HDP'li vekillerden çağrı: Meclis açılsın

Kandil’de Zergelê köyünde incelemelerde bulunan HDP heyeti, kamuoyu ile de paylaştıkları inceleme raporlarını Meclis gündemine taşıyarak, katliam için Mecliste araştırma komisyonu kurulmasını talep etti. Heyette yer alan vekiller, ülkenin evlatları yaşamlarını yitirirken, Meclisin kapalı olmaması gerektiğini ifade ettiler.

1 Ağustosta TSK savaş uçaklarının Irak Federal Kürdistan Bölgesi’ndeki Kandil’deki Zergelê köyünde 8 sivilin yaşamının yitirmesine neden olan katliamla ilgili HDP heyetinde yer alan HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir, İstanbul Milletvekili Hüda Kaya ve Siirt Milletvekili Kadri Yıldırım Mecliste ortak açıklama yaptı. Katliamla ilgili Meclis araştırması talep eden vekiller, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.Vekiller adına konuşan Osman Baydemir, “Bugün de Zergelê köyü katliamı ile ilgili Meclis araştırılması talebimizi kayda geçirdik. Bir an önce Meclis de bu sürece el koymalı. Bu ülkenin evlatları asker, polis, gerilla, sivil köy korucusu her ne olursa olsun anne evladı hayatını yitirirken Meclis kapalı olmamalıdır, Meclis tatilde olmamalıdır. Meclisi de göreve davet ediyoruz” dedi.  

SİLAHLARIN SUSMASI ÖNEMLİ

Gündemdeki sıcak gelişmelere ilişkin de konuşan Baydemir şunları söyledi: “Çatışmasızlık ne kadar elzemse şüphesiz ki hükümetin kurulması da o kadar elzemdir. Bugün toplum nasıl ki silahların gölgesi altında kurşun sesleri altında yaşam sürdürmek durumunda bırakılmışsa bana göre hükümet görüşmeleri de yine bu atmosferden etkileniyor. Bu itibarla silahların susması ile hükümetin kurulması çalışması eş başlı götürülmelidir. Oluşacak hükümet aynı zamanda çatışmasızlığı sağlama, silahları susturma, bu ülkenin evlatların ölümünü önleme görevi ve perspektifiyle hareket etmeli.”

ZERGELÊ KATLİAMINI BAŞBAKANA SORDULAR

HDP Zergelê heyetinde yer alan vekiller, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle Meclise soru önergesi verdi. Zergelê’de sivillere yönelik bir katliamın yaşandığı belirtilen soru önergesinde, ret ve inkâr politikasının sürdüğü belirtildi. Hükümetin katliamı araştırmaması ve kamuoyunu yanıltıcı açıklamaları neden yapıldığı sorulurken, “Saldırı ve doğurduğu sonuç tüm vahameti ile açığa çıkmış olmasına rağmen Genelkurmay Başkanlığının vurulan yerin sivil bir yerleşim yeri ve bir köy olmadığına dair açıklamasının gerekçesi ve dayanağı nedir?” soru soruldu.

‘CAMİNİN VURULMASINI NASIL AÇIKLIYORSUNUZ?’

Katliama neden olan hava saldırısının hukuki dayanağını da soran HDP vekilleri, “Askeri silah ve mühimmatların sivillere karşı hiçbir koşulda kullanılmayacağına dair çok açık uluslararası sözleşmeler bulunmasında rağmen 1 Ağustos 2015 tarihli hava saldırısında sivillerin hedef alınmasını hükümetiniz nasıl izah etmektedir?” diye sordular.

TSK’nin şimdiye kadar sınır içi ve dışında yaptığı hava saldırıları sonucu kaç sivil yerleşim yeri ve kaç sivilin yaşamını yitirdiğini de Başbakana soran vekiller devamla şu soruları sordu:  “Zergele katliamının da Roboski katliamında olduğu gibi gizlenmesi, üzerinin örtülmesi, sorumlularının açığa çıkartılıp yargılanmaması yeni katliamlara zemin hazırlamak amacıyla mı yapılmaktadır? Bu minvalde yeni katliamların yaşanmaması için hükümetiniz ne tür tedbirler alacaktır? Bizzat yerinde tespit ettiğimiz üzere Zergele köyü saldırısında cami ve okulda da ciddi hasar oluşmuştur. Hem insani hem İslami hukukta savaşta bile olsa bütün mabetlerin vurulmazklık ilkesi var iken caminin ve okulun TSK tarafından hedef alınmasını nasıl açıklıyorsunuz?  Zergele Köyü ve çevre köy halkı TSK’nin yine kendilerini bombalayacağı endişesi içerisindedirler ve evlerinde normal yaşamlarına dönememektedirler. TSK’nin sivillerin yeniden bombalamayacağına dair nasıl bir güvence ve politika oluşturmayı düşünüyorsunuz?”

MECLİS ARAŞTIRSIN

Araştırma önergesi veren HDP’li vekiller Zergelê’de yaptıkları incelemeler hatırlatılarak, sivil katliamın gerçekleştiğine vurgu yapıldı. Katliamın başka bir ülkenin sınırlarında yaşandığını belirten vekiller, “Karanlıkta kalan her insan hakları ihlali yeni ihlallerinde zemin hazırlayıcısı ve habercidir” dedi. Hava saldırısının doğurduğu hukuki sorumluluk içinde bulunan, talimatı veren, uygulayan ve kamuoyunu yanlış bilgilendiren tüm sorumluların açığa çıkartılmasını ve kamuoyunun bu konuda doğru bir şekilde bilgilendirilmesi için Mecliste araştırma komisyonun kurulması istendi

28 ŞUBAT MEDYASINI GEÇTİLER

Hüda Kaya, 28 Şubat döneminin baskın, postmodern darbeci merkez medyasının yaptığından çok daha aşağılık davranışı bugünkü muhafazakar, dinci merkez medyasının yapmaya devam ettiğini söyledi. “Kendilerini abdestli ve namazlı diye ifadelendirenler hiç mi Allah’tan korkmuyorsunuz, hiç mi utanmıyorsunuz?” diyen Kaya, “Abdestinizle, kıldığınızı iddia ettiğiniz namazlarınızla nasıl bu denli bir çarpıtma, bir yalan, bir iftiraya başvuruyorsunuz. 80 yaşındaki yaşlı kadının evini bombaladığınızda nasıl diyebiliyorsunuz ki 'o evde uyuşturucu deposu vardı, o ev örgütün hazinesiydi, milyon dolarlar o evde bulunuyordu'. 'HDP vekilleri de bu algıyı bu bilgiyi manipüle etmek için oraya gönderildi' diyorsunuz. Ben HDP MYK’sında 2 dönemdir bir yönetici olarak, bu kararı bizzat olayların içinde takip eden karar verme noktasında olarak, ben karşılaştığım bu yalanlarla insanlığımdan utanıyorum” diye konuştu. (ANKARA)