Ruh halimiz neye benziyor?
Birkan BULUT
Ankara
Ankara’da yaşayan bir grup genç sanatçı tarafından geçtiğimiz günlerde açılan bir sergi şu soruyu soruyor: “Ruh Halim Neye Benziyor?” Bu sorunun canlı bombaların daha bir ay önce yüzü aşkın insanı katlettiği bir başkentte soruluyor olması önemli. Her gün ve her yerde güvenlik güçlerinin bulunduğu, sokakta yüzlerin gülmediği, tedirgin, kaygılı, ailelerin çocuklarına “Aman oğlum/kızım”la başlayan cümleler kurduğu bir şehirde sanatçılar da hem kendilerine, hem izleyiciye soruyor bu soruyu.
Çankaya Belediyesi Galeri Kara’nın ev sahipliğini yaptığı “Ruh Halim Neye Benziyor” sergisinin basın bülteninde de şu sözlere yer veriliyor: “Belirsizlik, terör ve savaş hali geleceğimize ilişkin güven duygusunu zayıflatıyor. Özellikle de ölümün yanı başımızda kol gezdiği bir duygu iklimi var. Yaşanan olayların anlamını açıklamadaki yetersizlik, düşüncelerimizin bulanıklaşmasına ve duygularımızın birbirine girmesine neden oluyor. Direnç gösterme ve yılgınlık arasında hızla gidip geliyoruz. Halden hale giriyoruz ama bu halin gerçekte ne olduğunu çözemiyoruz. Kendimizi kontrol etme irademizi hızla yitiriyor ötekine karşı tahammülsüzleşiyoruz.”
SAVAŞ VE BELİRSİZLİĞİN YANSIMALARI
Genel olarak akademisyen ve sanat öğrencilerinin çalışmalarından oluşan serginin küratörlüğünü Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinden Cebrail Ötgün yapıyor. Sergide resim, fotoğraf, enstalasyon, video vb. çalışmalar yer alıyor. Sergi, ülkenin ve bölgenin içinde bulunduğu kaos ve belirsizlik ortamındaki bireye dikkat çekiyor. Başta doğusu olmak üzere ülkenin birçok yerinde devam eden şiddet ve ölümler sanatçıların bahsettiği gibi insanı yılmak ve direnç göstermek arasında bırakıyor. Sergide yer alan çalışmalarda da bunun yansımalarını görmek mümkün. Çalışmaların birçoğu aslında ortaya net bir cevap koymuyor, ülkenin bir süredir içinde bulunduğu belirsizlik haline ilişkin bir süreci yansıtıyor.
VIZILTILAR…
Engin Esen’in sergide yer alan bir ses enstalasyonu da sizi bunu düşünmeye sevk ediyor. Bir çerçeve içindeki hoparlörlerle sunulan çalışmada vızıltı seslerini duyuyoruz. Herkes gibi eğilip kulak kabartıyoruz. İki tahmin var; arı veya sinek. Ancak bunun bir önemi yok. Çalışmasında sesi kullanan sanatçının bize sunduğu vızıltılar, çalkantılı bir sürecin rahatsız edici gürültülerini koyuyor önümüze. Bu sergi izleyiciye sunulduğu sırada Silvan’da günlerdir sokağa çıkma yasağı var ve binalar kevgir gibi delik deşik bir durumda. Şiddet, güvensizlik, tedirginlik ve korku devam ediyor. Birlikte soralım; “Ruh Halimiz Neye Benziyor?” Sergi, 26 Kasım’a kadar Galeri Kara’da izlenebilecek.
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Mahsus selamlar
Servet vergisi
Atış Serbest!
Geride kalan
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Gordion Düğümü
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
