16 Ocak 2016 00:50

Demir çelik patronlarının sermayesi devleşirken işçi açlık sınırına geriledi

Paylaş

Turan KARA
İzmir

Demir çelik patronlarının ekonomik büyümesiyle işçilerin hayatı ters yönde ilerliyor. Sektörde büyüyen kârlardan işçilere açlık sınırında asgari ücret seviyesinde ücret, giderek ağırlaşan çalışma koşulları ve iş cinayetleri düşüyor. 

İDÇ, HABAŞ gibi fabrikalar, milyonlarca dolarlık yatırımlarını hız kesmeden sürdürerek adeta devleşiyor. İDÇ Patronu Halil Şahin, yaklaşık 70 milyon dolarlık profil haddehanesini yaptıktan sonra 350 milyon dolara mal ettiği enerji santralinin ardından bir ek tesisin daha temelini attı. Halil Şahin’in İDÇ’yi aldığı 2005’te 62.5 milyon olan şirket sermayesi 2012’de 375 milyon liraya yükseldi. 2005’ten bu yana İDÇ, Akdemir, liman ve enerji santralini bünyesinde barındıran İzdemir Grubuna ait fabrikaların toplam değeri 564 milyon lira iken bu rakam 2 milyar liraya çıktı. Grubun bünyesinde çalışan yaklaşık 1800 işçi ise, ücretinin asgari ücret seviyesini geçip geçemeyeceğini düşünüyor. 

10 YILDA DÖRT KAT BÜYÜDÜ

İşçiler ücretlerinin düşüklüğünden dolayı 2005’ten 2015’e kadar 150 bin liralık ev taksitlerini bitiremedi. İşyerinde ise iş yükü ve kazalar arttı. Mesai yaparak çalışılan fabrikada işçiler ancak asgari ihtiyaçlarını karşılayacak ücret elde edebiliyor. Haftalık çalışma saatlerini artırmanın yolu olarak ücretleri düşük tutmak kullanılıyor.

Bu iki fabrika ağır sanayi bölgesi havzasında devasa büyümeleri ile dikkat çekerken ikisinin ortak bir özelliği de işçi ücretlerini bastırarak açlık sınırında tutması ve ne İzmir’e ne Aliağa’ya hayatı güzelleştirecek, kolaylaştıracak hiç bir yatırım yapmaması. 

Patronlar teşvikler ve amansız sömürüyle büyürken işçiler açısından durum bunun tam tersi. Şehrin yoğun göç almasından en çok konut fiyatları ve ev kiraları etkilendi. Emlakçılar Aliağa’da konut fiyatlarının yüzde 25’ten fazla arttığını ancak insanların alım gücünün aynı oranda artmadığını dile getiriyor. Fiyat artışı sadece barınmada değil, zorunlu gıda maddelerinde de yaşanıyor. 

İŞÇİLERİN ÜCRETLERİ DİPTE SERMAYE ARTIŞI ZİRVEDE 

İDÇ işçisi ile bu gelişmeleri konuşup ne düşündüğünü sorduğumuzda çevresini küçülmüş yaşam alanını daralmış olarak gördüğünü söylüyor. “Ev, araba gibi birikim, yatırım yapma imkanlarımız pek kalmadı ama sadece bununla sınırlı değil. Aliağa’da eskisi gibi ailecek gidip oturup yemek yiyebileceğimiz yerler azaldı. Hepsi Karşıyaka Çarşı ile yarışıyor fiyatta. Ya da bize pahalı geliyor. 2 kişi çalışmıyorsa evde geçinmek çok zor. İDÇ, termik santrale ek üretim binası temeli attı. Gözümüzün önünde büyüyor biz de biliyoruz” diyor. 

Eski bir işçi ise, “Yıllardır aynı şeyleri söylüyorlar. 2002’de ücretim 1200 lira idi. Bir günde 476 liraya düşürdüler. Ev kredisi vardı araba borcu vardı. Ailesi dağılan arkadaşlar olmuştu. Şimdi ise bir işçi 1800 lira alıyor. Patronların gözleri doymak bilmiyor” diyor. Eski işçinin ücreti 476 liraya düştüğü sırada ise brüt asgari ücretin 303 lira olduğunu unutmamak lazım. 

İŞ KAZALARI ARTTI

10 senedir Habaş’ta çalışan bir işçi ise şunları söylüyor; “Sadece ücretler mi? İş kazaları artıyor. Hadde 3’te aynı vinç 2 kere devrildi, Samet arkadaşımız bir daha düzelemeyecek şekilde sakatlandı, ölen arkadaşlar sayısız. Bu işten, bu fabrikalardan, hayattan soğutuyorlar. Devlet de bir şey demiyor bunlara. MESS’le bir kitapçık hazırlamışlar; 10 madde varsa 7’si, ‘şunu yaparsan işten atılırsın’ diyor. Sonra sendika diyor ki işçi sesini çıkarmıyor! Elini kolunu bağlamışsın ne yapsın işçi?” 

ALİAĞA’NIN ARAZİLERİ DE EMEĞİNİN SÖMÜRÜSÜ DE ÇOK KÂRLI 

İDÇ, termik santralinin yüksek gerilim hatları ile Horozgediği köyünde evleri yıkarak, kalanları bacadan çıkan dumanlarla sağlığını etkileyerek büyüyor. HABAŞ da ocaklarını büyütüyor ve saç haddehanesinin yapımı, arazisini devasa genişletmesi ile dikkat çekiyor. 

Aliağa Belediye Başkanının HABAŞ patronuna istediği imkanları sunması durumunda her yeri satın alabileceği ifade ediliyor. Bunun önündeki engel, başkanın MHP’li olduğu belediyede MHP’li Meclis üyelerinin azınlıkta olması. 

HABAŞ’ın mevcut yerleri alması ile ilgili de çevre köylüler arasında söylentiler dolaşıyor. Saç haddehanesinin kurulduğu araziye yapı izni alabilmek için önce fabrika cüruflarını döküp sit alanı olmaktan çıkardığı ve buna göz yumulduğuna dair söylentiler başta geliyor. Bütün bunlara ek olarak hem İDÇ hem de HABAŞ patronu devletten milyonlarca dolarlık üretim ve yatırım teşviki alıyor.

 

ÖNCEKİ HABER

Hrant Dink avukatı Çetin: Dink cinayeti bir takım çatışmaların aracı kılındı

SONRAKİ HABER

İşçiler bordro şoku yaşamaktan korkuyor!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...