09 Ağustos 2015 03:27

Zenciler hâlâ ‘tavırlı’!

Paylaş

Mithat Fabian SÖZMEN

“Sokak bilgisinin gücüne tanık olmak üzeresiniz.”

1988 yılında bu ön sözle başlayan bir şarkı Hip Hop tarihini değiştirdi.
Şarkının adı ‘Straight Outta Compton’dı ve cümle Dr. Dre’nin ağzından çıkmıştı.
Dr. Dre’nin kimine göre “uyarı” kimine göre “müjde” olan bu sözleri sonrası Ice Cube, sert bir şekilde olaya dahil oluyor ve değişimin adını koyuyordu: Niggaz Wit Attitudes (N. W. A.) yani ‘Tavırlı Zenciler’.
N. W. A.’in “tavrı” güçlü bir toplumsal alt yapıya sahipti ve bu alt yapı yalnızca ortaya çıkan ürünü şekillendirmekle kalmadı, genç bir müzik olan Hip Hop’u da değiştirdi.
90’lara ve bugüne hakim olan ekol Tupac, Biggie Smalls gibi efsaneler yaratırken bu isimler maalesef yine aynı toplumsal alt yapının gerçeklerine kurban gitti. Hip Hop tarihinin en parlak isimleri karanlık cinayetlerle sahneden ayrıldı.
N.W.A’in beyni ve kurucusu Dr. Dre, bu yılları, şekillenmesinde kendisinin de büyük katkısı olan “gangsta rap” endüstrisinin en büyük yapımcılarından biri olarak geçirdi. Dr. Dre(Gerçek adıyla Andre Romelle Young), 16 yıl aradan sonra ilk albümünü Cuma günü piyasaya sürdü. Usta, bu albümün aynı zamanda son albümü olduğunu da ilan etti.
Albümün adı Compton: A Soundtrack by Dr. Dre.
Başlangıcın nasıl olduğunu hatırlarsak, bir ‘son’ albüm için doğru isim bulunmuştur, diyebiliriz. Bu yazı yazıldığında henüz albüm piyasaya çıkmamıştı, dolayısıyla dinleme fırsatımız olmadı ama zaten bu yazı yeni albümün müzikal içeriğinden ziyade Dr. Dre ve N. W. A.’in müzik dünyasına damga vurmasına olanak sağlayan toplumsal alt yapıya odaklanacak.
Bu arada N. W. A. için bir diğer önemli gelişmenin de haftaya Cuma vizyona girecek olan ‘Straight Outta Compton’ filmi olduğunu hatırlatalım.

COMPTON GERÇEĞİ

Nedir bu adına filmler yapılan, bir müziğin tarihinin değişmesine öncülük eden Compton gerçeği?
Savaş koşullarının hakim olduğu 1940’larda ABD, “İkinci dev göç dalgası”nı yaşadı. Güney eyaletlerinden milyonlarca siyah emekçi, savunma endüstrisinin beraberinde getirdiği yeni iş alanlarında istihdam edilmek üzere büyük kentlere göçtü. Bu adreslerden biri de ABD’nin en batısında yer alan California eyaleti ve eyaletin en büyük kenti Los Angeles’tı.
Bu göç dalgası neticesinde 1940’ta 63 bin 700 olan siyah nüfus, 1960’larda 350 bine yükseldi. Yüz binlerce siyah emekçi, kentin çehresinde önemli değişiklikler yarattı. Büyük ekonomik ve ırksal eşitsizliklerle şekillenen bu çehre, şehirde facto bir Apartheid rejiminin yaşanmasına sebebiyet verirken siyah emekçiler de Watts, Compton gibi mahallelerde izole bir hayata sürüklendi. Bu mahalleler aynı zamanda ırkçı grupların ve sistematik polis şiddetinin mağduruydu. Mahalleler, 1965’te 34, 1992’de 53 kişinin yaşamını yitirdiği devasa isyanlara sahne oldu.
60’larla birlikte Yurttaş Hakları Hareketi, siyahlara belli kazanımlar getirse de polis şiddeti, ırkçılık, ekonomik gerçeklik yerli yerinde durdu ve siyah emekçilerin üzerindeki baskı hiç azalmadı.
Devlet, Nixon döneminde, kendi eliyle yoksul mahallelere soktuğu uyuşturucuya savaş ilan ettiğini iddia ederek bu adı konulmamış ‘istibdat rejimi’nin tonunu yükseltirken 80’ler bu anlamda zirveyi teşkil etti. Uyuşturucu ve çeteleşme Ronald Reagan döneminde arttı. N.W.A ekibinden Ice Cube’un da oynadığı ‘Boyz N The Hood’ filminin girişinde vurgulandığı gibi artık sadece beyazlar siyahları değil, siyahlar da siyahları katletmeye başlamıştı.

KUSURSUZ ENSTRÜMAN: HİP HOP

Bu dönemde Compton, yoksulluk, şiddet ve uyuşturucuyla karakterize olan mahallelerin başında geliyordu. Compton gençliği kendi mahallelerinin ayrılmaz bir gerçeği haline gelen çetelerin yanı sıra muazzam bir polis baskısıyla baş etmeye çalışırken ülkenin doğu yakasından yayılan Hip Hop’la tanıştı. Hip Hop’un her türlü siyasi mesajı net ve direkt şekilde iletmeyi kolaylaştıran yapısı Compton gençliğinin tam da aradığı şeydi. Eşitsizlik, baskı ve çözümsüzlük büyüdükçe siyah gençliğin ve emekçilerin gerçekliği Hip Hop şarkılarında çok sert bir şekilde dile gelmeye başladı. 1988’de N.W.A.’in çıkış parçası ‘Straight Outta Compton’ dahil olmak üzere Fuck tha Police, Gangsta Gangsta, If it ain’t ruff, Dopeman gibi şarkılarının ana teması hep bunlardan beslendi. Compton’un gerçeği siyah gençliğin gerçeğiydi. Tam da bu yüzden Hip Hop’un biçimi N.W.A.’in çizdiği biçimde şekillendi. Ancak Gangsta Rap’in ve Dr. Dre’nin ilerleyen yıllarda toplumsal içeriğini yani ‘N. W. A.’i N. W. A.’ yapan şeyi, “tavrını” yitirmeye başladığı da bir gerçek. Zamanla Compton’da devlet ve çete baskısı(çete üyesi olsa da!) altında olan yoksulların değil Compton’dan çıkıp zenginleşenlerin, çete liderlerinin(çünkü artık kendi gerçeklikleri de buydu) şarkılarının doğum yeri haline gelen Hip Hop yine de ‘toplumsal gerçekçi’ özünü korumayı sürdürüyor. Özellikle siyahlar üzerindeki polis şiddetinin arttığı son birkaç yılda bunu daha yakından gözlemlemek mümkün.
Kendisi de bir Compton’lu olan, son dönemin en büyük rap yıldızlarından Kendrick Lamar’ın “İyi olacağız” – (We gon’ be alright) şarkısının nakarat sözlerinin polis şiddetine karşı yapılan eylemlerde kullanılmaya başlandığını görmek, Ferguson direnişinin yıl dönümünü yaşadığımız şu günlerde bunun umut verici bir örneği.
Lamar’ın, şarkısını ve genel olarak Hip Hop’u siyah gençliği olumsuz etkilediği yönünde eleştiren sağcı, milliyetçi Fox TV’ye verdiği yanıt, Compton gerçeğini de N. W. A.’i yaratan ve Hip Hop’u biçimlendiren koşulları da özetliyor: “Problem Hip Hop değil.Yaşadığımız gerçeklik problem. Bu bizim müziğimiz. Kendimizi ifade etme biçimimiz.”

ÖNCEKİ HABER

Harvey: Türkiye Kürtlere karşı tehlikeli bir yol izliyor

SONRAKİ HABER

Ölüleri cezalandırmak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...