28 Şubat 2007 01:00

Irgatların göçü başladı


Yılın sadece 3 ayında evlerinde kalabilen tarım işçileri, çeşitli sebze ve meyve fideleri dikmek için ilk durakları Çukurova’ya geldiler.
Şanlıurfa, Şırnak, Diyarbakır, Adıyaman ve Mardin’den gelen tarım işçileri, Adana’da, tarımın en yoğun yapıldığı Karataş yolu üzerindeki sulama kanalları kenarlarında naylon ve bez parçalarıyla kurdukları çadırlarda yaşıyorlar.
Tarla sahipleriyle işçiler arasında aracılık yapan elcilerden Süleyman Akbırak, ilk etapta 100 bin kadar tarım işçisini yöreye getirdiklerini, ancak verilen günlük ücretlerden memnun olmadıklarını söyledi.
Tarla sahiplerinden asgari ücret üzerinden günlük yevmiye istediklerini bunun da 19.3 YTL olduğunu ifade eden Akbırak, “Tarla sahipleri, 15-16 YTL arasında günlük yevmiye veriyor. İşçi bunun 2 YTL’sini elci payı olarak ödediğinden, eline 13-14 YTL geçiyor. Bu parayla geçinmek çok zor” dedi.
Zor geçecek
Süleyman Akbırak, bu sezonun tarım işçileri açısından zor geçeğini vurgulayarak, şunları söyledi: “En fazla işçiyi Şanlıurfa’dan getiriyoruz. Ancak bu yörede pamuk ekiminin bu yıl azalacağı tahmin edildiğinden, bütün umutlar Çukurova’ya bağlandı. Son yıllarda yörede azalan işçi sayısında bu sezon artış olacak. Ancak Çukurova’da da geçen yıldan itibaren makineli hasat yoğunlaştı. Bu yörede bu yıl tarım işçisi çok olacak, ancak iş bulamayacağız.”
Çukurova’da, seralarda domates, biber ve karpuz fidesi diken tarım işçilerinin, yer fıstığı hasadı için Osmaniye’ye, ardından, soğan hasadı için Amik Ovası’na, pancar, nohut ve patates için İç Anadolu’ya gideceğini ifade eden Akbırak, “Bu zorlu yolculuk, pamuk hasadının tamamlanacağı ekim, kasım aylarında yine Çukurova’da sona erecek” dedi.
Yaşam savaşı veriyorlar
Akbırak, 3-4 metrekarelik çadırlarda yaşam savaşı veren tarım işçilerine istihdam kapılarının aralanması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti: “Yıllarca bu topraklarda emek veren tarım işçilerinin sorunu ile ilgilenecek birileri çıkmalı. Sosyal güvenceden yoksun çalışan tarım işçileri, gelecek kaygısı, işsizlik korkusu yaşıyor.”
Bu arada, bir çadırda en az 6-7 kişi yaşayan tarım işçileri, masraflarını düşürebilmek için çadırlarının önünde kurdukları ve “tandır” denilen ocaklarda ekmeklerini kendileri pişirip, çevreden de “kangal” ve “gömeç” toplayarak karınlarını doyurmaya çalışıyorlar. (Adana/AA)
Dilek Akın

Evrensel'i Takip Et