03 Kasım 2015 11:15

Güneyde ‘turuncu direniş’ zamanı!

Paylaş

Yusuf YAVUZ
Antalya

Türkiye’nin önemli tarım ürünlerinin başında gelen narenciyede hasat zamanı. Kredi borçları, yüksek girdiler ve düşük fiyat sarmalında boğuşan üreticiler her şeye karşın direniyor. Dünyaca ünlü Finike portakalında ise rekolte iyi, fiyatlar kötü. Finike ovasını çevreleyen taş ocakları ise üreticinin en kronik sorunlarından biri.

Finike Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçoban, yıllardır mermer ocaklarının portakal üretimine verdiği zararı anlattıklarını ancak bu konuda bir çözüm üretilemediğini söylüyor. Finike portakalında bu yılki rekoltenin iyi olduğunu kaydeden Sarıçoban, geçmiş yıllara göre düşük fiyatlara alıcı bulan Finike portakalındaki fiyatların 70 ila 75 kuruş arasında değiştiğini dile getirdi. Yaklaşık 30 bin dekarlık bir alanda portakal üretimi yapılan Finike’de bu yıl 250 bin ton civarında ürün beklediklerini kaydeden Ziraat Odası Başkanı Halil Sarıçoban, Finike portakalına coğrafi işaret patenti alarak markalaşma yolunda önemli adımlar attıklarını ancak ürüne yeterli destek verilmediğinin altını çizerek, üreticinin yüzde 70’e yakınının banka kredilerine mahkum olduğunu söyledi.

‘MERMER OCAKLARININ TOZU KABUKLU BİTE NEDEN OLUYOR’

Finike ovasını çevreleyen yamaçlarda yıllardır faaliyet gösteren taş ve mermer ocaklarının portakal ağaçlarına zarar verdiğini de dile getiren Sarıçoban, “Ben 5 yıldır ziraat odası başkanlığı yapıyorum. Bu süre içinde çok kez bu sorunu yetkililere ilettik ama çözüm konusunda bir adım atılmadı. Mermer üretimi için kuru kesim yapılıyor ve bu işlem sırasında çıkan toz rüzgarla birlikte portakal ağaçlarına zarar veriyor. Mermer tozu, kabuklu bite neden oluyor. Bu zararlıyla mücadele etmek de oldukça pahalı bir yöntem. Kalitesiyle dünya birincisi olan Finike portakalı taşa kurban ediliyor” diye konuştu.

Narenciye üretimi konusunda açıklamada bulunan Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ise hasadı süren üründe rekoltenin geçen yılki seviyelerde beklendiğini belirterek, “2014 yılında 3 milyon 784 bin tonluk üretim yapılmıştı. Bu yıl da 3 milyon 787 bin ton dolayında bir üretim olacak gibi görünüyor” dedi.

GRİBE KARŞI NARENCİYE

Narenciyenin içerdiği organik asitler ile C ve B vitaminleri bakımından beslenmede önem taşıdığını ve vücutta toksinlerin atılmasında önemli rol oynadığını belirten Bayraktar, “Bununla birlikte gribal enfeksiyonlara dayanıklılık sağlamada, kalbi kuvvetlendirmede, kan damarlarını ve kılcal damarları güçlendirmede, kanı temizlemede, sinirleri yatıştırarak bedeni ve zihni yorgunlukların giderilmesinde, diş etlerini güçlendirmede oldukça faydalı olduğu söylenmektedir. Özellikle kışa girmeye hazırlandığımız bu dönemlerde vücut direncinin artırılmasına katkı sağlayan önemli bir ürünümüzdür” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Değer Deniz davasının ilk duruşması görüldü

SONRAKİ HABER

Akdeniz Üniversitesi'nde özel güvenliğin fırlattığı bardak öğrencinin dudağını yardı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa