27 Ekim 2015 11:42

Barış Blokundan 1 Kasım için çağrı: Seçim güvenliğini birlikte sağlayalım

Paylaş

Barış Bloku,1 Kasım seçimleri için çağrıda bulunarak, bloku oluşturan güçleri seçim güvenliğini birlikte sağlamaya çağırdı. Ayrıca KCK’nin eylemsiz kararına da yanıt verilmesi ve askeri operasyonların durdurulması da talep edildi .

Barış Bloku ‘Çatışma değil müzakere savaş değil barış’ konulu açıklamayı Beyoğlu Cezayir Toplantı salonunda yaptı. Barış Bloku Eş Sözcüsü Gençay Gürsoy açıklamadan önce, dünya basınında Türkiye ile ilgili çıkan makalelerden alıntı yaptı, ardından da hukukçuların Türkiye’deki hukuksuzluğa dikkat çeken gazete ilanından söz ettikten sonra açıklamayı okudu. 

'ASKERİ OPERASYONLARA SON VERİLSİN' 

Ankara Katliamı’nı hatırlatan Gürsoy, katliamın KCK’nin eylemsizlik kararını açıkladığı gün yaşandığını ifade etti. Saray ve Hükümetin KCK’nin eylemsizlik kararını muhatap almayarak, savaş politikasını yürüttüğünü ifade etti. Savaş uçaklarının Diyarbakır’dan her gün kalkarak, dağı taşı bombaladığını anlatan Gürsoy, “Tam teçhizatlı özel birlikler kentleri, mezarlıkları, camileri, cemevlerini yakıp yıkıyor; sokak ortasında çocukları kadınları, gençleri infaz ediyor. Devletin istihbarat örgütleri tarafından kimlikleri, adresleri, niyetleri bilindiği halde Suruç ve Ankara Katliamlarının faillerine adeta uzaktan eskortluk yapılarak yol veriliyor” diye konuştu. 

Diyarbakır Baro Başkanına ve Gezi direnişinde yaralananların acil tedavisini yapan hekimlerin mahkum edildiklerine dikkat çeken Gürsoy, öz yönetim açıklamaları yapan HDP üyelerinin tutuklandığını ifade etti. YSK’nin kararına karşı HDP’nin yüksek oy aldığı yerlerde sandıkları birleştirmeye yönelik kararların alındığına da vurgu yapan Gürsoy, benzer örneklerin çok olduğunu belirterek, toplumun büyük bir kesiminin sağlıklı bir seçim sürecinin yaşanacağına dair umudunu ve güvenini yitirdiğini kaydetti. Gürsoy şunları söyledi: “Bu gerilimli ve öfkeli siyasi iklimi hızla yumuşatmak için, çatışmaları sonlandırmak, ölümlerin önüne geçmek ve çözümü ve barışı konuşabilmek için KCK’nin eylemsizlik kararını sürdürmesi, operasyonların durdurulması, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve çözüm iradesini ortaya çıkaracak bir seçim sürecinin yaşanması gerekiyor.” 1 Kasım’da seçim güvenliğinin sağlanması çağrısını yapan Gürsoy, demokratik siyasetin önündeki engellerin aşılması gerektiğini belirterek, Barış Blokunu oluşturan güçleri seçim güvenliğini birlikte sağlamaya çağırdı. 

'DEMOKRASİ HATTINI GÜÇLENDİRELİM'

Açıklamanın ardından toplantıya katılanlar söz aldı. HDK Eş Sözcüsü Sebahat Tuncel,  AKP’nin toplumu kutuplaştıran politikasının toplum içinde ciddi anlamda karşılık bulmamasının nedeninin de barış ve demokrasi güçlerinin yürüttüğü mücadeleyle bunun önüne geçmesi olduğunu söyledi. Barışın talep olmadığı bir yaşam olarak savunduklarını kaydeden Tuncel, barış mücadelesini önemine vurgu yaptı.

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan’da AKP’nin yürüttüğü savaş politikasının AKP ve AKP karşıtları arasında değil, burjuvazinin Ortadoğu politikalarından ayrı düşünülmemesi gerektiğine dikkat çekti. Açılan savaş ve katliam politikalarının toplumun bütün kesimlerini hedef aldığına işaret eden Gürkan, buna karşı işçi sınıfı başta olmak üzere her kesimin topyekün bir mücadele ile buna karşılık vermesi gerektiğine işaret etti. KCK’nin eylemsizlik kararının önemine işaret eden Gürkan, çatışmasızlığın sağlanması için mücadelenin verilmesi gerektiğini kaydetti. Gürkan, sadece 1 Kasım seçimleri için değil, 1 Kasım’dan sonra da emek ve demokrasi hattını güçlendiren bir mücadelenin gerekliğine vurgu yaptı.  

YSGP Eş Sözcüsü Naci Sönmez, barış için oluşan birlikteliğin devam etmesi gerektiğini belirtirken, SYKP adına konuşan Halit Elçi çatışmasızlığın sürmesini ifade ederek, Gezi’de olduğu gibi barış için de bir araya gelinebileceğini ifade etti.

ESP Genel Başkanı Yardımcısı Fadime Çelebi, katliamların sorumlularının yargılanması gerektiğini ifade etti.

EHP Genel Başkanı Sibel Uzun, 1 Kasım seçimlerini işaret ederek seçimlerin güvenli olmasının Barış Blokunun elinde olduğunu kaydetti.

Yeni Dünya İçin Çağrı adına konuşan Çetin Deste, zorlu bir dönem olduğunu belirterek, topyekün mücadele çağrısında bulundu.

DSİP adına konuşan Meltem Oral, çatışmaların son bulması için barışseverlere önemli görevler düştüğünü kaydetti.

Nor Zartong adına konuşan Murat Mıhçı: toplumun barış isteğini işaret ederek, en büyük güvencelerinin barış olduğunu ifade etti. (İstanbulEVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

Nihat Kazanhan’ın ailesi bakanlıktan tazminat istedi

SONRAKİ HABER

Sırrı Süreyya Önder'den 'Öcalan' açıklaması: Beni ölmüş bilin

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa