Ankara Katliamı'nda yaşamını yitirenler anıldı: Unutmayacağız hesap soracağız

Ankara'da 10 Ekim'de yapılan Emek, Barış, Demokrasi Mitingi'ne yönelik kanlı saldırının üzerinden iki ay geçti. Geçen iki ayda katliamın gerçek failleri aydınlatılmazken, katliamda yaşamını yitirenler de unutulmuyor. İkinci ayda emek ve demokrasi güçlerinin çağrısıyla Ankara Garı önünde yapılan anmaya yaşamını yitirenlerin aileleri, yaralananlar, Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, HDP ve CHP milletvekilleri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının olduğu ve "Katili tanıyoruz! unutturmayacağız" yazılı pankart açılan anma 10.04'te saygı duruşuyla başladı.

'BARBARLARIN BURAYA GELMESİNİ SAĞLADILAR'

Saygı duruşunun ardından aileler konuşma yaptı. Dicle Deli'nin babası Faik Deli, yaşamını yitiren herkesin kendisi için bir Dicle olduğunu ifade etti. Katliamda hayatını kaybedenlerin tek bir amacı olduğunu dile getiren Deli, bu amacın onurlu bir yaşam ve toplum yaratmak olduğunu belirtti. Kızı Dicle'nin siyasal zihniyetin topluma karşı duyamadığı sorumluluğu hissettiği için orada olduğunu söyleyen Deli, "Bu ülkede insan hakları yok, insana verilen bir değer yok. Canlarımız da bir değer ortaya koyabilmek için buraya geldi. Egemenler bunu içine sindiremedi. Saltanatlarının son bulacağını bildiklerinden dolayı IŞİD barbarlarının buraya gelmesini sağladılar. O gün bir üst akıl bu alanı onlara açtı. Bombaların patlatılmasına izin verdiler. Bu alanın her noktasında olan güvenlik güçleri o gün yoktu. Bu bir amacın ürünüdür. Kızım bu topluma karşı çok fazla sorumluluk hissediyordu. Barışı getirmek istiyordu. Ama şunu unutmasınlar. Bu mücadele burada bitmeyecek, devam edecek. Onların bıraktığı yerden biz devam ettireceğiz. Bizi öldürerek, üzerimize bombalar yağdırarak bizi korkutacaklarını sanmasınlar. Sesimiz daha gür çıkacak" dedi.

'GÖKMEN BANA İKİ EMANET BIRAKTI'

Daha sonra konuşan Gökmen Dalmaç'ın ablası Gökçen Kara da kardeşinin barış istediği için orada olduğunu söyledi. Barış istedikçe bu istekten korkanların ölümler yağdırdığını kaydeden Kara, "Hiç kimse rahat yatağında ölmedi bu ülkede" dedi. Gökmen'in kendisine iki emanet bıraktığını belirten Kara "Biri çok sevdiği eşi, Firidevs; diğeri bizim için çok büyük bir mucize olan ve 7 ay sonra doğacak olan bebeğimiz. Şu koca dünyada tek bir kardeşim vardı. Şahdamarımı kesitiniz. Ama kurutamadınız. Biz bir ölür bin doğarız"  diye konuştu.

Abla Kara kardeşi Gökmen' e seslenerek, "Sen yeniden doğacaksın. Yavruna çok iyi bakacağız. Seni tekrar büyüteceğiz. Babasının büyük bir devrimci olduğunu öğrenerek büyüyecek. Gözün arkada kalmasın Gökmen. Ne mutlu bana ki ömrünü barış ve özgürlük mücadelesine adayan birinin ablasıyım. Size sözümüz olsun her koşulda barış istemeye devam edeceğiz. Ne koşulda olursa olsun bu ülkeye barış getireceğiz" dedi.

Özver Gökhan Arpaçay'ın ablası da Gökhan'ın kamu emekçisi olduğunu ve sanatla uğraştığını ifade etti. Barış yürüyüşüne gideceğini Gökhan'ın kendisiyle paylaştığını söyleyen abla, yetkililere seslenerek "Devlet gidenleri nasıl telafi edecek? Benim kardeşim gelecek mi? Ben bu yolda sonuna kadar barış diyeceğim" dedi. Konuşmalardan sonra yaşamını yitirenler için kırmızı karanfiller bırakıldı.

