31 Ağustos 2015 11:49

İHD, DİSK, KESK, TTB ve TMMOB Heyeti: Barış çığlıklarına kurşun sıkılıyor

Paylaş

Hakkari ve Yüksekova'da yaşanan devlet terörünü yerinde inceleyerek raporlaştıran İHD, DİSK, KESK, TTB ve TMMOB temsilcilerinden oluşan heyet, 7 Haziran seçimlerinde AKP'nin milletvekilli çıkaramadığı için bölge halkının cezalandırıldığını belirterek, herhangi bir saldırı olmadığı halde halkın taranarak göçe zorlandığını kaydetti. Kum torbalarının arkasında barış çığlıkları atan insanlara kurşun sıkıldığını, hastanelerin karakola çevrildiğini, plakasız araçlar ile şehirde dolaşan özel hareket polislerinin halka hakaret ettiği kaydedilen raporda, çocukların oynadığı maytapların patlama sesine dahil şehir merkezine yüzlerce biber gazı ile saldırıldığı aktarıldı.

26-27 Ağustos tarihlerinde Hakkari ve Yüksekova'da incelemelerde bulunan İHD, DİSK, KESK, TTB ve TMMOB heyetinin hazırladığı rapor, İHD Genel Merkezi'de düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı. Toplantıya, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, TTB Merkez Konseyi Üyesi Şeyhmuz Güzel ve İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan katıldı.

'BARIŞ VE ÇÖZÜM SÜRECİ UMUTLANDIRMIŞTI'

Baskı politikasına maruz kalacağını düşündükleri için STK temsilcilerinin isimlerine yer verilmeyeceğini belirten Türkdoğan, bölgedeki STK temsilcilerinin 30 yıllık çatışma sürecinden sonra 2013 ile başlayan ve 2,5 yıl süren barış ve çözüm sürecinden umutlandıklarını ancak 7 Haziran seçimlerinden sonra yeniden başlayan çatışmalı sürecin tamamen siyasi olduğunu belirtip buna yönelik tepkilerini dile getirdiğini söyledi.

Esnafın siftah yapamadan dükkânını kapattığı günler yaşadığını ifade eden Türkdoğan, ekonomik hayatın tamamen durgunlaştığını ve bunda çatışmalı sürecin rolü olduğunu kaydetti.

'HALK CEZALANDIRILIYOR'

Seçimlerden önce tarımsal kalkınma projelerinin kabul edildiğini, seçime yönelik olarak yeni bir proje ilanına gidildiğini ve kabul edilebilir 957 projeden sadece 13'ünün kabul edildiğini belirten Türkdoğan, seçimlerde milletvekilli çıkaramayan AKP'nin bölge halkını cezalandırdığını dile getirdi.

'DEVLET CENAZELERE SAYGISIZLIK EDİYOR'

"Çukurca Hakkâri yolunun güvenlik nedeni ile kapalı tutulmasından ötürü oradaki köylüler zor durumda bırakılıyor, buna bir çözüm bulunması gerekiyor" diyen Türkdoğan, kentteki sivil toplum örgütlerinin yaşamını yitiren HPG'lilerin cenaze törenlerinin yapılmaması konusunda baskı oluşturulduğunu dolayısıyla devletin cenazelere saygısızca yaklaştığını ve bu durumun kendilerini rencide ettiğini ifade ettiklerinin altını çizdi.

Türkdoğan bölgedeki STK temsilcilerinin diğer önemli aktarımlarını şöyle sıraladı:

* Hakkâri'deki bütün kazı makineleri ile iş makinelerine Valilik izni olmadan iş yaptırılmamasının yarattığı sorunları ifade etmişlerdir.

* GSM operatörlerinin sık sık hizmet vermediğini ve iletişim sorunu yaşandığını, sık sık elektrik kesintileri yapıldığını ifade etmişlerdir.

