10 Şubat 2016 01:00

İmrek’in Cumhurbaşkanına hakaret davası yarın görülecek

Gazetemiz yazarı Ender İmrek'in 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarıyla ilgili yazdığı bir yazı nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaretten açılan dava yarın Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı 2. Asliye Ceza Mahkemesinde, saat 11.00’de görülecek.

Paylaş

17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarıyla ilgili bir yazı kaleme alan gazetemiz yazarı Ender İmrek’in Cumhurbaşkanına hakaret davası yarın Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı 2. Asliye Ceza Mahkemesinde, saat 11.00’de görülecek. 

Yolsuzluk komisyonunun çalışmalarına getirilen yayın yasağını “Yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet gizlenebilir mi?” yazısıyla eleştiren gazetemizin Yazarı Ender İmrek hakkında ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla açılan davanın duruşması yarın görülecek. Yazdığı yazı nedeniyle 17 Aralık’ta ifade veren yazarımız İmrek hakkında başlatılan soruşturma davaya dönüşmüştü. İmrek, “İftira”, “hakaret” ve “küçültücü ifadeler” kullanmakla suçlanıyor. 

‘İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMELİ’

Gazetemizin Avukatı Devrim Avcı, Yazarımız Ender İmrek’in eleştiri ve ifade özgürlüğü hakkını kullandığını ve ülkede hukuktan, demokrasiden bahsediyorsak, kimsenin bir AKP’li gibi düşünmek zorunda olmadığını söyledi. Avcı “Eleştirenler olacak ve olması da gerekir zaten, eğer ileri demokrasiden bahsediyorsak. Kendilerine yönelik her söyleneni hakaret olarak algılayan bir iktidar karşısında bu durum bizim çok da şaşırmadığımız bir şey” diyerek  eleştiriye tahammül olmadığını belirtti. Avcı “Türkiye’nin en büyük yolsuzluk operasyonuyla ilgili, bir yazarın söz söylemesi fikirlerini yazması bu kapsamdadır.” dedi. 

‘GERÇEKLERİ EĞMEDEN, BÜKMEDEN YAZMAK GEREKİYOR’

Gazetemiz Yazarı Ender İmrek davanın cumhurbaşkanına hakaret kapsamında açılan bir dava olduğunu, oysaki 17-25 Aralık’ın, tüm Türkiye ve dünyanın dikkat kesildiği ve dünyada bugüne kadar eşine çok rastlanmayan bir yolsuzluk, rüşvet ve hırsızlık olayı olduğunu vurguladı. Davayla ilgili 4 bakanın da istifa ettiğini belirten İmrek “TBMM’de araştırma komisyonunun belge, bilgi ve açıklamalarının yasak konularak kamuoyundan gizlenmesini eleştiren bir yazı yazdım ben. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisi alkışlanmıyor ve övgüyle söz edilmiyorsa her yazıya mutlaka dava açmakta, hakimler ve savcılar da kısa süre içinde harekete geçmekte” dedi. İmrek şöyle devam etti: “Biz de Perşembe günü bu kapsamda savunmamızı yapacağız. Düşüncelerimizin hakaret ve iftira değil, gerçeğin, yaşananın, bilinen, tüm dünyanın gözü önünde cereyan eden gelişmelerin olduğunu söyleyeceğiz. Bu basın, düşünce ve ifade özgürlüğüne açılmış bir davadır. Bunca gazeteci tutuklu, basın üzerinde bunca baskı söz konusuyken biz bir kez daha gerçekleri eğmeden, bükmeden yazmak gerektiğini, düşüncenin ifade edilmesi gerektiğini mahkemede söyleyeceğiz. Bu muhtemelen karar duruşması olacak ve beraatle sonuçlanmasını bekliyorum.”

‘GAZETECİLİKTEN HAKİM KARŞISINDA OLACAĞIZ’

Vural Nasuhbeyoğlu (Evrensel Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü): Gazeteciler üzerindeki baskılar, tutuklamalar gündeme gelince iktidardakilerin ilk tepkisi ‘Bunlar gazetecilik faaliyetinden dolayı ceza almış değil’ cümlesi oluyor. Bugün cezaevinde olan 31 gazetecilerin orada olma nedeni ya da gerçekleri, doğruları halka ulaştırmak isteyen gazetecilere açılan dava ve soruşturmaların konusu, yaptığımız haberler, yazdığımız köşe yazılarıdır. Yazarımız Ender İmrek de 17-25 Aralık döneminde kamuoyunun önüne serilen ve örtbas edilmek istenen yolsuzluk ve rüşvetlerle ilgili yazdığı yazı nedeniyle hakim karşısına çıkacak. Bir kez daha yazı yazdığımız, yorum yaptığımız, gerçeklerin gizlenmesine sessiz kalmadığımız, yani gazetecilik yaptığımız için hakim karşısında olacağız. Tüm bu davaların amacı biz gazetecileri sindirmek ve gerçekleri halktan gizlemektir. Ancak yazarımıza açılan bu dava aynı zamanda kapatmak istedikleri yolsuzluk ve rüşvetin yeniden gündeme gelmesine de neden olacak. Gazeteci suçlu, gazetecilik suç değildir. Bunu bir kez daha ifade edeceğiz.

Cumhurbaşkanı’nın şikayeti üzerine dava açılan 29 Kasım 2014 tarihli yazısında İmrek şunları söylüyordu:
“... Hangisinden başlayalım...
Eski Başbakan Erdoğan’dan mı... Sabahın erken saatinde oğlunu arayıp, kızını, mahdumlarını; evdeki dolar ve avroları boşaltma operasyonundan mı...Ya da Reza Zarrab’ın çikolata kutusu içinde sunduğu dolarlardan mı... Altın taşımacılığından mı... ‘Çikolata ve takım elbise aldım, bu Türk geleneğinde var’ diyen eski AB Bakanından mı... Ayakkabı kutularından mı...700 bin liralık saati Türk geleneklerine göre hediye alan eski bakandan mı ‘Oğlum ne kadar para var’ diyen eski içişleri bakanından mı... TÜRGEV’den mi... TOKİ’den mi... Rüşvet ve yolsuzlukta boğazına kadar batan bir iktidar gerçeğini ne yapsanız gizleyemiyorsunuz. Gerçeklerin üzerini kapatmak öyle kolay olmuyor.” (MEDYA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Diyarbakır’daki Cizre eylemine saldıran polis bir çocuğu öldürdü

SONRAKİ HABER

Oyuncu Çimen Baturalp, Şehir Tiyatrosu'ndan tasfiye edildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...