Türkiye doğrudan Suriye savaşında

Yusuf ERTAŞ/Ali KARATAŞ

Türkiye’nin Suriye topraklarında IŞİD mevzilerini bombalaması Türkiye’nin Suriye’deki savaşa doğrudan katılması olarak değerlendirildi. Arap basınında bombardımanın Türkiye ile ABD arasında varılan bir anlaşmanın hemen sonrasında gerçekleştiğine dikkat çekildi.  

EN TEHLİKELİ ANLAŞMA

El Vatan el Arabi, Washington ve Ankara’nın Suriye üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulması konusunda anlaştıklarını yazdı. Türkiye ile ABD arasındaki anlaşma kapsamında, Türkiye kendi Hava Üslerini ABD savaş uçaklarının kullanımına açacak, buna mukabil ABD de Türkiye’nin Suriye topraklarında tampon bölge oluşturmasına ses çıkarmayacak. Rai al youm yazarı ve Ortadoğu uzmanı Filistinli yazar Abdulbari Atvan “Lübnan’ın yarısı kadar bir tampon bölge alanının Amerika’dan hediye edilmesi karşılığında Türkiye ‘İslam Devletine’ karşı savaşa sürükleniyor” diye yazdı. Atvan Türkiye ile ABD arasında varılan anlaşmanın ve bunun getirdiği yükümlülüklerin, yaklaşık yüz yıl önce Kemal Atatürk’ün Osmanlı Hilafetini kaldırdığından beri beklide Türkiye’ye tarihinin en tehlikelisi olduğuna dikkat çekerek “Ne oldu da Türkiye istikrar ve refahını bu yeni ve çok tehlikeli yola feda etti? Eğer bunun nedeni Batı’yı memnun etme arzusu ize o zaman bunu ne amaçla yaptığını sormak zorundayız”  yorumunu yaptı. 

'YA BEN YA KAOS'

Türkiye’yi yakından takip eden Lübnanlı akademisyen ve yazar Muhammed Nureddin de, “Erdoğan’ın DAİŞ’e karşı hayalet savaşı: Ya ben Ya da kaos” başlıklı yazısında Suruç’ta gerçekleşen intihar saldırısının çok sayıda soruyu gündeme getirdiğine dikkat çekerek  “Suruç saldırısı Suriye, Irak ve Ortadoğu’da iflas eden Türkiye siyasetinin doğal ve kaçınılmaz bir sonucudur” yorumunu yaptı.

TÜRKİYE EŞEK ARISI YUVASI İLE KARŞI KARŞIYA

Al arab gazetesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’yi Kürtlerle ve IŞİD ile karşı karşıya getirdiğini belirterek “Gözlemciler Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın IŞİD ve PKK mevzilerinin bombalanması kararını Türkiye’yi eşek arısı yuvasının karşısına koyacak ve sonucu belli olmayan bir savaşa sürükleyecek bir karar olarak değerlendirdi” diye yazdı.

TÜRKİYE SAVAŞA TUNUS DİPLOMATİK İLİŞKİYE GİRİYOR

Lübnan’da yayınlanan Al-binaa gazetesi  de Türkiye’nin Suriye savaşına girerken üç yıl aradan sonra Tunus’un tam tersi bir yönde Suriye ile yeniden diplomatik ilişkiye girme kararına dikkat çekerek “Türkiye Suriye savaşına giriyor, Tunus Suriye ile yeniden ilişki kuruyor” yorumunu yaptı.

BARIŞ SÜRECİ TEHLİKEDE

Ürdün’de yayınlanan The Jordan Times gazetesi Türkiye’nin hava saldırısını “Türkiye IŞİD ve Kürt militanlarını ‘güvenli bölge’ oluşturmak için vuruyor” manşeti ile okurlarına aktardı. Gazete, eleştirmenlerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı IŞİD karşıtı kampanyayı Kürtleri çökermek için bir bahane olarak kullanmaya çalışmakla suçladıklarına dikkat çekerek “Bu, sallantılı Kürt barış sürecinin geleceği hakkındaki endişeleri arttırıyor” yorumunu yaptı. Gazetedeki haberde ek olarak, ateşkese ilişkin PKK tarafından, “Türk Ordusu tarafından gerçekleştirilen bu yoğun hava saldırısından sonra artık ateşkesin bir anlamı kalmamıştır” açıklamasının yapıldığı da aktarıldı.

SURİYE SUSKUN

Türkiye’nin Suriye’deki IŞİD mevzilerini vurması karşısında Suriye’den herhangi bir açıklama gelmemesi dikkat çekti. Al Mayadeen televizyonu canlı yayın akışında sık sık bu durumu dile getirdi. Haberlerde, IŞİD’in geriletilmesinin Suriye’nin işine yaradığı bu nedenle IŞİD mevzilerini vuran ülke Türkiye dahi olsa Suriye’nin ses çıkarmadığı yorumları yapıldı.

