07 Şubat 2016 12:23

Irmak: Kürtsüz Kürt sorununu çözmenin imkansızlığı defalarca görüldü

AKP'nin "Terörle Mücadele ve Rehabilitasyon Eylem Planı"nı bir "çözüm" olarak göstermesini, ABD'nin Irak'ı işgal ettikten sonra "bölgeyi özgürleştirme" söylemine benzeten DTK Eşbaşkanı Selma Irmak, "muhatap" tartışmaları için şöyle dedi: "Kürtsüz, Kürt sorunu çözmenin imkansız olduğu defalarca görüldü. Kürtlerin iradesi olmayan birilerinin muhatap yapılması hedefleniyor. Bu zaman kaybından başka hiçbir şey değildir."

Paylaş

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Selma Irmak, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Mardin'de açıkladığı 10 maddelik "Terörle Mücadele ve Rehabilitasyon Eylem Planı" değerlendirdi. Planı, 8 aydır devam eden savaşın bir devamı olarak yorumlayan Irmak, "Savaşın daha da derinleştirilmesi anlamına geliyor" dedi. "Master Planı"nın 1925'te Şark Islahat Planı'nın güncellenmiş hali olduğunu belirten Irmak, o dönemde de Kürtlerin katledilip ardından yerlerinden ve yurtlarından sürüldüklerini hatırlatarak, "Ardından da çok sıkı bir asimilasyon politikası uygulanıyor. Bu planla devlete biat etmeleri sağlanıyor. Şimdi burada çıkardığımız sonuç da böyle bir durumdur" diye konuştu.

'GELENEKSEL KODLAR YİNE DEVREDE' 

Bu planın Kürtlerin ısrarla statü, temel hak ve özgürlük ile demokratik taleplerine verilen geleneksel bir cevap olduğuna dikkat çeken Irmak, devletin geleneksel kodlarını yeniden devreye koyduğunu ve AKP nezdinde devletin şiddet ve güvenlik eksenli politikalarına tekrar döndüğünü söyledi. Bu yönüyle Davutoğlu ve hükümetinin çok istikrarsız bir tutum izlediğini belirten Irmak, "Bir yandan çözüm sürecinin devam edeceğini söylerken, bir yandan da Sur, Cizre ve Silopi'de sivil yurttaşlar öldürülüyor" dedi.

'İRADESİ OLMAYAN BİRİLERİ MUHATAP YAPILMAK İSTENİYOR'

Davutoğlu'nun muhatap tartışmasına dikkat çeken Irmak, "Şimdi bu başka bir çelişki. Hani derler ya; sen helva yapacaksın ama ne un var, ne yağ ve ne de şeker var. Ama sen helva yapacaksın. Peki, nasıl yapacaksın? Böyle bir şey mümkün değil. Kürtsüz, Kürt sorunun çözmenin imkansız olduğu defalarca görüldü. Bir kez daha denenecek öyle anlaşılıyor. Yeniden bir muhatap yaratılmaya çalışılıyor. Kürtlerin sorunlarını çözmek üzere, onların dışında ve onların iradesi olmayan birilerinin muhatap yapılması hedefleniyor. Bu zaman kaybından başka hiçbir şey değildir" dedi.

'KAMU DÜZENİ YÜZLERCE SİVİLİN KATLEDİLMESİ MİDİR?'

"Master Planı"nda yer alan "kamu düzeni inşası" maddesine vurgu yapan Irmak, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Kamu düzeni denilen uygulamayı gördük. Tankların, topların, askerin ve bordro bereliler ile özel harekatın mahallelere sokulması ve ülkenin bir bölümünün savaş alanına çevrilmesi, yurttaşların bir bölümünün düşman olarak tespit edilmesi ve onun imhasına yönelmesi midir bu kamu düzeni? Yüzlerce sivilin hayatını kaybetmesi, yüz binlercesinin yerlerinden yurtlarından göç ettirilmesi kamu düzeni bu mudur?" 

'ÖNCE ÖLDÜRECEKSİN SONRA YARDIM YAPACAKSIN'

Davutoğlu'nun "Terör saldırıları nedeniyle mağdur olan yurttaşlara yardımlar yapılacaktır" sözlerine de değinen Irmak, "Hem ortaya vahşet bir tablo çıkartacaksınız hem de bu vahşet tablosunu iyileştirecek bir melek rolüne soyunacaksınız. Sanırım bu ahlaksızlığın, vicdansızlığın ve hukuksuzluğun dip noktasıdır. Buna hiç kimse inanmaz. Önce öldüreceksiniz, sonra da öldürdüğün insanların yakınlarıyla beraber yas tutacaksın" dedi. Irmak, bu duruma örnek olarak da, ABD'nin 2000'li yıllarda Irak'ı işgal edip, oradaki birçok insanı katletmesini ve ardından o bölgeyi "özgürleştirme" çabasına girmesini gösterdi. 

'GÖLGE ETMEYİN BAŞKA İHSAN İSTEMEZ'

Ne Davutoğlu'nun "Master Planı"na ne de onun merhametine ihtiyaç duymadıklarını aktaran Irmak, Kürt halkının bunlara ihtiyacı olmadığını ve halkın kendi yaşamlarını kurabilecek güçte olduğunu söyledi. Irmak, "AKP ve hükümeti, gölge etmesin başka ihsan istemez" dedi.

'SAMİMİLERSE CİZRE'DEKİ YURTTAŞLARI KURTARSINLAR'

Irmak, Davutoğlu'nun "Millet ile devlet arasındaki farklar kalkacak ve insan odaklı devlet anlayışını yerleştireceğiz" sözlerine de vurgu yaparak, hükümetin bu sözle zaten insan merkezli olmadıklarını kanıtladıklarını söyledi. AKP hükümetinden 13 yıldır "-ecek, -acak" sözlerini dinlediklerini belirten Irmak, ancak hiçbir söylemin pratikte hayat bulmadığını kaydetti. Irmak, Davutoğlu'na şu çağrıda bulundu: "Eğer insan odaklı bir devlet anlayışını yerleştirmek istiyorlarsa önce Cizre'de bodrum katında kendilerinden 8 gündür haber alınamayan yurttaşlara ulaşılsın ve onlara ambulans göndersin. 9 insan yanarak hayatını kaybetti. Onlar insan değil mi? Onların samimiyetine inanmamızı istiyorlarsa o insanları kurtarsınlar." (DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Yaşamı savunmak için açlık grevindeler

SONRAKİ HABER

CHP’li Sağlar’dan önemli iddia: Çatışmalar nedeniyle TSK’de istifalar var

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...