8 Şubat 2007 01:00
Birlikten güç doğar
Bizler, 2.5 yıl önce başlatmış olduğumuz sendikal mücadelemizde 550 kişiyken bugün 235 kişi kalmış bulunmaktayız. Sayımızın neden düştüğüne gelince; patronun inatçı ve katı tutumuna karşı durup bu mücadeleden yılmayarak, patronun bu tutumuna karşı davasından vazgeçmeyerek, insanca yaşamaktan başka düşüncesi olmadığı için davasına inanan işçiler, tek tek işten çıkarıldı ve sayımız 235e düştü. Patronun bu tutumu devam etti ve nihayetinde Ağustos 2006 tarihinden itibaren bu durum sertleşmeye başladı. Sendikanın yetkiyi almasından sonra patron, bizi yıldırmaya çalışsa da bizden önce çıkarılan arkadaşlar nasıl dik durdularsa biz de taviz vermedik. Patron, bu sefer de bizleri 16.08.2006 tarihinden itibaren tek taraflı olarak işten ayırdı. Davamıza inandık ve sonuna kadar sendikada kararlı bir duruş sergiledik. Bu süreçte bizleri yalnız bırakmayan sivil toplum örgütlerine ve sendikalara teşekkür ederiz. Ama bizi yalnız bırakan işçi sendikalarına sitem ediyoruz. Tabii ki tüm sendikalardan bahsetmiyorum. Bununla birlikte sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerden de bizi yalnız bırakanlar oldu. Bizler de bu yörenin insanlarıyız. 6 aydır çalışmıyoruz. Kış geldi, okul açıldı, bayram geldi ama (bazı kuruluşlar hariç) yanımızda ne bir yerel yönetici ne de bir sivil toplum örgütü gördük. Bazı kurum yöneticileri bizi yanlış anladı ama bizler yanlış bir iş yapmadık. Amacımız, sadece insanca yaşamak ve geleceğe güvenle bakmak. Yasalar çerçevesinde mücadelemize devam ettik. Ve sonunda mahkemeler işe iade davasında bizi haklı buldu. Mutluyuz ve sendikal mücadelemizde kararlıyız.
Bugün Haber-İş Sendikasından yönetici arkadaşlar, yalnız olmadığımızı bize hatırlattı. Yaptıkları gıda yardımı ile bizlere büyük moral verdiler. İşçi sınıfı dayanışmasını bir kere daha gösterdiler. Birlikten daima kuvvet doğarmış. Onlara sonsuz teşekkürler. Fabrikanın önünde Diyarbakırın son yetmiş yıldır görmediği soğukta, -25 derecede dışarıda ateş yakarak ısınmaya çalışıyor ve grev gözcülüğümüzü yapıyoruz. Bu davanın mutlu sona ereceğini biliyoruz ve çektiğimiz bu çileleri ileride hatırladığımızda, Neydi o mücadelemiz diyeceğiz. Buradan sendikalara sesleniyorum; Akyıl işçisine sahip çıkın ve bizleri yalnız bırakmayın! Ve bu mücadelede daha da kuvvetlenelim. Akyıl işçisi her zaman ezildi, itildi, hor görüldü. Bunu yıkmak için birleşmemiz lazım. Ve birleşmeliyiz ki bizden sonra gelecek işçi kardeşlerimiz, bizim düştüğümüz duruma düşmesin ve onlara dikili bir ağaç bırakalım!..
Tüm sendikaları ve herkesi bu mücadeleye destek vermeye bekliyoruz. Türk-İş Genel Merkezini ve yerel yöneticileri Akyıl işçilerine desteğe çağırıyoruz. Akyıl işçisi, elinden geldiğince işçi sınıfı üstündeki ölü toprağını atmaya kararlıdır. Akyıl işçisi bu davayı kazanacaktır ve başka yolu yoktur. Mücadelemizde bizi yalnız bırakmayan kurumlara, sendikalara, Haber-İş Diyarbakır ve İstanbul şubelerine ve özellikle sendikaları sendika yapan işçi kardeşlerimize teşekkür ederiz. AKYIL İŞÇİSİ DİRENİŞİN SİMGESİ!.. (DİYARBAKIR)
Bir Akyıl işçisi
Evrensel'i Takip Et