SURİYE ÜZERİNE TÜRKİYE’NİN U-DÖNÜŞÜ

Abdulbari ATVAN
Rai al youm

Lübnan’ın yarısı kadar bir tampon bölge alanının Amerika’dan hediye edilmesi karşılığında Türkiye “İslam Devletine” karşı savaşa sürükleniyor.
İddiaya göre son zamanlarda IŞİD’e katılan ve 32 kişinin ölümüne neden olan Kürt kökenli Türkiye vatandaşı 20 yaşındaki bir gencin Türkiye’nin Suruç kasabasındaki intihar saldırısından dört gün sonra Türkiye savaş uçakları 5. Zırhlı Tugayı tank ve topçu birliklerinin karadan bombardımanı eşliğinde ilk kez IŞİD pozisyonlarına hava saldırısı gerçekleştirdi. Saatler sonra Ankara, İncirlik ve Diyarbakır Hava Üssünden ABD uçaklarının uçuşuna izin verileceğini duyurdu. Türkiye, niçin IŞİD karşısında bugüne kadarki tarafsız duruşunu aniden değiştirdi ve karmaşık Suriye krizine derinlemesine bulaştı?
Bu soruların cevabı ABD Başkanı Barak Obama ve mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan arasında Çarşamba günü gerçekleşen bir telefon konuşmasında yatıyor. Bu görüşme, IŞİD’e karşı savaşan Amerika Birleşik Devletleri önderliğindeki 60 ülkeden oluşan koalisyona Türkiye’nin katılımını sağlamak için Obama’nın Suriye ve Irak özel temsilcisi Emekli General John R. Allen ve Türk mevkidaşı arasındaki müzakerelerin ardından gerçekleşti.
Türkiye içindeki hava üslerinin ABD’nin “İslam Devleti” örgütünü vurmak için kullanmasına izin verilmesi karşılığında Türkiye Washington’dan uzun zamandır devam eden Suriye topraklarında 90 km. uzunluğunda ve 50 km. derinliğinde toplamda 4.500 kilometre karede (yaklaşık Lübnan’ın yarısı kadar) tampon bölge ve uçuşa yasak bölge oluşturması talebinin karşılanmasını bekliyor.
Bu anlaşma ve bunun getirdiği yükümlülükler, yaklaşık yüz yıl önce Kemal Atatürk’ün Osmanlı Hilafetini kaldırdığından beri beklide Türkiye’ye tarihinin en tehlikelisi.
Türkiye’nin IŞİD ile ateşkesinin, Bağdadi gurubunun rehin aldığı 49 diplomatın hayatını ve güvenliğini korumak için olduğu doğrudur. Onlar Eylül 2014’te serbest bırakıldılar. Fakat şimdi ülke IŞİD’e katılmak için sınırı geçen üç binden fazla Türkiye vatandaşının ilave sorunlarıyla karşı karşıya. Suruç saldırısının açıkça ortaya koyduğu gibi bunlar geri dönmeye başladı.
Trajik olan şey şu ki, çok yakın zamana kadar Türkiye uyum ve refahta başarılı bölgesel örneklerden birisiydi. Suudi Arabistan Yemen ile savaşa kapışmış, Suriye iç savaşa saplanmış, Irak mezhepçi ve etnik çatışmalar nedeniyle bölünmüş durumda. Mısır Sina ve Kahire’de radikal İslamcı ayaklanma ile boğuşuyor. Libya başarısız bir devlet…   
Ne oldu da Türkiye istikrar ve refahını bu yeni ve çok tehlikeli yola feda etti? Eğer bunun nedeni Batı’yı memnun etme arzusu ize o zaman bunu ne amaçla yaptığını sormak zorundayız. 

TÜRKİYE IŞİD VE KÜRT MİLİTANLARINI 'GÜVENLİ BÖLGE' OLUŞTURMAK İÇİN VURUYOR

The Jordan Times

Türkiye savaş uçakları ve kara kuvvetleri Cumartesi gecesi Suriye’de IŞİD militanlarını Irak’ta da PKK kamplarını vurdu. Ankara bunun Suriye’nin kuzey bandında “güvenli bölge” oluşturmaya yardım edeceğini açıkladı.
IŞİD bağlantılı intihar bombacısının Suriye sınırına yakın bir kasabada geçen hafta 32 kişiyi öldürmesinden sonra Türkiye, Kürt militanlarının da hedef alınacağını belirterek, ABD önderliğindeki IŞİD karşıtı koalisyondaki rolünü dramatik bir şekilde değiştirdi.
Bu, sallantılı Kürt barış sürecinin geleceği hakkındaki endişeleri arttırıyor. Muhalif siyasetçiler dahil olmak üzere eleştirmenler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı IŞİD karşıtı kampanyayı Kürtleri çökermek için bir bahane olarak kullanmaya çalışmakla suçluyorlar.
Ankara şimdi, görünüşe göre sınır kasabası Suruç’taki intihar saldırısına bağlı olarak ilk kez mevcut savaşta bir ön cephe rolü üstlendi. Saldırıda ölenlerin çoğu Kürttü ve bu olay Erdoğan’ı ve onun İslamcı kökenli AKP’yi gizlice Suriye Kürtlerine karşı IŞİD’i desteklediğini söyleyen büyük ölçüde Kürt olan güneydoğu’da şiddet dalgalarını tetikledi.

ANKARA SUÇLAMALARI REDDETTİ

Polis ülke genelinde şüpheli yüzlerce İslamcı ve Kürt militan tutuklarken, Türkiye Cuma günü erken saatlerde Suriye’de IŞİD üzerine ilk hava saldırılarını gerçekleştirdi. Cumartesi itibariyle yaklaşık 600 kişi gözaltına alındı.
Kürt yanlısı Halkların Demokratik Partisi yaptığı açıklamada, “Erdoğan ve AKP hükümetinin İslam Devletine karşı mücadeleyi Kürt halkına karşı bir savaşın parçası haline getirilmesi kabul edilemez” olduğu belirtildi.
PKK kendi Web sitesinde yaptığı açıklamada, “Türk Ordusu tarafından gerçekleştirilen bu yoğun hava saldırısından sonra artık ateşkesin bir anlamı kalmamıştır” denildi.