'TRİLYONLARI ÇOCUKLARIMIZIN TIRNAĞI ETMEZ'

Katliamda yaşamını yitiren EMEP GYK Üyesi Korkmaz Tedik'in babası Erdoğan Tedik ise soruşturmaya getirilen gizlilik ve kısıtlama kararlarına tepki gösterdi. Baba Tedik, otopsi raporlarının verilmediğini, avukatların bütün çabalarına rağmen bir türlü dava açılmadığını kaydetti. "Biz bir an önce davanın açılmasını istiyoruz" diyen Erdoğan Tedik şunları söyledi: "Bize şimdi bir şey dayatıyorlar. Maaş bağlayacak, tazminat ödeyeceklermiş. Onların trilyonları bizim çocuklarımızın tırnağı bile etmez. Biz bir an önce otopsi raporlarının verilmesini ve davanın açılmasını talep ediyoruz. Adaleti ne kadar geciktirirseniz geciktirin bizim mücadelemiz devam edecek. Sözün bittiği yer değil, tam da başladığı yer. En geniş halk cephesini, birleşik bir mücadeleyle zalimleri hak ettikleri yerlere göndeririz. Roboskî, Suruç, Ankara katliamları hiçbir zaman unutulmayacak."

ANKARA’DA ÖLENLER KESK’İN 20’İNCİ YIL ETKİNLİĞİNDE ANILDI

Adana’da KESK’in 20’inci kuruluş yıl dönümü nedeni ile düzenlenen gecede 10 Ekim Katliamı’nda hayatını kaybedenler anıldı. Önceki gün gerçekleşen geceye katılan Dev-ADS taraftar grubu da, üzerinde Şebnem Yurtman’ın fotoğrafının bulunduğu pankartı açtı.

Katliamda hayatını kaybedenlerin ailelerinin de katıldığı geceye, saldırıdan yaralı kurtulan Emek Partisi Üyeleri Alican Şevik ve Adnan Karataş da skype yöntemi ile bağlanarak mücadele mesajı verdi.

Etkinliğe katılan Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, 20’inci yılı coşkulu bir şekilde kutlamak istediklerini ancak etkinliğin  kaybettikleri arkadaşlarını anma etkinliğine dönüştüğünü belirterek “Biz acıyı yaşamayı da onu mücadeleye çevirmeyi de biliriz. Tüm yaptıklarını da 10 Ekim’i de tarihe not düştük” dedi.

10 Ekim’de yaralanan BTS Adana Şube Başkanı Tonguç Özkan da, içeride ve dışarıda savaş politikası yürütüldüğü yerde barışı tesis etmedikleri sürece ne çocukların, ne kendilerinin can güvenliğinin olduğunu dile getirdi. Etkinlikte söz alan Dilan Sarıkaya’nın annesi Nesligül Sarıkaya ise, “Kızım oraya barış için gitti, onunla gurur duyuyorum” dedi.

Şebnem Yurtman’ın ablası Serap Yurtman da, Şebnem’in lise yıllarında mücadeleye TEKEL işçileri için Emek Partisinin yürüttüğü “1 liranı paylaş” kampanyasını okulunda örgütleyerek başladığını anlattı.  Şebnem’in gençlik, kadın ve işçi mücadelesini Adana, Ankara ve Mersin’de sürdürdüğünü söyleyen Yurtman, demir yolu emekçisi babasının da selamını iletti. 

‘AKP KATLİAM YAPMAYA DEVAM EDİYOR’

Ankara’daki bombalı saldırıda yaşamını yitirenler için, İstanbul Avcılar’da  HDP tarafından anma düzenlendi. Marmara Caddesi’nde gerçekleşen anmada, “Unutmayacağız , affetmeyeceğiz, hesap soracağız “ yazılı pankart açıldı. Burada konuşan HDP Avcılar İlçe Örgütü Eş Başkanı Gönül Kahraman, AKP’nin bölge illerinde ilan ettiği sokağa çıkma yasaklarıyla katliam yapmaya devam ettiğini ifade etti. “Çocuk, yaşlı, kadın demeden Esadullah Timi denilen IŞİD çeteleriyle katliamlar yapıyor. Barış ve kardeşliğin sözcüsü Sayın Tahir Elçi’yi katlediyor” diyen Kahraman, katliamlara ve çatışma politikalarına karşı mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi. 

DENİZE KARANFİL BIRAKILDI

Balıkesir’in Edremit ilçesinde ise katliamda yaşamını yitirenler için denize karanfil bırakıldı. Burada konuşan Eğitim Sen Edremit Şube Üyesi Kemal Yadırgı, katliamın ardından 2 ay geçmesine rağmen katliamın sorumlularının yargılanmadığını söyledi. 

