Rojava düşmanlığı, hendeklerle sürüyor
Rojava'ya askeri müdahalenin tartışıldığı ve sınıra askeri yığınağın yapıldığı bu günlerde Mardin’in Nusaybin ilçesi ile Rojava’nın Cizîrê Kantonu’nun Qamışlo kenti arasındaki sınır hattında, 2013 yılında örülen duvarın devamı olarak, bir süre önce başlanan hendek kazısı sürüyor. Qamışlo-Nusaybin sınırındaki hendek 3 metre derinliğinde 2 metre genişliğinde ve şimdilik uzunluğu 500 metreyi aştı. Nusaybin-Qamışlo sınırında daha önce de duvar örülmeye başlanmış ancak dönemin Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan’ın açlık grevi ve halkın eylemleri ile duvarın yapımı durdurulmuştu.
DİHA’ya konuşan İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu, Rojava’da halkların kendi öz yönetim alanı oluşturmasından sonra Türkiye’nin, Rojava’yı tehdit olarak görmeye başladığını, duvar ve hendeklerin de bu algının ürünü olduğunu söyledi.
Türkiye’nin sınır politikası ve Rojava’yı tehdit olarak algılaması nedeniyle sınırlarda çok sayıda sivilin yaşamını yitirdiğini söyleyen Kuzu, “Hendek kazılması bir insan hakkı ihlali olduğu kadar, sınırın kendisi de bir insan hakkı ihlallidir” dedi. Sivil insanların geçişini önlemek amacıyla hendek kazılmasının, insanların ölümüne yol açmakta ısrar anlamına geldiğini söyleyen Kuzu, “Yakın dönemde ‘utanç duvarı’ dediğimiz duvar, halkın tepkisi üzerinde kaldırıldı. Duvarlarla amacına ulaşmayan zihniyet, şimdi hendeklere başvurdu” dedi.
YILDIRIM: HENDEK ROJAVA DÜŞMANLIĞININ KANITI
ANF’ye konuşan HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım da Nusaybin-Qamışlo sınırında kazılan hendeğin Türkiye devletinin Rojava’ya yönelik düşmanca politikasının kanıtı olduğunu söyledi. Nusaybin Belediyesi eş başkanlarının valilik ile yaptığı görüşmede, hendeklerin güvenlik gerekçesiyle kazıldığı bilgisinin verildiğini söyleyen Aydoğan, “Bu gerekçe inandırıcı değil. Yıldırım, “Yıllarca, o sınırda binlerce insan mayın patlamalarında, saldırılarda hayatını kaybetti. O sınırlara teller, mayınlar döşendiği andan itibaren halk bunun acısını, öfkesini yaşadı. Sınırların anlamsızlığının ortaya çıktığı bu zamanda hendek kazıyorsanız, bu yıllardır kanayan yaraya tuz basmaktır” dedi. Hendeklerin devletin Rojava politikasının göstergesi olduğunu belirten Yıldırım, “O hendekler Kürt halkının kazanımlarına karşı kazılmıştır. Halkın kendi kendini yönetmesine gösterilen tahammülsüzlüğün ifadesidir” dedi. Kürtlerden doğru Türkiye’ye yönelik bir tehdit olmadığını belirten Yıldırım, “Türkiye’ye yönelik bir tehdit varsa o da DAİŞ’tir,” dedi. (HABER MERKEZİ)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
