Kapanmamış bir dönemin özeti: Marka Takva Tuğra
Sennur SEZER
Siyasal dönemlerin kültürel ve politik izleri o dönemin bitmesiyle son bulmaz. Galiba partilerin iktidarlarının bitişinin ülkede hiç fark edilmediği hatta zaman zaman kargaşaya yol açtığı alanlar da kültür ve eğitim alanlarıdır. Bu alanlardaki değişim bir mürekkep lekesi gibi usul usul yayıldığından uzun zaman fark edilmez. İşin kötüsü zaman bu lekeleri soldurmaz, sabitler. Sonuçları da şeriat ya da hilafet isteyenler Arapça harfli bayrak, pankart ve levhalarla sokağa dökülüp yadırganmadığında fark edilir.
Yeni bir kitap yayımlandı tam da yeni siyasal birleşimlerin, koalisyonların eşiğinde; Marka, Takva, Tuğra: AKP Döneminde Kültür ve Politika. Evrensel Kültür Kitaplığı dizisinden basılan kitabı Kemal İnal, Nuray Sancar ve Ulaş Başar Gezgin hazırlamış.Kitaba yazı veren 40 Yazar: Taner Timur, Aydın Çubukçu, M.Sinan Birdal, Özgür Duygu Durgun,Yücel Demirer, Seda Başer, Ahu Antmen, Sevda Karaca, Pınar Öğünç , Yaşar Adnan Adanalı, Cihan Uzunçarşılı Baysal, Asuman Türkün, Havva Ezgi Doğru, Z. Tül Akbal Süelp, Arif Belgin, Kansu Yıldırım, Esra Ercan Bilgiç, Sibel Özbudun, Ayşe Köksal, Fehim Işık, Ali Kenanoğlu, Hacer Foggo, Burhan Kum, Yücel Erten, Aydın İleri, Cemal Dindar, Cenk Saraçoğlu, Hakkı Özdal, Göksal Aymaz, Aziz Çelik, Esra Arsan, Ruhdan Uzun, Şenay Aydemir, Evren Haspolat, Fuat Ercan, Ayşegül Tözeren, Mete Oğuz.
Bu kitap geçmiş izleri yeni fark edilen , uzunca bir sürenin kültür ve politika açısından irdelenmesi diye özetlenebilir bence. Kitabın teşekkür bölümündeki adama da bunu gösteriyor: “Bu kitap 1997’den beri tutsak edildiği cezaevlerinde, çeşitli dillerden yirmiye yakın çeviri kitabı yayımlayan Çevirmen-Yazar Tuncay-Ok başta olmak üzere , sanatın her alanında hayatımızı güzelleştirmek için uğraşan ve bunun için ne yazık ki pek çok bedel ödemek zorunda kalan Kültür ve sanat emekçilerine adanmıştır.” Kitabı hazırlayanlar, kitabın “Geçmişin bir çetelesi olduğu kadar geleceğin bir yol haritası olarak da okunması umudunu” taşıyorlar.
Doğrusu okurken epey eğlenmeme karşın, ben bu kitabın bir yol haritası için ancak bir önsöz olabileceğine inanıyorum. Ve eğlenceli satırların beni avutması zaman zaman olanaksızlaşıyor. Sayın RT Erdoğan’ın altı yıl önce bir siyasi kongredeki azarını , (“Yahu siz kimsiniz? Sanat konusunda söz söyleme ehliyetine sahip olan sadece sizler misiniz? Geçti o günler. Artık despot aydın tavrıyla parmağınızı sallayarak bu milleti küçümseme , bu milleti azarlama dönemi geride kalmıştır”) Sayın İskender Pala’nın aynı yıl yapılmış uyarısıyla (“Gazetelere şu yolda ilan veresim geliyor: Çocuklarını konservatuvarda okutacak anneler babalar aranıyor. Sağ ayağın sancılarını dindirecek sinemacı gençler aranıyor”) karşılaştırınca kafam iyice karışıyor.Ben beni dinlendirip kendime getiren Ahu Antmen’in yazısını (Açık ve Kapalı AKP İktidarında ‘Kostüm Savaşları’, Kadınlar ve Sanat) yeniden okumaya başlıyorum.
Okuyun Marka Takva Tuğra’yı. Kötümserleştiğinizde gülümseyeceğiniz, sizi dinginleştirecek bir bölüm mutlaka bulacaksınız. Ama ülkemizde işimizin ne kadar zor olduğunu da iyice kavrayacaksınız.
Marka, Takva, Tuğra,
Hazırlayanlar: Kemal İnal, Nuray Sancar, Ulaş Başar Gezgin,
Evrensel Basım Yayın,
487 sayfa