* Çukurca'ya bağlı Ormanlı ve Geçimli köylerinin askeri operasyon sonrası halkın kendisini güvende hissetmediği için köylerini terk ettikleri belirtilmiştir. Sorumuz üzerine operasyonlar ve yaşanan çatışma nedeniyle bu iki köyün köylüler tarafından boşaltmaya zorlanmasında etkili olduğu anlaşılmıştır.

* Sağlık hizmetlerinin sunumunda yaşanan sorunları da dile getirmişlerdir.

* Sık sık hastane girişlerinde polis ya da özel harekat ekibi araçları beklediği için hastaneler adeta bir karakol görüntüsü almaktadır. Bu imaj hasta/yaralılarda gözaltına alınma ya da tutuklanma kaygısının gelişmesine neden olmakta ve tedavi olmaya gelmelerini engellemektedir.

* Gazi Mahallesi'ndeki evde Hakkâri halkına polis tarafından rastgele gaz fişeği ile gaz bombası atılmasına tanıklık etmişlerdir. Akşam saat 21 ile 23.30 arasında Gazi Mahallesi'nde bulunan polis lojmanlarından etraftaki cadde ve sokaklara rastgele 100'ün üzerinde gaz bombası atılmıştır. Polis lojmanlarına yönelik hiçbir saldırı yapılmadığı halde tamamen keyfi olarak ve halkı canından bezdirme amaçlı olduğunu düşündüğümüz şekilde yoğun gaz bombası atılarak bütün bir kent merkezi rahatsız edilmiştir. Çocukların oynadığı maytapların patlama sesine dahil şehir merkezine yüzlerce biber gazı atılmış. Bu konuyu aynı gün gündüz Hakkâri Valisi'ne söylememize rağmen ve Vali'nin bu konu ile ilgileneceğini belirtmesine rağmen uygulamada hiçbir değişiklik olmamıştır.

'SENDİKA ÜYELERİMİZ DEVLETİN FİZİKİ ŞİDDETİNE MARUZ KALIYOR'

Türkdoğan'ın ardından konuşan KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen de, Kurdistan'da yaşanan kirli savaşa dikkat çekerek, "Aslında şuanda yaşadıklarımız devletin çözüm sürecine nasıl baktığının bir göstergesidir" dedi. Özgen, Diyarbakır ve Yüksekova'da çalışan emekçilere yönelik devletin baskı uyguladığını belirterek, "Sendikamıza üye bir çok çalışan devlet görevlilerinin fiziki şiddetine maruz kalmıştır" diye belirtti.

'HALK YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR'

DİSK Genel Başkanı Kani Beko ise, 3 yıl süren çözüm sürecinde asker, polis ve gerilla cenazelerinin gelmediğini hatırlatarak, sivil ölümlerin de gerçekleşmediğini vurguladı. Beko, devletin , siyasetçilerin, ve hükümetin görevinin bu olması gerektiğinin altını çizdi. 25 bine yakın insanın evini terk ettiğini açıklayan Beko, geriye kalanların ise yaşam mücadelesi verdiğini aktardı.

'ELİMİZİ DEĞİL YÜREĞİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYUYORUZ'

Halka "Ya siz Hakkâri'yi terk edeceksiniz ya da dağa çıkacaksınız" denildiğinin altını çizen Beko, şöyle devam etti: "Bu topraklar 30 yıldan beri kana da gözyaşına da doydu. Biz elimizi değil yüreğimizi taşın altına koyuyoruz. Yeterki bu topraklar da can kaybı yaşanmasın. Kum torbalarının arkasında barış çığlıkları atan insanlara, çocuklara kurşun sıkıyorsunuz. Savaş çığlıkları atanlara karşı bizler barış çığlıkları atmaya devam edeceğiz." (DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Ali İsmail Korkmaz'ın ailesinin evine hırsız girdi

SONRAKİ HABER

Diyarbakır'da AKP eski gençlik kolları başkanı öldürüldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa