Nefes Almamızı Zorlaştırınca Mutlu mu Oluyorlar?
Evde bir obje gibi görünmek istemiyorum. İnanıyorum ki çoğu kadın benim gibi düşünüyor ve bu fikrime “Aynen böyle” diye katıldıklarını duyuyorum.

Evde bir obje gibi görünmek istemiyorum. İnanıyorum ki çoğu kadın benim gibi düşünüyor ve bu fikrime “Aynen böyle” diye katıldıklarını duyuyorum. Biz kadınların ev kadını ya da çalışan olalım, hiçbir yerde özgürce davranabildiğimizi zannetmiyorum. “Ben çalışıyorum özgürüm, ayaklarımın üzerine basıyorum, hiç kimseye muhtaç değilim” diyen kadınlar ya eşine ya ailesine ya da çevresine hesap vermek zorunda kalıyor. Tamam da neyin hesabını bekliyorlar ki, ben bunu anlamıyorum. İş çıkışı hemen eve gitmemiz gerektiğini hissediyoruz. Yanlış olduğunu biliyoruz ama kültürümüz bize bunları, yani asılsız görevlerimizi yaptırmaya zorluyor. Neden erkekler bunu yapmak zorunda değilken, istedikleri zaman eve gelip giderken hiçbir şeyin hesabını vermezler? Buna doğru derler, yanlış kim acaba?
Ben gelenek ve göreneklere uymak istemiyorum mesela. Ben yaşamak, gülmek, koşmak, konuşmak, düşünmek bazen de bağırmak istiyorum. Kendi benliğimizi neden bulmamıza engel olup, nefes almamızı zorlaştırıyorlar. Ellerine ne geçiyor? Mutlu mu oluyorlar? Yaşayacak kaç hayatımız var, şunun şurasında. İyilikle, güzellikle, sevgiyle yaşamak dururken kötülüğe, çirkinliğe, nefrete ne gerek var! Çirkin hayat yoktur, o hayatı çirkinleştiren insanlar vardır. Kimi hırsından, kimi kompleksinden, kimi cahilliğinden yapar bunu. Ve kendilerine sorarsanız hep haklıdırlar. Bu hiç değişmeyecek mi? İnsanların kendilerini değiştirebilmeleri için önce eksikliklerini görmesi gerekiyor.
Maalesef toplumlarda erkek, gücü temsil ediyor. Gücünü göstermek için şiddete başvuruyor erkekler. Şiddete başvuran erkeği kadın yetiştirmez, toplum yetiştirir o erkekleri. İnsanlara daha çocukken temel insani değerler tam ve doğru bir şekilde, eşitlikçi bir anlayışla verilmeli. Kolay olmayacak bazı şeylerin değişmesi ama bunları düşünüyor olmak bile büyük bir başarı olarak düşünüyorum. Barış için, özgürlük için, sesimizi yükseltirken kadınlar olarak da dayanışmayı büyütmeliyiz. Yaşasın bütün kadınların mücadelesi.
Hatice ERÖKSÜZGÜN
Kız Kardeşim Dayanışma Derneği /ANKARA
Evrensel'i Takip Et