08 Şubat 2016 00:57

Cizre’den Antep’e göç edenler perişan

Paylaş

İnanç YILDIZ
Antep

Sokağa çıkma yasağı ve yıkımın sürdüğü Cizre’den, Antep’e gelmek zorunda kalan aileler, burada da yaşam mücadelesi veriyor. Tank ve toplarla evlerin yıkıldığı Cizre’deki bodrum katlarda 3-4 aile bir arada aç, susuz yaşamaya çalışan bazı aileler, bir yolunu bulup başka şehirlere göç etmek zorunda kaldı. Ya geldikleri şehirlerde yakınlarının yanına yerleştiler ya da yeni bir hayat kurmaya çalışıyorlar. Antep’e gelen Cizrelilerle yaşadıklarını konuştuk.

21 GÜN 23 KİŞİYLE BİR BODRUMDA YAŞADILAR

Sokağa çıkma yasaklarıyla 21 gün boyunca elektriği, suyu olmayan bir bodrum katında 4 aile 23 kişi kaldıklarını söyleyen Songül Çağdar, “Tankların mahalleye top atışları oluyordu. Mahalle ateş altındaydı. Bu yüzden 21 gün bir bodrum katında aç, susuz bir şekilde mücadele etmeye çalıştık. Son 3 gün boyunca çıkmaya çalıştık ancak çıkamadık. Bu arada oğlum havale geçirdi ve polisi arayıp çıkmak istedik, çıkmamıza izin verilmedi. Ancak ne pahasına olursa olsun elimize beyaz bayrak alarak toplu olarak çıktık” dedi.

Çıktıktan sonra bir köye gittiklerini ancak köylerde evlerin çok dolu olması nedeniyle orada kalamadıklarını anlatan Çağdar, “Herkes başka yerlerde kalan yakınlarının yanına gitti. Bizim gidecek yerimiz yoktu. Çocuklarımla sokakta kaldım. Bu şekilde Antep’e kadar geldik” dedi.

Antep’te de çok zor durumda kaldıklarını söyleyen Çağdar, 6 çocuğuyla sürekli farklı yerlerde kalmış. Bu durumdan kurtulmak için ev kiralamışlar. Hemen hemen hiç eşyaları yok. Çağdar, “Üzerimizdeki elbiselerimizin dışında yanımıza hiçbir şey alamadık. Sadece canımızı kurtarabildik. Gelen ailelere yardımcı olunmalı. Sokakta kalan ailelerin kimisinin hiçbir şeyi yok, kimisinin ise ne oturacak dairesi, ne kira verecek parası var” diyor.

İNSANLARIN NE KADAR PERİŞAN OLDUĞUNU GÖRDÜK

Cizre’den Antep’e yakınlarının yanına gelerek 3 aile aynı evde yaşayan Murat Yabaş, “Sokağa çıkma yasakları esnasında zor günler yaşadık ve çok zor bir şekilde şehirden çıktık. Bunu herkese anlatamazsınız ancak yaşayan insanlar bilir” diyor. “Çıktığımız zaman yağmur yağıyordu, havalar çok soğuktu” diyen Yabaş, “Bir şekilde köprüye geldik. Burada el arabasıyla kadınların, çoluk çocukların taşınıp, köprünün öbür tarafında bekletildiğini gördük. Orada insanların ne kadar mağdur ve perişan olduklarını gördük” şeklinde konuştu.

ACI VE ÖFKE

Devletin insanları tank toplarıyla bezdirerek evlerini terk etmeye zorlanıldığını dile getiren Yabaş, evlerinin ne durumda olduğunu bilmediğini ve çocuklarına iyi bir gelecek kurabilmek adına çabalarken düştükleri duruma acıyla, öfkeyle baktığını söylüyor. İki haftadır Antep’te olduklarını belirten Yabaş, “Buralar bizim oralar gibi değil. Geçim sıkıntıları var. Bir evde bir insan yaşıyorsa anca kendi geçimini sağlayabiliyor. Oradan buraya göç edip gelen ve bir eve sığınan en az 3-4 aile var. Kaçanlar her şeylerini orada bırakmış” diyor.

CİZRELİ OLDUĞUMUZU ÖĞRENİNCE İŞ VERMİYORLAR

Antep’te iş bulamadığını söyleyen Yabaş, “Birçok yere başvurdum. ‘Nerelisiniz’ diyenlere ‘Cizreliyim’ dediğimde ‘Bayan eleman lazım’ ya da ‘Eleman bulduk” diyorlar. Hamdolsun elimiz ayağımız tutuyor. Çocuklarımız için gider hamallık yaparız. Ancak yasak kalktığında buradan gitmeyi düşünüyoruz” diyor.

Her zaman barıştan yana olduklarını dile getiren Yabaş, “Ne kadar çözüm olmasa da barış istiyoruz. Biz barıştan yanayız. İnsanlarımızın ölmemesinden yanayız. Hepimiz kardeşiz. Bırakalım kin ve öfkeyi. Beraber özgürce rahat bir şekilde yaşayalım” diyor.

ÖNCEKİ HABER

Kamu emekçilerinin birlik ve mücadelesini ilerletmek için

SONRAKİ HABER

Merkel apar topar neden geliyor?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...