‘Sözde doğum günü’ yasağı!

İçişleri Bakanlığı’nın Newroz’un ardından ‘Amara Yürüyüşü’ ve Urfa’da bir hafta boyunca tüm etkinlikleri yasaklaması bir gerilime daha kapı araladı. Son yıllarda kimsenin burnu kanamadan kutlanan Newroz’a bu yıl getirilen yasak nedeniyle iki kişi yaşamını yitirmişti. Son iki yıldır müdahale edilmemesi nedeniyle hiçbir gerilimin ytaşanmadığı ‘Amara Yürüyüşü’ne ilişkin yasak kararı endişeleri arttırdı.

TÜM ETKİNLİKLER YASAKLANDI

Her yıl Abdullah Öcalan’ın doğum günü olan 4 Nisan’da gerçekleşen ‘Amara Yürüyüşü’nü yasaklayan bakanlık sadece 4 Nisan’ı değil Urfa’da 31 Mart - 8 Nisan tarihleri arasında yapılacak tüm etkinlikleri yasakladı. Bakanlık Halfeti’nin Ömerli (Amara) Köyü’nde dünyaya gelen Öcalan’ın doğum gününü kutlamak isteyenlere izin verilmeyeceğinin açıkladı. 2009 yılında askerlerin müdahalesi nedeniyle 2 kişinin yaşamını yitirdiği, 2010 ve 2011 yıllarında ise herhangi bir müdahalede bulunulmayan ‘Amara Yürüyüşü’ne ilişkin yasak kararı Newroz’un ardından yeni bir gerilim daha yarattı. Bakanlık kararında “Geçmiş yıllarda hoşgörü gösterilerek izin verilen eylemler bölücü terör örgütüne müzahir gruplarca istismar edilerek yoğun şekilde terör örgütünün ve elebaşının propagandasına dönüşmüştür” denildi.

DOĞUM GÜNÜ DE SÖZDE!

“31 Mart-8 Nisan 2012 tarihleri arasında yapılacak her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşleri, basın açıklamaları, çadır kurma, stand açma vb. türdeki tüm etkinlikler yasaklanmıştır” denilen açıklamada Öcalan’ın doğum günü için ‘sözde’ ifadesi kullanıldı. Alınan karar sonrası polis ve jandarma, Şanlıurfa’nın giriş ve çıkış noktaları ile kent merkezinde 30 kontrol noktası oluşturdu.

‘PROVOKATİF BİR GİRİŞİM’

Konuya ilişkin bir açıklama yapan TUHAD-FED Genel Başkanı Zübeyde Teker Newroz yasağının ardından ‘Amara Yürüyüşü’nün de yasaklanmasını provokatif bir girişim olarak niteledi. “Bakanlığın genelgesi anti demokratik ve provokatif bir girişim. Geçen yılki etkinliğimiz büyük bir coşku ve şölen havasında geçmiştir. Herhangi bir sıkıntı yaşanmamıştır” diyen Teker, “Geçen yıldan bu yana ne değişti de bu gün bakan anti demokratik bir şekilde basın açıklaması yapma hakkımızı elimizde almaya çalışıyor. İçişleri Bakanı’nın genelgesi insan hak ve özgürlüklerini engellemektedir. Bu genelge hükümetin demokratik tepkilere tahammül göstermeyen faşist yaklaşımın bir göstergesi. Bizler halkımızla birlikte bu yürüyüşü gerçekleştirmekte kararlıyız ve geri adım atmayacağız. Gelişecek olumsuz durumlardan İçişleri Bakanı ve hükümet sorumludur” dedi.

BDP: 4 NİSAN’DA AMARA’DAYIZ

Ortak bir açıklama yapan BDP Eş Genel Başkanları Gültan Kışanak ve Selanattin Demirtaş da, cezaevlerindeki tecrit uygulamalarına, sürmekte olan açlık grevlerine dikkat çekmek, askeri ve siyasi operasyonları protesto etmek amacıyla yapılacak yürüyüşe kitlesel olarak katılacaklarını belirttiler. 31 Mart-8 Nisan tarihleri arasında Urfa’da yapılacak her türlü etkinliğin yasaklanmasının ‘sıkıyönetim’ uygulamalarını hatırlattığı belirtilen açıklamada “Newroz’u halka yasaklayan, KESK’in demokratik eylemliliğine saldıran, TUHAD-FED’in gerçekleştirmek istediği yürüyüşü yasaklayan AKP, bu ülkeyi yeniden darbe dönemine götürmek istiyor” denildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi. “Yasakçı zihniyetle ülke yönetilemez. Bu karar akılla, vicdanla izah edilemez. Tam bir sorumsuzluk ve keyfiyet örneğidir. Kitlesel basın açıklaması, toplantı, protesto, yürüyüşü gibi etkinlikler izne tabi değildir. Anayasada yer alan demokratik bir haktır. Halkımız bu yasakçı zihniyete karşı anayasal demokratik meşru hakkını kullanırken, BDP olarak onların yanında olacağız.”

DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk da yürüyüşün planlandığı gibi gerçekleşeceğini belirterek, “Orada olacağız” dedi. (HABER MERKEZİ)