22 Ağustos 2015 00:57

Sesimizi duyun, bu savaşa karşı çıkın

Paylaş

Hasan AKBAŞ
Varto

Özel  harekat timlerinin HPG gerillası Kevser Eltürk’ü öldürdükten sonra, elbiselerini çıkarıp teşhir etmesiyle gerilimin yükseldiği Varto’da geçtiğimiz hafta şiddetli çatışmalar yaşanmış, polis kentte 4 kişiyi katletmişti. Kentte çok sayıda evin ve iş yerinin yandığı, harabeye döndüğü kentte yaşayanlar yaralarını sarmaya çalışıyor. Varto’da gerilim sürerken, siviller yaşadıkları travmayı da atlatabilmiş değil. Varto sokaklarında konuştuğumuz ilçe halkı, bir an önce barışa giden yolların açılmasını istiyor. Olaylar sırasında yaşamını yitiren Rahmi Kızıltaş’ın kardeşi Gülşah Kızıltaş, “Yetmedi mi? Seçim de, Saray da, başkanlık da yere batsın” dedi.

ÖZEL HAREKAT SİVİLLERİ ÖLDÜRDÜ

İlçe halkı özel harekatçıların 2 sivili ve 2 HPG gerillasını köye yakın bir bölgede katletti. Bu kişilerden ikisi 1979 doğumlu Rahmi Kızıltaş ve Abdullah Toprak. İkisinin de inşaat işçisi olduğunu söyleyen Kızıltaş’ın arkadaşı Ferit Kondu, “Üç çocuk babasıydı. Kartonpiyer ustasıydı. İnşaat işleri yaparak ev geçimini sağlıyordu. İyi bir kişiliği olan sevilen bir arkadaşımızdı. Çocuklarından birisi henüz bir yaşına yeni girmişti” dedi.

HERKESİ ÖLDÜRÜYORLAR SANIP, SIRAMI BEKLEDİM

15 Ağustos’ta başlayıp, 17 Ağustos’a kadar süren olayların nasıl geliştiğini anlatan Kondu, “Özel timler büyük kalabalıklar halinde ilçeyi tarayarak girdiler. Rastgele ve hedef gözetmeden ateş ediyorlardı. Evlere, işyerlerine, duran araçlara kadar ateş açıldı. Kimse evden dışarı kafasını çıkaramıyordu. Çok korkunç bir ortam vardı. Ben sırayla herkesi öldürüyorlar sanıp, sıramı bekledim” dedi. Özel harekatçıların küfür ve hakaretler savurduklarını belirten Kondu, yaşananların bu derece şiddetli olmasını ilçeden AKP’ye oy çıkmamasına bağlıyor. Barışın gelmesi, artık kan akmaması için devletin ‘90’lı yılların taktiklerinden vazgeçmesi gerektiğini söyleyen Kondu, “Bu ölümlerden AKP sorumlu” dedi.

EVLERİ YAKIP, ATEŞ ETTİLER

Varto’daki olaylar sırasında özel harekat timlerinin evleri yaktığı da ortaya çıktı. İçerisinde insanlar varken, yakılan evlerden biri ilçe girişinde bulunan Memiş ailesinin evi. O gün yaşadıklarını şu sözlerle anlattı Aliye Memiş, “Gece namaz için kalktım, dumanı gördüm, çocuklarımı uyandırdım. Hemen dışarı attık kendimizi. Bir panzer evin girişinde bekliyordu. Tam kendimizi dışarı atmaya başladığımızda silahla ateş ettiler. Duvarlara gelen mermiler oldu. Şans eseri isabet etmedi bize. Evden dışarı çıktığımız anda da zaten çatı çöktü, yangın büyüdü. Her yerde patlama sesleri vardı. Hiçbir yere kımıldayamıyorduk. Ben öldürüleceğiz artık diye düşünüp dua etmeye başladım. Çaresizdik, başka yapacağım bir şey yoktu”