ANTEP’TE KATLİAMIN ANMASI GAR ÖNÜNDEYDİ

Ankara katliamın 60. günü dolasıyla Antep’te bir araya gelen KESK, DİSK, TTB, TÜMTİS ve demokrasi güçleri Gaziantep Garı önünde basın açıklaması yaptı. 

BTS işçileri ellerinde katliamda yaşamını yitiren üyelerinin fotolarıyla katılırken, eylemde “Katliamlara sessiz kalmayacağız. Boyun eğmeyeceğiz. Direneceğiz” , “Unutursak kalbimiz kurusun” pankartları açıldı.  

Katliama tepkilerin dile getirildiği eylemde ortak basın açıklamasını okuyan KESK Antep Dönem Sözcüsü Ali Ersönmez, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihinde gerçekleşen en büyük katliamın üzerinden tam iki ay geçtiğini söyledi. 10 Ekim Emek, Barış, ve Demokrasi mitingiyle ülkenin içine sürüklendiği çatışmalı ortam dur demek istediklerini belirten Ersönmez, ancak savaştan düşmanlıktan beslenen güç odaklarının barış iradelerine bomba koyduğunu dile getirdi. Bu katliamın faillerine yönelik tarihi bir hukuki ve siyasi mücadele yürüteceklerini ve diğer saldırılara ilişkin davaların takipçisi olacaklarını belirten Ersönmez, “Barış karanfili yoldaşlarımıza vereceğimiz söz halklarımızın özlemini çektiği barışı sağlamak ve iktidar uğruna her şeyi yapabilecek kadar kararanları, katliamı gerçekleştirenleri açığa çıkarıp hesap sormak olacaktır” diye konuştu. 

DERSİM'DE ANMA

Dersim’de KESK, EMEP, HDP ve demokratik kitle örgütleri Sanat Sokağında bir araya gelerek Yeraltı Çarşısına yürüdü. 

Burada Eğitim Sen adına açıklama yapan Gökhan Omur “10 Ekim 2015’te Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük katliamı başkent Ankara da gerçekleştirildi. Bu katliamda üyelerimizi yürütme kurulu üyelerimizi, kardeşlerimizi, eşlerimizi, kızlarımızı, oğullarımızı, arkadaşlarımızı ve yoldaşlarımızı yitirdik. Biz savaşın şiddetin ortasında barış diyen taraf olduğumuz için bize bedel ödettirildi. Bunun için içimizden 102 barış elçisini barış karanfilini aldılar. Şehit olanların tek suçu barış ve halkların kardeşliği istemleriydi bu bile fazla görüldü.
Biz işçi ve emekçiler savaş ikliminin bizim haklarımızın biraz daha budanması, hak mücadelelerimizin yasaklanması, ücretlerimizin savaş bütçeleri ile aşağı çekilmesi, aynı işyerlerinde bile paramparça edilmemiz olduğunu çok iyi biliriz; bunun için her zaman her yerde en gür sesle savaşa hayır diyeceğiz. Savaştan değil barıştan ve kardeşlikten yana saf tuttuk tutmaya devam edeceğiz. Çünkü savaşta ölen ve sefalet çeken emekçiler yoksullar yani bizleriz. Ankara Katliamını unutmadık unutturmayacağız, taki katiler yargılanana kadar” dedi.(HABER MERKEZİ)

KATLİAMI PROTESTO EDENLERE GÖZALTI 

İzmir'de, Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi önünde yapılmak istenen anma etkinliğine polis saldırdı. Polisler, 15 öğrenciyi darp ederek, gözaltına aldı. Gözaltına alınan öğrenciler, İzmir İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.

Yine AKP Konak ilçe binası önünde eylem yapmak isteyen Öğrenci Kolektifleri üyesi 3 kişi polis tarafından gözaltına alındı. 

Öğrenci Kolektifleri üyeleri dün AKP Konak ilçe binasının önündeki caddeyi trafiğe kapattı. “Katillerden hesabı gençlik soracak” pankartını taşıyan öğrenciler, “Katil IŞİD iş birlikçi AKP” sloganını attı. Yurttaşların alkışlarla destek verdiği öğrenciler polis tarafından yaka paça gözaltına aldı. (HABER MERKEZİ)