03 Şubat 2016 11:10

‘Haber Nöbeti’nin ilk grubu Diyarbakır’da

Bölgede yaşanan çatışmalı ortamda halkın haber alma hakkı ve bölgedeki gazetecilerle dayanışma amacıyla gerçekleştirilen Haber Nöbeti başladı. Nöbetin başlangıcını yapan gazeteciler yaptığı açıklamayla bölgedeki gazetecilerle haber takibinde olacaklarını duyurdu.

Paylaş

İstanbul’dan Haber Nöbetine katılan ilk grup Diyarbakır’a ulaştı. İlk grupta yer alan gazeteciler Celal Başlangıç, Said Sefa, Ergun Babahan, Evrim Kurdoğlu, Tuncay Öğreten, Ayşe Yıldırım ve Ceren Sözeri’ye Özgür Gazeteciler Cemiyeti Eş Başkanı Hakkı Boltan ve Türkiye Gazeteciler Sendikası Merkez Yönetim Kurulu üyesi Sedat Yılmaz eşlik etti. Heyet ilk olarak Demokratik Toplum Kongresi’ni (DTK) ziyaret etti. Dicle bölgede yaşananların 1980’lerden 1990’lardan daha kötü olduğunu vurguladı. Gelişmelere ilişkin bilgi alan heyet daha sonra Sümer Park’ta bir basın açıklaması gerçekleştirdi. 

‘ENGELLERE KARŞI MART AYINA KADAR NÖBETTEYİZ’

TGS Genel Mali Sekreteri Sedat Yılmaz, batıdaki gazetecilerin başlatmış olduğu kampanyanın bölgedeki haber akışına yönelik engelleme ve baskılara karşı olarak ortaya çıktığını söyledi. Bölgede zor şartlar altında gazetecilik yapıldığını ifade eden Yılmaz, “Gazetecilerin kafasına silah dayanmasına varan engellemelere karşı haber nöbeti bölgede haber akışını sağlayacak” dedi. Kampanyanın Mart ayının sonuna kadar sürdürüleceğini belirten Yılmaz, kampanya süresince her hafta gruplar halinde gelen gazetecilerin haber takibi yapacağını söyledi. Yılmaz’ın ardından nöbete katılan gazeteciler söz aldı.

‘GAZETECİLİĞİN BİR SUÇ OLMADIĞINI GÖSTERMEK İÇİN BURADAYIZ’

İlk olarak konuşan Evrensel Gazetesi Yazarı Ceren Sözeri, gazetecilerle dayanışmak, gazeteciliğin bir suç olmadığını göstermek ve söylemek için Diyarbakır’a geldiklerini aktardı. Sözeri “Burada gazeteci arkadaşlarımızın çalışma koşullarını ve birlikte yaptığımız haberleri aktarmaya çalışacağız. Burada olmaktan mutluyum” diye konuştu. 

BERİTAN’DAN MEKTUP VAR

Cumhuriyet Gazetesi Haber Koordinatörü Ayşe Yıldırım da, “Biz yola çıkarken JINHA muhabiri Beritan Canözer’den bize bir mesaj geldi. Beritan bildiğiniz gibi haber takibi sırasında ‘heyecanlı’ olduğu gerekçesiyle gözaltına alınıp tutuklandı. Beritan bizlere diyor ki, ‘Türkiye’nin umutlu ve heyecanlı gazetecilere ihtiyacı var’ Biz bugün buraya Beritan’ın heyecanı ve umuduyla geldik” dedi. Serbest gazeteci Evrim Kurdoğlu, da, “Biz İstanbul’da gazetecilik yaparken, bölgede gazetecilik yapan arkadaşlarımızın başına gelenleri hep takip ediyorduk. Bu konuda sessiz kalmamak düşüncesiyle buraya gelmeye karar verdim. Gazeteciliğin bir suç olmadığını dile getireceğiz” dedi. 

‘ZULMÜ ALKIŞLATTIRANLARA KARŞI GERÇEĞİ GÖSTERECEĞİZ’

Bu kez habercileri haber yapmak için geldiklerini belirten Haberdar Genel Koordinatörü Said Sefa da, “Bizler burada olmadığımız süre içerisinde de bölgedeki meslektaşlarımızın yanında olacağız” diye konuştu.  Gazeteci Celal Başlangıç da, “Tehlikeli olan zalimin topu, mermisi, kurşunu, silahı değildir. En tehlikeli olan şey zalimin elindeki yalan mekanizmalarıdır. Yalan makineleri en sıradan insanlara bile zulmü alkışlattıracak hale getirebiliyor. Amacımız buradaki haberler için yeni bir kanal açmak, buradaki meslektaşlarımızla birlik olmaktır” dedi. ETHA Editörü Önder Öner, “Gerçeklerin karartılmak istendiği bir dönemde biz bunu bozmak için Diyarbakır’a geldik. Çalışırken baskı gören, şiddete maruz kalan, gözaltına alınan tutuklanan meslektaşlarımız var, biz onların haberlerini yapmak zorunda kalıyoruz. Şimdi haberleri biz devraldık. Biz gelirken şunu söyledik; ‘Cizre’de vurulan Refik Tekin’in kamerası olmaya geldik” dedi. 

‘GERÇEKLERİ BATIYA AKTARACAĞIZ’

Diken İnternet sitesi adına konuşan Tunca Öğreten de, “Türkiye’de bağımsız haber yapan bir avuç haber sitesinden bir tanesinde çalışıyorum ben, burada mümkün olduğunca yaşanan sıkıntıları batıdaki okurlara duyurmak için görev yapacağız” dedi. Özgür Düşünce Yazarı Ergun Babahan da, “Bir ülkede gerçeğin sesi kısılınca sadece gerçeğin sesinin kısıldığı yerdeki insanlar değil, bütün ülke bedel ödüyor. Bugün Türkiye’de gerçeğin sesinin kısılmasının korkunç bir iç savaşa doğru bizi götürdüğünü fark ediyoruz. Sarayın medyası ve gazeteleri tamamen yalan iftira kişilik suikastı üzerine kurulu bir yayıncılık yapıyor. Bu açıdan 1930 Almanya’sına benzer bir ortam var Türkiye’de. Tutuklu gazetecilerin çoğu Kürt gazetecilerden oluşuyor. Biz burada gerçekler için ne bedeller ödediğinizi Türkiye kamuoyuna duyurmaya çalışacağız” diye konuştu. 

Heyet daha sonra Cizre’de görevi sırasında ayağından vurulan Refik Tekin’i ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerini iletti. Heyet, akşam saatlerinde ise bölgedeki gazetecilerle bir araya gelerek bölgedeki gazetecilik üzerine sohbette bulunacak. 

Konuşmaların ardından gazeteciler Sümer Park’ta evlatlarının cenazeleri için nöbette olan aileleri ziyaret etti.  (Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Sağlık emekçileri arkadaşlarına yönelik saldırıyı protesto etti

SONRAKİ HABER

Ocak ayında en az 110 işçi can verdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa