23 Haziran 2015 09:00

Cinayet ve katliam var tutuklu tek sanık yok!

Paylaş

Devletin özellikle 1990’lı yıllarda Kürtlere karşı işlediği suçlara ilişkin “kerhen” açılan birçok kritik dosya adeta aklama sürecine dönüştürüldü.

9 aile ferdinin diri diri yakılarak katledildiği Vartinis davası ve birçok “faili meçhul” cinayeti içeren Musa Anter, Çaldıran, Nezir Tekçi, Cizre JİTEM, Mete Sayar (Görümlü), Kızıltepe JİTEM, Kulp gibi kamuoyunda bilinen davalarda tüyler ürperten suçlamalara, cinayetlere rağmen davaların tamamına yakınında sanıklar tutuksuz yargılanıyor. Aynı suça ilişkin kimi mahkemelerde onlarca kez ağırlaştırılmış cezalar istenirken, davalar başka bir mahkemeye nakledildiğinde sanıklar hakkında bu kez beraat talep edilmesi ise davaların akıbetini gösteriyor.

SÜRGÜN DOSYALAR

Yıllarca dava açılmaması yönünde tavır sergileyen devlet, en son “Cizre JİTEM” davasında savcının mütalaasında olduğu gibi, sanıklar için beraat kararı istedi. Bu durum davaların ileri süreçlerdeki seyrinin ne olacağını gösterirken, bir çok davada ise “Kasten ev yakmak suretiyle birden çok kişinin ölümüne sebebiyet vermek”, “Kasten insan öldürmek” ve “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma” gibi bir çok suçtan yargılanmalarına rağmen sanıklar tutuksuz yargılanıyor. Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şubesi Dava Takip Komisyonu Üyesi Özcan Algül, davaların üstünün kapatılmaya çalışıldığını dikkat çekerek, acilen hakikatleri araştırma komisyonunun kurulması gerektiğini vurguladı.

Algül, davaların tümünün olayların gerçekleştiği yerde görülmediğine dikkat çekerek, “Bu dosyalar ‘Doğal Yargıç’ ilkesinden ayrılarak sürgün edilen dosyalardır” ifadesini kullandı. Davaların sürgün edilmesindeki amacın kamuoyu takibini engellemek olduğuna vurgu yapan Algül, AKP Hükümeti döneminde atanan mahkeme heyetleriyle göstermelik yargılar yapıldığını söyledi. Algül Eskişehir’de görülen Cizre JİTEM davasında savcının sanıklara beraat istemesinin göstermelik yargılama yapıldığının kanıtı olduğuna vurgu yaparak şöyle devam etti: “Oysa tanıklar katliamları ayrıntılı olarak beyanlarıyla anlatmışlardı. Bu ve benzeri örnekler aslında davaların ne kadar göstermelik olduklarını da gösteriyor” dedi.

‘SEGBİS YÖNTEMİ İLE SANIKLAR KAÇIRILIYOR’

Davaların tümünde mağdurların, sanık ve tanıkların duruşmaya getirilmesi yönündeki talebine rağmen ısrarla telekonferans yönteminin kullanıldığının altını çizen Algül, onlarca kişiyi öldürmekten yargılanan sanıkların mahkemeye uğramadan ve haklarında herhangi bir tedbir uygulanmadan ellerini kollarını sallayarak dolaştığına vurgu yaptı. Algül, basit bir hırsızlık davasında bile tüm tanık, sanık ve müştekilerin mahkemede hazır edilmesine rağmen, “Hakikatle Yüzleşme Davaları” olan onlarca kişinin öldürüldüğü bu davalarda yargılanan sanıkların duruşmada hazır edilmemesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. (Ankara/DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Darbeyi protesto edenlere 6 yıl hapis istemi

SONRAKİ HABER

Hasta tutukluya tecrit iddiası