandan itibaren fotoğrafçılığı tek hedef olarak belirleyen Eray, ticaretten ziyade Adana’nın belgeselini yapmaya başladığını anlatıyor.  50 yıllık meslek hayatı boyunca kamyon kasalarında taşınan tarım işçilerinden doğa ve kent fotoğraflarını günümüze taşıyan Eray, Adana’nın görsel hafızası olarak lanse ediliyor. Adana’ya dair fotoğraf arandığında ilk başvurulan isim Mesut Eray oluyor.

1975’TE UÇAK KİRALADI

Çektiği ilk fotoğraftan itibaren bugüne bilinçli adımlarla gelen Eray, 1975 yılında Adana’nın havadan ilk fotoğrafını çekmek için bir ev, bir araba parası harcayacak kadar bu işi ciddiye alan bir fotoğrafçı. Adana’nın havadan ilk fotoğraflarını çekmek için uçak kiralayan Eray, o dönem kendisi ile dalga geçenlerin bugün “iyi ki de yapmışsın” dediğini aktarıyor. Adana’nın 50 yıllık değişimi fotoğraflarına yansıyan Eray, aynı açıdan günümüzde çektiği fotoğrafı göstererek beton haline gelmiş Adana’nın eski fotoğraflara bakılarak daha güzel planlanmasını istiyor.

ESKİNİN MERAKI VARDI

Teknolojiyi takip ettiğini anlatan Eray, kutu makinelerden dijital makinelere her tür makineye hakim bir fotoğrafçı. İlk kullandığı film makinelerinden birini gösteren Eray, o zamanlar 3 dakika çekim yapabilen makinenin filmini banyo için Stuttgard ya da New York’a gönderdiklerini belirterek, “Filmlerin gelmesi çok uzun sürüyordu. Sonra bir film makinesine takıp izliyorduk. Eskinin nostaljisi ve merakı vardı. Acaba nasıl çıktım bozuk mu çıktım… Şimdi cep telefonuyla hızlı bir şekilde paylaşılabiliyor” dedi. Analog olsun dijital tekniği olsun hepsini takip ettiğini anlatan Eray, eski ve yeni tekniği kullanan bir usta haline geldim. Yüzlerce öğrenci yetiştirdim” dedi.