05 Eylül 2015 09:10

Bir kadının kafa tutması başkadır

Ankara kent mücadelesinde Tezcan Karakuş Candan sıkça duyduğumuz bir isim. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı olan Candan, Atatürk Orman Çiftliği, kendilerinin Kaçak Saray adını verdiği Cumhurbaşkanlığı konutu ve kent mücadelesinde gündeme geldi en çok da.

Paylaş

Derya KAYAElif Ekin SALTIK

Ankara kent mücadelesinde Tezcan Karakuş Candan sıkça duyduğumuz bir isim. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı olan Candan, Atatürk Orman Çiftliği, kendilerinin Kaçak Saray adını verdiği Cumhurbaşkanlığı konutu ve kent mücadelesinde gündeme geldi en çok da. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Hesap verecekler’ sözleriyle başlayıp; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in hakaretleriyle devam eden süreçte hedef gösterildi ve gösterilmeye devam ediliyor. Erkek lügatiyle Candan’a belden aşağı vurulmaya çalışıldı. Peki, Candan neden hedef haline getirildi? Sosyal medyada ve hatta bazı yazılı basında tehditlere kadar varan açıklamalara sebep olan neydi? Tezcan Karakuş Candan’la kısa bir sohbet gerçekleştirdik.
Mimarlar Odası Ankara Şube’de buluşmak üzere sözleştiğimiz Candan oldukça yoğun gündemi içerisinde toplantısına ara vererek bize vakit ayırdı. Son dönemde özellikle Melih Gökçek tarafından hedef haline getirilerek hakkında linç kampanyası yürütülen, üzerinde resimlerinin bulunduğu ve “Lanetliyoruz” yazan posterleri Ankara sokaklarına asılan Candan, kadın olması dolayısıyla da ayrıca küfürlere, hakaretlere maruz kaldığını söyledi. Mimarlar Odası’nın Atatürk Orman Çiftliği arazisi ve Cumhurbaşkanlığı konutu hukuksuzluğuna karşı yürüttüğü mücadeleyi anlatan Candan, Cumhurbaşkanı’nın hedef göstermesiyle kendine rol biçenlerin linç kampanyasına maruz kaldığını aktardı.
 

ACİZLİĞİN GÖSTERGESİ
Candan, sosyal medya hesaplarından özel hayatına kadar fotoğraflarının servis edilmesinin akıl almaz şeyler olduğunu belirterek ekledi: “Yaşadığımız süreç aslında yöneticilerin acizliğini gösteriyor. Bizim yaptığımız hukuk mücadelesi vermek, meslek alanımızda doğru bildiklerimizi savunmak. Karşımızdakiler ise bizi sadece hedef haline getirerek kendilerini savunmaya çalışıyor, kendini güçlü olarak gösteren güçsüz bir yapı. İnsan üzülüyor, sonuçta bu insanlar hepimizin yaşadığı bu ülke hakkında karar veriyor.”
Bu süreçte bir kadının kafa tutmasının da başka bir şey olduğunu belirten Candan, kendisine ait fotoğraflarının sosyal medya hesaplarından indirilerek servis edildiğini ve çirkin bir biçimde özel yaşamına ait şeylerin kullanmaya çalışıldığını da anlattı. Sürekli linç kampanyaları ve küfürlere maruz kalan, hayatı didik didik edilen Candan, mücadelenin sadece bir kent mücadelesi olmaktan çıktığını, hukuk mücadelesine evrildiğini söyledi.
 

“BİZ ÇOK HAKLIYIZ”
Candan, kadınların etkin ve önde olmasını istemeyen anlayış karşısında bir kadın olarak mücadele etmesinin de onlar için başka bir ağırlık getirdiğini vurguladı. Mimarlar Odası’nın önüne şoförleri yığarak, hedef gösterildiğini de dile getiren Candan, bu kadar linç kampanyası ve hedef gösterilmeyle birlikte suç unsurunun oluşmasına karşılık iki kez koruma talep ettiğini, ancak talebinin reddedildiğini söyledi. Süreci Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürmek için avukatlarla birlikte gerekli çalışmaları yaptıklarını sözlerine ekleyen Candan, “Sadece şunu söyleyebilirim, biz çok haklıyız” diyor.
Mimarlar Odası olarak bilim ve teknik boyutuyla yürüttükleri çalışmayı halka açık ve anlaşılır bir dille anlatamadıktan sonra çalışmalarının sadece çekmecedeki rapor olarak kalacağını anlatan Candan, Mimarlar Odası olarak bunu aştıklarını ve kent mücadelesini toplumsallaştırmanın yollarını oluşturduklarını da kaydetti. Candan, “Artık ‘Kaçak Saray’ denildiğinde sokaktaki çocuk bile anlıyor. Ne AOÇ’yi talan eden ne kaçak sarayı yapanların ne de Ankara’yı yaşanılmaz hale getiren kişilerin yargı önünde hesap vermesi sürecinden vazgeçmeyeceğiz” diyor.

ÖNCEKİ HABER

HDP'li Toğrul Antep ve Kilis'teki IŞİD varlığını Meclis'e taşıdı

SONRAKİ HABER

Diyarbakır-Bitlis karayolunda patlama

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa