‘Barış için geniş bir halk cephesi kurulmalı’
Denizli'de Emek Partisinin çağrısıyla “Seçim sonuçları, Demokrasi güçlerinin ortak mücadele platformu ve örgütlenmesi” başlıklı panel düzenlendi.
TMMOB konferans salonunda önceki gün gerçekleşen etkinliğe Ankara Katliamı’nda hayatını kaybeden Emek Partisi GYK Üyesi Korkmaz TEDİK, Emek Gençliği Üyeleri Elif Kanlıoğlu ve Gökhan Akman’ın ailelerinin yanı sıra KESK, DİSK, TMMOB, ÖDP ve HDP’li temsilciler katıldı. Etkinlikte ilk sözü Korkmaz Tedik’in babası Erdoğan Tedik aldı. Tedik, savaşın durdurulması ve barışın sesinin yükseltilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Elif Kanlıoğlu’nun babası Ümit Kanlıoğlu da, “Ankara’ya atılan bomba iktidarın ötekileştirdiği herkese atıldı. O nedenle artık bir halk cephesi oluşturmalıyız. Birlikte mücadele etmeliyiz” diye konuştu.
ÖDP Denizli İl Başkanı Orhun Çoban da, “1 Kasım’dan başarıyla çıkan iktidar bugün doğuda katliamlarına devam ediyor. Örgütlü bir gücünüz yoksa sokaklara hakim olsanız da iktidara hakim olamazsınız” dedi.
Geçmişten günümüze çok fazla katliam yaşandığını vurgulayan HDP Denizli İl Başkanı Nur Nisa Erişmiş ise, “Eğer onların hesabı sorulabilseydi bugün bölgede katliamlar yaşanmazdı” dedi.
KESK adına söz alan Mehmet Dede de, barışın AKP eliyle değil, halkların ve emekçilerin ortak mücadelesiyle geleceğini vurguladı.
TMMOB adına konuşan Mehmet Sarıca ise, “Emek ekseninde bir araya gelmezsek işimiz zordur” derken, DİSK adına söz alan Deniz İpek de, “Tek parti, tek adam diktatörlüğüne karşı işçi sınıfının politikleşmesini tartışmalıyız” diye konuştu.
Panelde konuşan Pamukkale Üniversitesi öğrencisi Hilmi Mıynat da, IŞİD’le mücadeleye paralel olarak gerici eğitim sistemiyle de mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.
Emek Gençliği MYK Üyesi Yoldaş Taş da, bölge illerinde sokağa çıkma yasakları ve katliamlar devam ederken, batıda da AKP’nin temel giderlere yapılan zamlar ve kötü çalışma koşullarını emekçilere dayattığını ifade ederek, “Biz öğrencilerin parasız, bilimsel, demokratik bir eğitim ve güvenceli bir gelecek talebi ile işçi gençliğin sendika, sigorta, 8 saat çalışma süresi ve insanca çalışmak ve insanca yaşamak taleplerine halen copla, gazla, tazyikli su ile cevap verilmektedir. Halkların inanç, kimlik, kültürel talepleri katliamlar ile bastırılmaya çalışılmaktadır” diye konuştu. (Denizli/EVRENSEL)