22 Ocak 2016 07:58

Basın meslek örgütleri Diyarbakırda açıklama yaptı: Haber nöbeti

Paylaş

Kürt illerinde gazetecilere yönelik baskı ve saldırıların vahim boyutlara ulaşması gazeteci örgütlerini harekete geçirdi. İstanbul ve Ankara’dan gazeteci sendikaları ve cemiyetleri Diyarbakır’da görev yapan gazetecilerle bir araya geldi. Meslek örgütü yöneticileri bölgede görev yapan gazetecilerin can güvenliğinin sağlanması ve haber alma hakkının sağlanması için çeşitli çalışmalar başlatacaklarını duyurdu. 

Aralarında Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Uğur Güç, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto ve Cemiyet Genel Sekreteri Sibel Güneş, DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, Haber Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Osman Köse’nin bulunduğu heyet ilk olarak Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak ile görüştü. Buradan bölgede bulunan Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC) ve Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC) yöneticileriyle bir araya gelen heyet daha sonra Sümer Park’ta bulunan Resepsiyon Salonu’nda bölgede görev yapan gazetecilerle buluştu. 

‘BARIŞ GAZETECİLİĞİ YAPAN HER ZAMAN TARAFTIR’

TGC Başkanı Turgay Olcayto, amaçlarının hem bölgede yaşananları yerinde gözlemlemek hem de gazetecilerin sorunlarını dinlemek olduğunu söyledi. Bölgede gerçekleri yazan gazetecilerin hedef olduğuna vurgu yapan Olcayto, “Bölgede adı konmamış bir savaşın sancıları var. Burada yaşanan olayları nesnel gazetecilik çerçevesinde izlemek isteyen gazeteciler görevlerini yapamıyorlar. Şiddetle karşılaşıyorlar. Kolluk güçlerinin tacizine uğruyorlar. Gazetecilik sıkça yinelediğim gibi gerçekten çok onurlu bir meslektir. Bunun bilincinde olarak hep birlikte nesnel bir gazetecilik için uğraş vermeliyiz. Bu gazetecilik hak haberciliğidir. Bu gazetecilik barış gazeteciliğidir. Bu gazetecilik insan odaklı gazeteciliktir ve sonunda bu gazetecilik savaş karşıtlığını da içerir. Evrensel meslek ilkelerine göre de gazetecilik hiçbir zaman savaş kışkırtıcılığı yapmaz halkı savaşa kışkırtacak manşetler atmaz. Buna da özellikle dikkat etmemiz gerekiyor.” Dedi. 

‘BÖLGEYE GELEREK HABER GEÇECEĞİZ’

TGS Başkanı Uğur Güç de, iktidarın bölgeden çıkan haberleri baskıladığını, internet sitelerini yasakladığını, alanda görev yapan gazetecilerin gözaltına alındığını ve tutuklandığını söyledi. Özellikle JINHA ve DİHA’ya yönelik baskıları hatırlatan Güç, “Kafaya dayanan silahtan sonra imc Kameramanı Refik Tekin vuruldu. Bu tablolar bölgede gazetecinin ne şekilde haber yaptığının göstergesidir. Burada hiçbir meslektaşımızın can güvenliği yok. Devletin habercilerin can güvenliğini sağlaması gerekiyor. Burada gazeteci arkadaşlarımız kendi canlarını ortaya koyarak halkın haber alma hakkı için çalışıyor. Biz bu haber hakkı ve gazetecilerin güvenliği konusunda hareket halinde olacağız” dedi. Bölgeye dair kimi planlar yaptıklarını açıklayan Güç, “Batıdan bir grup gazeteci bölgeye gelerek sahadan haberler geçecek. Burada görev yapan gazetecilerle sahada bir arada olacak. Biz bunu bir haber nöbeti olarak gerçekleştireceğiz” dedi. 

‘REFİK GİBİ GERÇEKLERİ GÖSTERENLER VURULUYOR’

Disk Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren de, “Zırhlı araçlara binip haber yapmak gazetecilik değildir. Halkın içinde gerçekler yansıtılabilir. İMC TV kameramanı Refik gibi gerçekleri yansıtan arkadaşlarımız vuruluyor, ancak gerçekler için mücadele edeceğiz” dedi. 

KESK Haber-Sen Genel Sekreteri Osman Köse, “Biz dünyanın neresinde olursak olalım gerçeklerin yansıtılması için çalışacağız" dedi. 

‘BARIŞ DİLİ VE GAZETECİLİĞİNİ ORTADAN KALDIRDILAR’

Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti yöneticisi Hatice Kamer de, siyasal sürecin bozulmasıyla birlikte bölgedeki tüm muhabirlerin savaş muhabiri pozisyonuna geldiğini belirterek, “Ana akım medyanın verdiği haberlerin çarpıtılmış olduğunu görüyoruz. Barış dili ve gazeteciliği ortadan kalkmış durumda. Desteğinize ihtiyacımız var ve bizlerle bir arada olmanızı bekliyoruz” diye konuştu.

Gazeteciler Cemiyeti Eş Başkanı Hakkı Boltan da,”Burada gazeteciliğe yönelik bir saldırı ve savaş yürütülmektedir. Tüm engelleyen tutumlara karşı gazeteciler olarak mücadele etmeliyiz” diye konuştu.
Heyet, basın açıklamasının ardından Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy ile görüştü.  Gazetecilik meslek örgütü temsilcileri, Anadolu Ajansı ve TRT dışında tüm gazetecilere güvenlik güçleri tarafından baskı uygulandığına dikkat çekti. Diyarbakır’daki gazetecilerin güvenli haber yapabilmesi talebi üzerine Vali Hüseyin Aksoy, gerekli özenin gösterileceğini söyledi.

‘DAYANIŞMA ÖNEMLİ’

Toplantıda konuşan gazetecilerden Jîyan Tv Yayın Koordinatörü Abdurrahman Gök, Kobanê’de de görev yaptığını belirterek, “Bu süreçte burada yaşadığımız tehlikeyi Kobanê’de yaşamadım. Burada resmi görevlilerin sizi vurmayacağının garantisi yok. Gazeteci olduğumuz bilindiği halde hedef haline getirilmiş durumdayız. Öyle bir noktaya geldik ki gazeteciler artık ölümle burun buruna. Silopi’de Nedim Oruç gözaltında kaybedilmek istendi. Nedim’in gözaltında olduğu kabul edildikten sonra, umarım tutuklanır, dedim. Çünkü Silopi’de birkaç haber daha yaparsa öldürüleceğini biliyorum” dedi.

Kürsat News Diyarbakır Temsilcisi Ferat Mehmetoğlu, “Burası batıda görüldüğü gibi değil. Batıda kadraj ayarlayanlar güneşin ışığından buraları karanlık görüyorlar.” dedi.

Evrensel Gazetesi Diyarbakır Temsilcisi Cumhur Daş ise, gazeteciler üzerindeki baskının halka yönelik yürütülen savaş politikasından bağımsız olmadığını belirterek, “Büyük bir baskı politikası yürütenler buralardaki gerçeklerin görülmemesi için öncelikle burada görev yapan gazetecileri hedef alıyorlar. Bu durum karşısında gazetecilerin dayanışma içinde olması önemlidir.” dedi. (Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Suudi Arabistan Başmüftüsü: Satranç haram, yasaklanmalı

SONRAKİ HABER

Mourinho siyaset sahnesinde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...