25 Temmuz 2015 00:30

Karabağlar’daki dönüşüm projesi geri çekilmeli

Paylaş

Metehan UD
İzmir

Karabağlar’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılmak istenen ‘boş arsada kentsel dönüşüm’ projesini gazetemize değerlendiren İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ayhan Emekli, Bakanlığın hak sahiplerinin görüşlerini dikkate almadığını belirterek Bakanlığa “Madem halkı daha güvenli bölgeye taşımak istiyorsunuz o zaman neden projede ticari bölgeler çok fazla?” sorusunu sordu.

2013 yılında Karabağlar’da riskli bölge ilan edilerek kentsel dönüşüm kapsamına alınan 540 hektarlık alanın 101 hektarlık bölümüne ait imar planları Bakanlık onayını aldı ama hak sahipleri ve meslek odaları sürece tepkili. Cennetçeşme ve Limontepe bölgesinde krize yol açan ve sancılı geçen uzlaşma süreciyle gündeme gelen proje kapsamında, bölge halkının yerinde dönüşüm isteği şimdilik rafa kalktı.

TEK SEFERDE İLAN EDİLMİŞ EN BÜYÜK PROJE

Süreci başından beri yakından takip eden İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ayhan Emekli gazetemize açıklamada bulundu. Karabağlar’da 540 hektarlık alanın Türkiye’de bir seferde ilan edilmiş en büyük kentsel dönüşüm alanı olduğu bilgisini veren Emekli “15 mahallenin tamamını ve 2 mahallenin de belirli kesimlerini kapsıyor. Bu kadar büyük bir alanı resmi gazetede ilan ederek riskli alan olarak belirliyorsunuz. Hem de bunu yaparken burada yaşayan halkın görüşlerini dikkate almıyorsunuz. Bu bölgede 80 bine yakın nüfus var ama hak sahipleri kimler bilinmiyor. Bununla ilgili liste açıklanmıyor. Hak sahiplerinin, hakkının ne olduğu belli değil. Uzlaşma görüşmelerine çağırıyorsunuz, evlere bir değer biçiliyor ama neye göre biçildiği belli değil” dedi.

‘HALK BU DÖNÜŞÜME RAZI DEĞİL’

Yasa çerçevesinde kentsel dönüşüme başlayabilmek için Bakanlık tarafından üçte iki uzlaşma görüşmesinin başarılmış olması gerektiğini kaydeden Emekli şunları söyledi: “Burada yaklaşık 27 bin hak sahibi olduğu biliniyor. 27 binin üçte ikisi olan 18 binin civarında bir imzayı toplaması lazım başlayabilmesi için ama başarılı olamadı, başarılı olamayacağı da biliniyordu. Halkın yüzde 98’i burada dönüşüme razı değil. Bunu kurdukları dernekler aracılığı ile hak arayarak dile getirdiler. Başarılı olamayınca projeyi beşe böldüler ve bir kısmını açıkladılar. Sadece 101 hektar değil, 540 hektarın tamamına yönelik imar planları hazır durumda.”

BAKANLIĞA ÇAĞRI: RAPORLARI AÇIKLAYIN

Bakanlığın askıya çıkardığı imar planlarında jeolojik açıdan sakıncalı ve yapılaşmaya kapalı alanları imara açması ve boş hazine arazilerinde 40 bin konut inşa edecek olmasını da değerlendiren Emekli, “Jeolojik açından sakıncalı olarak belirlenmiş bu alana ait jeolojik raporların net bir şekilde ortaya koyulması gerekiyor. Bu alanda ne tür sakıncalar var? Yapılaşma tamamen yasak mı, yoksa burada yapılaşma belli şartlar dahilinde mi yapılacak? Bunların ortaya koyulması gerek. Burada genel yaklaşım yapılaşmaya açılmaması olmalıdır. Tehlikenin ortadan kaldırabileceğine dair bir rapor varsa bunu bilmek istiyoruz” dedi.

‘PLAN BİRBİRİYLE ÇELİŞİYOR’

İmar planlarını incelediklerini ifade eden Emekli şöyle devam etti: “Planlama bütünlüğünde ilk aldığınız kararla ikinci aldığınız karar birbiriyle çelişiyor. Bütüncül bir çalışma yerine parçacıl bir çalışmaya dönüyorsunuz. Burada yaşayanların altyapı, ulaşım, içme suyu, kanalizasyon gibi sorunları var. Halk da ne yapacak, kendi sorununu çözecek. Şimdi bu büyümüş sorunu çözmeye çalışıyorsunuz. Sonuçta bütün bu koşulları iyileştirmek gerekiyor, çok da doğaldır ki buradaki insanlar da bu koşulların düzeltildiği yerde yaşamak ister. Yasa bu koşulların düzeltilmesini istemiyor. Planlara baktığımızda bunu görmeye başlıyoruz. Parça parça bunu çözemezsiniz.”

‘RANT KAPISI MI ARALANIYOR?’

Planlarda önemli ölçülerde ticari seçenek koyulduğunu ifade eden Emekli, “Bu kentsel dönüşümün amacı buradaki insanların daha güvenli yerleşim yerlerinden yaşamasını sağlamak olduğu söyleniyor madem öyle ise neden bu kadar ticari seçenek koyuluyor. Önemli ölçüde ticari seçenek akla başka şeyler getiriyor. Belli kişilere rant kapısı mı aralanıyor” dedi.

‘DERE YATAKLARI VAR’

101 hektarlık alanda da bir kaç tane dere yatağının da olduğunu kaydeden Emekli, “Bu dere yatakları baktığımız itibariyle, yasanın kendisinden hareketle dere yataklarının da mutlaka afet riski yaratmayacak, sel riskine yol açmayacak şekilde irdelenmiş olması gerekiyor. Bu tür çalışmalar normalde İZSU tarafından yapılması ve İZSU’nun da işin içinde olması gerekmektedir ama bizim aldığımız bilgiye göre İZSU işin içinde değil. İZSU’dan alınan görüş çerçevesinde bu bölgeye ilişkin bir çalışmanın olmadığı da görülüyor. Bu da önemli çelişki” dedi.

‘PLAN GERİ ÇEKİLSİN’

Askıda olan beş binlik ve binlik planları bakanlık derhal geri çekilmesini isteyen Emekli, son olarak şunları söyledi: “İkincisi 504 hektarlık alanda bütüncül bir çalışma yürütülmeli ve de bu çalışma buradaki insanlarla buradaki insanların her biriyle çözüm üretmeli. Bölge halkı süreç nedeniyle oldukça rahatsız. Dönüşümde hak kayıpları söz konusu. Kıymet takdirleri ve değer ölçümleri doğru şekilde yapılmalı. Halkın talepleri daha detaylı şekilde ele alınmalı ve hepsinden önemlisi halka doğru bilgilendirme yapılmalı. Vatandaşların kafasındaki soru işaretlerinin giderilmesi gerekiyor. Ancak geçmişten bu yana Bakanlığın böyle bir tavır içerisinde olmadığını görüyoruz. Orada yaşayan vatandaşların korku ve şüpheleri devam ediyor.”

ÖNCEKİ HABER

İşçiler ‘Kimse böyle ölmeyi hak etmiyor’ diyor

SONRAKİ HABER

İzmir’de yüzlerce kişiye Gezi davası

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...