KURBAN OLAYIM GERÇEKLERİ YAZIN

Konuşmasını sürdürürken gözyaşlarını tutamayan Aliye Memiş, “Yavrum ben şoktayım. Hâlâ tedirginim. Bunu niye yapıyorlar bize. Biz barış dedikçe onlar bomba atıyor, yakıyor, yıkıyor. Kurban olayım gerçekleri yazın” dedi. Türkiye halklarına seslenen Memiş, “Görsünler, duysunlar burayı, destek olsunlar bize, bu savaşa karşı çıksınlar, artık kimse ölmesin” dedi.
Dükkanına ateş açılan esnaflardan Abdullah Yalçın ise “Ateş açılınca hemen dükkanı kapatıp kendimi eve zor attım. O sırada dışarıda kim olsa yaşamını yitirirdi. Pervasız bir saldırı vardı, rastgele, sağa sola ateş açıldı. Bombalar patlamaya başladı. Yani burada tam bir savaş hali vardı. Neyi anlatsak az kalır” dedi.

SARAYIN, BAŞKANLIĞIN YERE BATSIN

Yaşamını yitiren inşaat işçileri Rahmi Kızıltaş ve Abdullah Toprak’ın ailelerini de ziyaret ettik. Varto’nun Yukarı Alagöz köyünde bulunan ailelerin evinde yas devam ediyor. Yüzlerce kişi eve gelerek taziye ziyaretlerinde bulunuyor. Ağıt ve gözyaşları dinmeyen Rahmi Kızıltaş’ın kardeşi Gülşah Kızıltaş, “Saraylarda sefa sürenler, gariban yoksul gençleri öldürerek hüküm sürüyorlar. Bu savaşı çıkaranlar hiç mi Allah’tan korkmuyor. Kendi çocuklarının yüzüne nasıl bakıyorlar. Bu nasıl bir kendini kaybetmedir. Bu çocuklar, bizler ne acılar çekiyoruz. Yeter artık. Sadece burada değil, onlarca kişi öldürdüler. Yetmedi mi? Seçim de, saray da, başkanlık da yere batsın. Böyle iktidar mı olunur” dedi.

Kızıltaş’ın dayısı ve Abdullah Toprak’ın da akrabası olan, Selahattin Kızıltaş ise “Gençlerimizi aldılar elimizden, büyük bir travma var herkeste, bunun geçmesi çok zor. Bu savaş travmaları daha da artırıyor. Bunun geçmesi ancak barışla olur. Daha fazla yaralar açılmadan, kayıplar olmadan barış getirilmeli” diye konuştu.

‘BURALARDA KALIRSANIZ ÖLÜRSÜNÜZ MESAJI VERDİLER’

‘90’lı yıllara dönüş dendiğinde iktidar cephesinin kızdığını belirten Yalçın, “Ben burada ‘90’ları da gördüm. Ama bugün yapılanlar ‘90’ları da aşan bir düzeyde” dedi. Aslında ‘90’lı yıllardaki uygulamaların Bölge’de hiçbir zaman bitmediğini söyleyen Yalçın, “İnfazlar, işkenceler, ev yakmalar bugün tekrarlanıyor. Kürtleri terörist olarak gören zihniyet, Kürtleri öldürerek seçimden kazanım bekliyor. Zulüm yapan zulmüyle gider. Bir an önce barış için adımlar atılmalı” şeklinde konuştu.

İsmini vermek istemeyen ve şoförlük yapan bir Vartolu ise “Ekin Wan’ın bedenine yapılan işkenceyi ve fazlasını Kürt halkına yapacaklar. Çok vahşi saldırılıyor. Çok kişi Varto’dan göç etmeye başladı. Eskiden köyler yakılıp, boşaltılıyordu, şimdi gayriresmi olarak, ‘Buralarda durmaya devam ederseniz, ölürsünüz’ mesajı vererek, buradakileri kaçırmaya çalışıyorlar. Son yapılan katliam sonrası çok kişi Varto’dan göç etmeye başladı. Çok renkli bir ilçe bugün ölü sessizliğinde” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Dolar 3 lira oldu kriz mi değil mi?

SONRAKİ HABER

Ülker işçisi insan gibi yaşamak istiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...