09 Ocak 2016 05:31

3 yıl önce Fransa'da öldürülen Sakine Cansız'ın kaleminden 3 hikaye

Bugün, Sakine Cansız'ın (Sara) iki arkadaşıyla birlikte Paris'te öldürülmelerinin 3'üncü yıldönümü. 'Hep Kavgaydı Yaşamım' diyen Cansız'ın, bugüne kadar hiç yayınlanmamış 3 kare fotoğrafı ve kendi kaleminden üç hikaye yayınlandı.

Paylaş

PKK'nin öncü kadrolarından Sakine Cansız (Sara), iki arkadaşı Fidan Doğan (Rojbîn) ve Leyla Şaylemez (Ronahî) ile birlikte 9 Ocak 2013 tarihinde Fransa'nın başkenti Paris'te öldürüldü.

Kendi kaleminden "Hep Kavgaydı Yaşamım" kitabında hayatını anlatan Cansız'ın kalemi 11 yıl kaldığı cezaevlerinde hiç susmadı. Sürgünlerle dolu geçen cezaevi hayatı boyunca sürekli olarak arkadaşlarına ve dostlarına mektuplar yazan Cansız, fotoğrafların arkasına düştüğü notlarda ise tarih kokuyordu...

İşte, bugüne kadar hiç yayınlanmayan, Cansız'ın arkalarına kendi el yazısıyla notlar düştüğü üç fotoğraf:


Fotoğraf 1: Annesi pek inatçı, tıpkı bizim gibi!

Salihimize...

Adı Canan
Soyadını sorma hatırlamam.
Annesi hırsızlıktan yattı. Canan da cezaevinde büyümeye aday bir kız çocuğu... Annesi pek inatçı, tıpkı bizim gibi! Hırsızlık mesleğini bırakın, daha kalıcı ve yararlı iş yapın dediğimizde "Siz vazgeçiyor musunuz devrimcilikten?"diye soruyor. Hem özgürlükten yana hem de hırsızlığı yadsıdığı için burun bükenlerden. İlerde böyle mesleklerden çekeceğimiz mi var acaba??? Sevgiler, selamlar
Sakine


Fotoğraf 2: Yeni bir isyan dalgası

"Yas tutan tarih": Günay Aslan (D-1. Koğuşu Çanakkale)

Soldan sağa Mürüvvet Çakırerk (TİKB), ben ve Sema Yiğit (THKO-TDY)
Açık görüşte ziyaretçilere bir oyun sahneledik. Günay Aslan'ın 33 Kurşun'dan yararlanarak, hazırladığı eserinden uyarlanan bir oyundu. Sefo Deresi'nde katledilen 33 Kürt, 33 canı konu ediyordu. Ama günümüz Kasaplar Deresi, Silopi, zindanlardan da kesitler vardı. Yeni bir tarih, yeni bir isyan dalgası... Yani yaşadıklarımızı yeniden yaşadık.
Sevgilerimizle...


Fotoğraf 3: Süper Vali açıklamaları panik kokuyor

29 Temmuz 1990
Sema, ben, Kazım ve Mehmet Emin Gökdemir'dir.

Yine cimriliğime yormazsın herhalde. Resim siyah beyaz. Böyleleri daha makbuldür. Prova sahnesidir. Resim iyi çıkmamış tabi. Elimde bir bu var, bir de benzeri. Renklisi yok, olsaydı ondan yollardım.
Sana bu hafta mektup yazmadım. Hiç kimseye yazmadım. Çünkü az mektup alınca yazma isteğim azalıyor. Yok yok bu işin "kaytarma" yanı. Arada bir böyle köreliyor duygularım. Yazamıyorum. Beni fazla yormayacak şeyler okuyarak, zaman geçiriyorum. Bugünlerde "Son Ubıh" diye bir kitap okudum bir Sovyet yazarının. Abhazya halkının Osmanlı hışmına nasıl uğradığını, nasıl yok edildiğini anlatıyor. Tabi ihaneti de çok güzel koyuyor. Harika bir kitap. "12 Nolu" mektubunu aldığımı yazmıştım. Koliyi okumaya devam ediyorum. Epeyce eleştiri öneri noktaları çıktı. Özellikle bizi iyi anlatamamış. Seninle ilgili bir cümle kullanmış. Onu çıkardık. Anlayacağın bizi bize bırak dedim. Umarım alınmaz. Ağustos'a fırtınalı girildi. Karşılıklı taarruz!.. Aksu, Süper Vali açıklamaları panik kokuyor... İyiyiz, ben de olmaya çalışıyorum. Özlemle kucaklıyorum. Arkadaşlara selam ve sevgiler.
Sakine

ÖNCEKİ HABER

Balıkesir'de mültecileri taşıyan otobüs devrildi: 8 ölü, 42 yaralı

SONRAKİ HABER

Sırtındaki kurşunla cezaevine gönderilen Hasan Uysal ameliyata götürülmüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...