20 Temmuz 2015 08:23

KCK: Gerillanın silah bırakma değil müzakere zamanı

Paylaş

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı süreçle ilgili yaptığı kritik açıklamada, AKP hükümetinin PKK Lideri Öcalan üzerinde yürüttüğü tecrit politikasıyla ateşkes ve çatışmasızlık durumunu tümden bitirdiğine dikkat çekti. Gerillanın silah bırakması tartışmalarına da cevap veren KCK, "Zaman gerillaya silah bırak çağrısı yapma zamanı değildir; zaman, Kürt sorununun çözümü için müzakere yapma ve ciddi adımlar atma zamanıdır" dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, son dönemlerde süreçle ilgili yaptığı uyarı ve çağrılardan sonra kritik bir açıklama daha yaptı. ANF'de yayınlanan açıklamada KCK, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın tecrit durumuna dikkat çekerek, "AKP Hükümeti bu iki buçuk yıl içinde hiçbir zaman ateşkese uymadığı gibi, ateşkesi ve çatışmasızlığı sağlatan Önder Apo üzerinde ağır bir tecrit ve psikolojik savaş yürüterek ateşkesi de, çatışmasızlığı da tümden bitirmiş durumdadır" açıklaması yaptı.

Kürt sorununun çözümü için diyalog sürecini başlatan, çözüme fırsat tanımak için ateşkesi sağlatan kişi olan Öcalan'ın aynı zamanda baş müzakareci rolüne dikkat çeken KCK, "Baş müzakereci üzerinde ağır tecrit ve psikolojik baskı yürütülüyorsa kim bu durumda ateşkesin varlığından söz edebilir?" diye sordu. AKP'nin ateşkes durumunu çoktan bitirdiği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Dolmabahçe Mutabakatı'nı reddetmesiyle ateşkesin hiçbir anlamının kalmadığını, Öcalan üzerindeki tecritle birlikte çatışmasızlık konumunun da ortadan kalktığını vurgulayan KCK, "Bu koşullarda ateşkesin varlığından söz etmek Önder Apo'ya saygısızlık ve Önder Apo'nun İmralı'da çürütülmesine göz yummaktır" dedi.

'DOLMABAHÇE MUTABAKATI MÜZAKERE ÇERÇEVESİ OLUŞTURDU'

Öcalan ve devlet yetkilileri ile hükümetle yapılan görüşmeler sonucu 28 Şubat'ta Dolmabahçe Mutabakatı'nın kamuoyuna deklare edildiğini belirten KCK, mutabakat ile ilgili "Yıllarca yürütülen görüşmeler ilk defa kamuoyu önünde bir mutabakata dönüşmüştür. Böylece müzakerenin yapılacağı bir çerçeve oluşmuştur" vurgusu yaptı. Dolmabahçe mutabakatıyla Türkiye halkları ve Kürt halkının demokratikleşme, Kürt sorununun çözümü ve kalıcı barış için umut artmışken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Taraf da yok, masa da yok, müzakere de yok, Kürt sorunu da yok" sözleriyle Kürt sorununda bir çözüm politikası olmadığını ortaya koyduğunu kaydeden KCK açıklaması şöyle sürdü: "Tayyip Erdoğan iç ve dış tehlikeleri öne sürerek daha otoriter bir rejim yaratmak isterken, Önder Apo Dolmabahçe mutabakatıyla Türkiye'nin önüne demokratikleşme ve Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye'nin temel sorunlarını çözme seçeneğini koymuştur. 7 Haziran seçimlerinde halk Tayyip Erdoğan ve AKP'nin politikalarını reddederek Önder Apo'nun, Hareketimizin Türkiye halklarının önüne koyduğu demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü seçeneğini onaylamıştır."

