25 Ağustos 2015 01:21

Muhalifler: Eğit-Donat grubunu Nusra'ya Türkiye yakalattı

Paylaş

ABD merkezli McClatchy D.C.’nin haberine göre Eğit-Donat programı kapsamında Suriye’ye gönderilen 30. Tümen’in, neredeyse tüm üyelerinin el Nusra Cephesi tarafından ele geçirilmesinin arkasında Türkiye var. İddiaya göre ABD ile ortak yürüttüğü projede, Washington’un önceliklerini benimsemeyen Türkiye, Suriye topraklarına sokulan 60 kişilik 30. Tümen hakkında Nusra’ya bilgi sızdırdı ve grubun yakalanmasını sağladı.

Haberini Suriyeli muhalif kaynaklara dayandıran McClatchy D.C., Türkiye’nin söz konusu grubun Nusra ve Ahraru’ş Şam’a da saldırabileceği endişesini taşıdığını belirtti.

Görüşlerine başvurulan ve isminin açıklanmaması koşuluyla yorum yapan bir Türkiye Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Türkiye ile el Kaide’nin Suriye kolu el Nusra Cephesi arasında var olduğu iddia edilen ilişkiyi yalanladı.

Haberde diğer Türk yetkililerin, iddiaların doğruluk payı olabileceğini belirttiği ifade ediliyor. Türkiye’nin güneyinden olduğu belirtilen bir yetkilinin Eğit-Donat programını bitiren grubun Suriye’ye giriş tarihinin Nusra’ya sızdırıldığını ve böylece programın hızlı bir şekilde dağılmasının amaçlandığını söylediği ifade ediliyor. İddiaya göre Türkiye böylece, ABD’nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı devirmeye odaklanmış silahlı gruplara yöneleceğini umuyor.  Eğit-Donat programından sorumlu ABD Savunma Bakanlığı yetkililerininse konu hakkında konuşmayı reddettiği belirtildi.

Haberde ABD ve Türkiye’nin Eğit-Donat programının içeriği konusunda anlaşmazlık içerisinde olduğu belirtiliyor. Türkiye’nin ABD’nin Esad’la mücadeleyi değil IŞİD’i yenilgiye uğratmayı öncelik haline getirmesinin Ankara tarafından yanlış bulunduğu ifade ediliyor. ABD’nin de Türkiye’nin Nusra ile beraber hareket etme konusundaki niyetini eleştirdiği aktarılıyor.

30. TÜMEN YETKİLİSİ: SADECE AMERİKALILAR VE TÜRKLER BİLİYORDU

Haberde 30. Tümen’den bir yetkilinin ağzından şu ifadelere yer veriliyor: “Eğit-Donat savaşçılarının Suriye’ye gireceğine dair planları sadece Amerikalılar ve Türkler biliyordu. Türklerin Nusra’yı 30. Tümen tarafından hedef alınacakları yönünde uyardığını belirten kaynaklarımız var.”

‘ÖLDÜRÜLMEMELERİNİN NEDENİ TÜRKİYE’

Tümen yetkilisinin 22 savaşçısı halen Nusra’nın elinde olduğu için kimliğinin yayınlanmaması koşuluyla görüş verdiği bildiriliyor. Haberde aynı şahsın “Şu anda adamlarımızın hayatta olmasının tek nedeni Türkiye’nin onların infaz edilmesini istememesi. El Kaide CIA için çalışan Arapları her zaman infaz eder” sözlerine yer veriliyor. 30. Tümen yetkilisi, Türkiye’nin bu olayı Nusra ve Ahrar’ın Suriye’nin kuzeyindeki rolünü genişletmek ve ABD’yi de “muhaliflerin eğitiminin hızlandırılması” konusunda ikna etmek için kullandığını belirtiyor.

30. Tümen Sözcüsü Ammar el Vavi ise, Türkiye’nin programa ihanet ettiğini düşünmediğini ancak grubun Suriye’ye giriş yapacağını sadece Gaziantep’teki Ortak Komuta Merkezi’ndeki ABD ve Türkiyelilerin bildiğini doğruladı. Haberde, Ammar el Vavi’nin konu hakkında görüşüne başvurulması üzerine epey rahatsız olduğu ifade ediliyor. Vavi, “Türkiye’de yaşamak zorundayım ve daha önce 2 kez kaçırma ve suikast girişimlerine maruz kaldım. Nusra ile ilişkili birisinin onları bizim Suriye’deki varlığımızdan haberdar ettiğini biliyoruz. 10 dakika içerisinde ele geçirildiler” diyor. Vavi, Albay Nedim Hasan’ın da alıkonulduğunu söyleyerek “Eğer Nusra’nın onu hedef alacağını bilsek asla sınırdan geçmesine izin vermezdik” diyor.

TÜRKİYE, NUSRA VE AHRAR’I KORUYOR

Şanlıurfa’da McClatchy D.C’ye konuşan bir başka muhalif komutan ise Nusra’nın ABD’nin eğittiği savaşçıları hedef almasına şaşırmadığını belirtiyor. Komutan, Ahrar ve Nusra’nın ideolojilerinin IŞİD’den çok da farklı olmadığını söylüyor. Bu komutanın, grubu Türkiye’den silah desteği aldığı için adının yayınlanmasını istemediği belirtiliyor.

Komutan, Türkiye’nin müttefikleri Nusra ve Ahrar’ın olumsuz etkileneceği bir durumun yaratılmasını istemediğini ve hem Amerikalıların hem de Suriye halkının nihayetinde bu gruplarla IŞİD arasında bir fark olmadığını anlayacağını söylüyor.

YPG SÖZCÜSÜ: TÜRKİYE, ABD’Yİ KENDİ MÜTTEFİKLERİYLE İTTİFAKA ZORLUYOR

YPG Sözcüsü Mustafa Abdi de bilginin Nusra’ya Türkiye tarafından sızdırıldığının kendilerine de söylendiğini ifade ediyor. Abdi, Türkiye’nin ABD’yi kendi müttefikleriyle ittifaka zorlamak için bu yolu tercih ettiğini belirtiyor.

Abdi, “Amerikalıların hem Esad hem de IŞİD’le savaşacak grupları eğitmesini istiyorlar. Bu olay hem ABD’yi küçük düşürdü hem de ÖSO programlarını Nusra’ya göre güçsüz gösterdi. Aynı zamanda Türkiye ile kendi şartlarında hareket etmenin önemini de ortaya koydu” diyor.

‘TÜRKİYE’NİN SELEFİLERE DESTEĞİ AÇIK’

Haberde görüşüne başvurulan ve Suriye ve Irak’taki cihatçı hareketlere dair uzman olduğu belirtilen Philadelphia merkezli Ortadoğu Forumu’ndan Eymen el Tamimi de Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki selefi cihatçı gruplara desteğinin açık olduğunu söylüyor. Tamimi, Erdoğan ve partisinin İslamcı çizgisine dikkat çekiyor ve “Erdoğan ve müttefikleri ideolojik olarak İslamcı gruplara yakınlık duyuyor” diyor. Nusra ve Ahrar’ın İdlip’te Suriye ordusuna karşı kazandığı başarının da bu grupların bölgedeki en etkili güçler olduğu konusunda önemli bir argüman sağladığını söylüyor. (DIŞ HABERLER)

ÖNCEKİ HABER

Forum: 'Aslolan barıştır'

SONRAKİ HABER

Sarıkamış doğal gaz boru hattında patlama

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...