03 Kasım 2015 00:59

Lübnan krizi ancak sistem değişikliği ile çözülebilir

Paylaş

Ali KARATAŞ

Bölgedeki gelişmelerden ciddi şekilde etkilenen Lübnan’da,  uzun süredir siyasi kriz hakim. Mülteci nufüsunun  ülkedeki nufusa yaklaştığı Lübnan’da uzun süredir hükümete karşı eylemler yaşandı. Çöplerin toplanmamasına karşı başlayan eylemler şimdilerde ‘Kokuyorsunuz Hareketi’yle devam ediyor.  Lübnan’ın yaşadığı krizi ve Lübnan içerisindeki siyasi iklimi Lübnan Halk Hareketi Partisi Uluslararası Büro Üyesi İbrahim el Halabi ile görüştük. Lübnan Halk Hareketi Partisi, Komünist Parti’nin de içinde bulunduğu Lübnan Ulusal Kurtuluş Kongresinin de üyesi. Halabi, Lübnan’daki krizin nedeni olarak görülen siyasi işleyiş hakkında bilgiler verdi, “Mezhepsel sistemin, laik, demokratik bir sistem ile değiştirilmesi bu krizden çıkışın tek yolu” olduğunu vurguladı.

Ben şu soru ile başlamak istiyorum; Lübnan, yaklaşık 2 yıldır Cumhurbaşkanı seçemiyor. Bu krizin nedeni nedir?

Lübnan’daki kriz hem içerdeki, hem de dışarıdaki sorunlar nedeniyle birçok noktada düğümlenmiş durumda. İçerdeki düğümlenme, Lübnan’daki siyasi bölünmeden kaynaklanırken, hakim olan siyasi tabaka arasında da bir bölünme mevcut. Önemli nokta hemen hemen hiçbir konuda fikir birliği yok. Seçim Kanunu da, düğümlenmenin başka bir boyutu. Lübnan içindeki taraflardan her biri Cumhurbaşkanın kendi taraftarı olmasını istiyor. Bugün var olan güçler dengesinde, iki taraftan da cumhurbaşkanı olmasına imkan vermemektedir. Burada bağımsız bir cumhurbaşkanının seçilmesi için girişimler deneniyor. İki tarafında adaylar için sunduğu şartlardaki inatlaşma yüzünden, bu girişimler başarısızlığa uğruyor.  Bu gün ortada var olan durumla, bundan sonrada bir cumhurbaşkanının seçilebilme olasılığı yoktur. Taraflardan birinin diğerine doğru bir adım atmadığı müddetçe ülkedeki temel meseleler düğümlü kalacak. Bu kriz, birçok müessesenin felç olmasına neden oldu. Bunların arasında milletvekili meclisi, bakanlar kurulu da var.. Kanunlardaki düğümler nedeniyle, bakanlar kurulu çalışmıyor.

Bu süreç nasıl işliyor, biraz açar mısınız? Peki bu krizlerin önünne geçmek için ne yapılmalısır?

Hükümet ortak bir şekilde hareket etmek zorundadır. Hükümet bütün bakanlara onay vermediği müddetçe herhangi bir karar alma şansı yoktur. Uyumun olmadığı bir ortamda Hükümet, birçok tarafın bir araya gelmesi ile oluşmuş durumda. Hükümetin içerisindeki böyle bir bölünmenin gölgesinde devletin işlerini yürümesi veya herhangi bir sorunun çözülmesi mümkün değildir.

Lübnan’da hükümette iki siyasi güçten bahsettiniz bunlar hangileri?

Bugün iktidarda iki tane siyasi güç mevcut. Bu iki güç siyasi olarak tercihleri nedeni ile bölünmüş durumda. Bu güçler 14 Mart ve 8 Mart hareketleri olarak adlandırılıyor. 8 Mart hareketi; Hizbullah, Emel Hareketi ve diğer partilerden oluşuyor. Diğer tarafta ise Sait Hariri’nin önderlik ettiği Gelecek Partisi, Maruni Hristiyanların desteklediği Falanjistler ve diğer Lübnanlı sağ güçler yer alıyor. Bunlar iktidarda bulunan iki kesimdir. Hepsi parlamentoda, hükümette ve bakanlar kurulunda mevcutlar. Aynı zamanda bütün müesseselerde; askeriyenin yönetiminde, emniyet teşkilatında ve bürokraside bulunuyorlar. Bunların tabi halk içerisinde de bir tabanları var. Lakin bu üçüncü bir tarafın olmadığı anlamına gelmiyor.

Üçüncü tarafı kimler temsil ediyor?

Üçüncü taraf ulusal, laik, ilerici ve demokratik partilerden oluşuyor. Oluşan bu birlik Lübnan’da üçüncü seçenek olarak adlandırılıyor. Bu güç siyasi arenada kendine özel bir yer edinmek istiyor. Bu güçler, mezheplere dayalı siyasi sistemin reformunu değil, değiştirilmesini talep ediyor. Çünkü bu ülkenin şikâyet ettiği siyasi illetlerin nedeni bu sistemin ürünüdür. Mezheplere dayalı bir sistem siyasi alanı, kamu alanını güvence altına alamaz. Çünkü Lübnan’da her şeyi mezheplere göre şekillenmiş durumda.