AKP Hükümeti'nin 7 Haziran seçimlerinde açığa çıkan sonuçları doğru okumadığını belirten KCK, "Türkiye halkları kesinlikle Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Kürt sorununun çözümünü dayatmaktadır. Partiler ve Hükümetlerden derhal bu konuda adım atılmasını istemektedir. Seçim sonuçlarının en temel mesajı bunlardır. AKP Hükümeti sanki seçim olmamış gibi hala eski politikayı sürdürmekte ve Kürt sorununun çözümünü gündemine almamaktadır. Nitekim Tayyip Erdoğan bir daha Dolmabahçe mutabakatı yok diyerek zihniyetini ve politikalarını ortaya koymuştur" diye kaydetti.

'SİLAHSIZLANMA ÇAĞRILARI GÜNDEM SAPTIRMADIR'

AKP Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çözümsüzlük politikalarının üstünü örtmek için yeniden gerillanın silahsızlanması ve sınır dışına çekilmesini gündeme getirdiğine dikkat çeken KCK, "Bu, açıktan açığa seçim sonuçlarını yok saymak ve Kürt sorununda çözümsüzlük politikalarının üstünü örtmek ve gündem saptırmak için yapılmaktadır. Gündem, demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü olması gerekirken gerillaların silahlarının bırakılmasını istemek Kürt sorunundan ve Kürt sorununun çözümü için yürütülen kırk yıllık direnişten hiçbir şey anlamamak demektir. Onlarca yıldır Kürt sorununu çözmeyi değil de bastırma ve tasfiye etmeyi hedefleyen çözümsüzlük politikalarında ısrar etmektir. Bu politikaların çatışmaları derinleştirmekten başka bir sonuç vermediğini kamuoyu acı deneyleri yaşayarak çok iyi öğrenmiştir" ifadelerini kullandı.

'KÜRT HALKI DİRENECEKTİR'

"Zaman gerillaya silah bırak çağrısı yapma zamanı değildir; zaman, Kürt sorununun çözümü için müzakere yapma ve ciddi adımlar atma zamanıdır" denilen açıklamada, "Bunun dışında Kürt sorununu çözecek başka bir yol ve yöntem yoktur" ifadelerine yer verildi. "AKP gerilla silah bıraksın dayatmalarıyla teslim olma ya da çatışma seçenekleri dışında başka bir yol olmadığını ortaya koymaktadır" diyen KCK, bu tutum karşısında Kürt halkının önünde direnmekten başka bir yol bırakılmadığı vurgusu yaptı.

'AKP ÖNDER APO'YA SAVAŞ AÇMIŞTIR'

KCK açıklaması şu ifadelerle son buldu: "AKP Hükümeti en başta da Önder Apo'ya karşı savaş açmıştır. 2013 Newroz'unda demokratik çözüm manifestosu yayınlayan ve ateşkesi sağlatan Önderliğimizin üzerinde tecrit ve baskı politikaları uygulanırken ateşkesin varlığından söz etmek, İmralı'da uygulanan politikalara ve uygulamalara göz yummak anlamına gelmektedir. Hiç kimse de bu tutumu halkımızdan, bizlerden ve demokratik güçlerden beklememelidir. Önderliğimiz ağır tecrit altındayken ve 7 Haziran seçim sonuçlarına rağmen Kürt sorununda çözüm için adım atmamakta direnilirken gerillanın durumunun ne olacağını tartışmak gündem saptırmaktan başka bir anlamama gelmemektedir. Türkiye'nin demokrasi güçleri ve Kürt halkı bu gündem saptırmaya karşı durmalı, esas gündem olan demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümünü sağlatmak için örgütlenmesini, toplumsal tabanını ve mücadelesini geliştirmelidir. Demokrasi güçleri ve Kürt halkı gündem saptırmaya karşı kendi gündemlerini ortaya koymalı ve bu temelde Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Kürt sorununun çözümünü sağlatmalıdır." (DİHA)

 

ÖNCEKİ HABER

O tam bir gezgin

SONRAKİ HABER

Türkiye dünyada en fazla sigara içilen 8’inci ülke

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...