Türkiye Solu ve Kürt siyaseti
2015’te yapılan iki genel seçim, Cumhuriyet tarihinde özel bir yere oturdu. Bir İslamofaşist rejime her geçen gün daha çok dönüşen AKP rejiminin tek başına iktidarına son verildiği 7 Haziran seçim sonuçları, 13 yıllık bir kâbusun sonlandırılması gibiydi. Ama olmadı, olamadı.
1 Kasım seçimlerine giden aylarda Türkiye tarihinde görülmemiş kitlesel katliamlar yaşandı, her gün onlarca cenaze kaldırıldı. Korku ve yeisle kitleler bezdirildi ve “istikrar” uğruna verilen oylar devşirilerek , kitleler ölümle korkutulup sıtmaya razı edildi. Korku iklimi bu kez Başkanlık hedefini gerçekleştirmede kullanılmak isteniyor. Kürt muhalefeti üstünde ağır bir terör estirilirken her tür hak mücadelesi, muhalif medya, tamamen zapturapt altında.
ABLUKA YARILABİLİR Mİ?
AKP’nin, yüzde 49’luk oy desteğini, hem de kendisi bile pek ummazken, sağlamasına rağmen, yeni iktidar döneminin hemen başında saldırganlaşması neden? Çünkü, rejimin inşası, tek adamlık, diktatörlük-başkanlık- operasyonu henüz tamamlanmadı. Kitlelerden bunun da rızasını almak için korku, baskı iklimini, kaosu, belirsizliği devam ettirmek gerekiyor.
Türkiye’nin “yeni dönem”inde de emek, özgürlük yanlısı kesimlerin direnişi sürecek. Peki bu direniş sürecinde CHP, Kürt siyaseti ve sosyalistler güçlerini daha etkili bir şekilde bir araya getirmeleri, etkili bir ittifak kurmaları mümkün mü? Bu konuda potansiyeller, kapasiteler, fırsatlar neler; engeller, bariyerler neler? Bu konular üstüne kafa yormaya yarayacak bir kitap elinizdeki. Mustafa Sönmez’in bu kitabının önemli bir kısmı, 2009’dan bu yana, Cumhuriyet,Yurt, Sözcü ve BirGün gazetelerindeki siyaset yazılarımdan oluşuyor.
DEMOKRATİK ÖZERKLİK
Mustafa Sönmez,’in, Notebene Yayınları’ndan 2011’de çıkan ‘Kürt Sorunu ve Demokratik Özerklik’ kitabı, bu kitabın ana temalarından biri olan, demokratik özerkliğe odaklanmıştı. Bu kitabın ikinci bölümünde de, yine, hem Kürt sorununun çözümüne aracı olacak hem Türkiye’yi demokratikleştirmeye yarayacak ‘Demokratik Özerklik, Yerelde Demokrasi’ konulu, 2012 sonrasına ait 15 yazı yer alıyor. Kürt sorununun, Türkiye coğrafyasına sıkışmış bir pencereden yeterince anlaşılamayacağını, çünkü gerçekliğin, 4 ülkeye dağılmış durumda olduğunu vurgulayan Sönmez, “Dolayısıyla sorunu Ortadoğu bağlamında tartışmak gerekiyor. Bunu yapmaya çalıştım” diyor.
Kürt muhalefetinin, AKP’ye karşı pozisyonunu, Gezi öncesi ve sonrası diye ayırmanın mümkün olduğunu vurgulayan Sönmez kitabın son bölümünü buna ayırmış. (İstanbul/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