Mezhepsel sistemin nasıl işlediğini biraz açar mısınız?

Mezheplere dayalı siyasi sistem Fransa’nın Lübnan’dan çekildiği 1943’ten sonra kuruldu. Üç önemli kurum mezheplere göre dağıtıldı. Cumhurbaşkanı Marunilerden, Meclis Başkanı Şiilerden, Başbakan ise Sünnilerden seçilmeye başlandı. Yine Genel Kurmay Başkanı Maruni olmak, polis teşkilatının başındaki kişi Sünni olmak, başbakan yardımcısı Ortodoks olmak zorunda. Burada farklı mezhep ve dinlerden hakim aileler, Fransız işgalcilerinin çekilmesiyle kendilerinin iktidarda yer edinmelerinin bir hak olduğu iddiasındalar.

Bu noktada ne gibi adımların atılması gerekiyor?

Burada atılması gereken ilk adım, mezhepsel seçim sisteminin nispi çoğunluğa dayalı ulusal bir seçim sistemi ile değiştirilmesidir. Nispi sistem, bütün siyasi kuvvetlerin ve toplulukların, halkın içerisindeki gücü ve imkanı ölçüsünde oy almasına ve kendisini temsil etmesine olanak verecektir. Bu herkes için adil bir sistem olacaktır.

LÜBNAN HALK KURTULUŞ KONGRESİ NEDİR?

Şu an sizin için bulunduğunuz ittifak hakkında bilgi verirmisiniz?

Şu an Lübnan Ulusal Kurtuluş Kongresi adlı bir oluşumun içindeyiz. Bu oluşumun siyasi bir projesi mevcut.  Bu projeye; mezhepsel sistemin sona ermesini, siyasi kurtuluşun ve değişimin gerçekleşmesi için bu kongrenin genişletilerek Lübnan’da geniş bir cephenin oluşturulmasını hedeflemektedir. Burada diğer bir mesele tabi ilerici bir Arap Cephesinin oluşturulması fikride var. Bu cephede Marksistler, Nasırcılar ve diğerler ilerici partiler mevcut olabilir. Bu partilerin bölgesel ve uluslararası alanda ilerici partilerle ilişkiler kurma ve bloklaşma hedefleri de olacak.

SURİYE KRİZİNİN BİREBİR ETKİSİNİ YAŞIYORUZ

Peki bölgedeki gelişmelerin Lübnan’da nasıl bir etkisi oluyor?

Bizim yaşadığımız krizin bölgedeki gelişmelerle geniş bir bağı var. Lübnan küçük bir ülke. Bölge üzerinde herhangi bir etkisi yok. Güneyde sınırımız işgal edilmiş Filistinler var.Yine güneyde, batı ve doğuda Suriye ile sınırımız var. Suriye krizinin birebir etkisini yaşıyoruz. Suriyeli mülteciler Lübnan’da. Bütün Lübnan tarihi Arap İsrail mücadelesinden, Araplarla ve özellikle Suriye ile ilişkilerden etkilenmiştir. Bugün Lübnan siyasetinde Arap İsrail mücadelesi nedeni ile bir bölünme mevcut. Diğer bir nokta ise “direniş ekseni”. Biz diyoruz ki İsrail saldırganlığı ancak “direniş” ile caydırılabilir. Bizim Suriye ile de iyi ilişkilerimiz var. Burada Lübnanlıların bir kısmı İsrail’le ilişkilerin normal bir ülke ile ilişkiler gibi devam etmesi gerektiğini savunuyor. Suriye’yle de ilişkilerimizinİsrail’le ilişkiler gibi olması fikrindeler. Biz bu görüşü reddediyoruz.
İçeride bölünme içerisinde olan Lübnanlılar, bölgedeki çatışmaların bitmesini ve kendi çıkarları doğrusunda bir değişimin yaşanmasını istiyorlar.

MEZHEPSEL SİSTEMİN LÜBNAN’I İLERİYE GÖTÜRMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR

Lübnan Halk Hareketi Partisi olarak mezhepsel sisteme yaklaşımınız nedir?

Lübnan Halk Hareketi Partisi olarak bize göre mezhepsel sistemin Lübnan’ı ileriye götürmesi mümkün değildir. Bu sisteminin Lübnan’ın bütün evlatlarının vatandaş olmasına ve herkesin bir fırsat sahibi olmasına hizmet etmemektedir. Eğer siz Maruni değilseniz cumhurbaşkanı olamazsınız. Elinizde güç olsa bile. Bu meseleler, ilerlemeye ve gelişmeye zarar vermektedir. Bu durum, etkili kesimlerin sürekli ülke dışına çıkmasına yol açmaktadır. Bu mezhepsel sistemin; laik, demokratik bir sistem ile değiştirilmesi bu krizden çıkışın tek yolu. Aynı zamanda ilerici, sosyal adalete dayanan ve herkese eşit fırsat veren demokratik bir sistemin kurulmasına da yol açacaktır.

ÖNCEKİ HABER

Yönetmen Emine Emel Balcı: Kadınlığın arası yok, ya cinsel obje ya ana

SONRAKİ HABER

VW'de skandalın ardından haydutluğun faturası işçilere çıkıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...