28 Şubat 2007 01:00

İşçinin örgütlenmekten başka çaresi yok


Meclis’ten geçirilen yasalar, artan işsizlik ve dayatılan kötü çalışma koşulları, işçilerin hayatını gün geçtikçe kötüleştiriyor. Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde çalışan sendikasız işçileri ise bu kötü koşullara dur demek ve karşı karşıya kaldıkları saldırılar konusunda bilgi almak için önceki gün bir toplantı düzenlediler. Sorunların çözümü için birleşmekten ve örgütlenmekten başka çıkar yol olmadığını söyleyen işçiler, toplantı sonunda örgütlenme çalışmalarını başlatmak için komite kurdular.
Eski Eğitim Araçları Konferans Salonu’nda yapılan ve yaklaşık 150 işçinin izlediği toplantıya; konuşmacı olarak Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sabri Topçu, Avukat Hasan Hüseyin Evin ve SES Manisa Şube Başkanı Birol Aşık katıldı. Konuşmacılar; kıdem tazminatı, taşeronlaşma, GSS ve örgütlenme sorunlarına ilişkin bilgi verdiler. IMF politikaları sonucu sağlığın paralı hale getirildiğini söyleyen Birol Aşık, “Hükümet, toplumun sağlığını değil patronların cebini düşünüyor” diye konuştu.
Patronların gözü tazminatta
Sermayenin, kendi düzenini sürdürmek için işçileri bölüp birbirleriyle rekabet eder duruma getirdiğini belirten Hasan Hüseyin Evin, taşeronlaştırmanın bunun bir örneği olduğunu söyledi. Patronların, şimdi de işçilerin kıdem tazminatlarına gözünü diktiğini söyleyen Evin, patronların tüm bu yasaları, Meclis’teki sermaye partileri sayesinde geçirdiğine dikkat çekti. İşçilerin buna karşı kendi temsilcilerini Meclis’e sokması gerektiğini ifade eten Evin, “İşçiler, emekçiler olarak birleşirsek bunu değiştirebiliriz” dedi. Bu mücadelede her türlü aracı kullanmak gerektiğini, emekçilerin sesi olacak yeni televizyon kanalı Hayat Televizyonu için çalışmaların başladığını ifade eden Evin, “Hayat Televizyonu’nu yaşatmak, gelişip güçlenmesini sağlamak için işçilerin her türlü desteği sağlaması gerekiyor” diye konuştu.
Kavga etmeden kazanılmaz
Konuşmasına; sendikaların, işçilerin ekonomik, demokratik haklarını elde etmek için her görüşten her milliyetten işçinin birleştiği mücadele araçları olduğunu anlatarak başlayan Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sabri Topçu, sendikacılığın son yıllarda meslek haline getirildiğini, bunun da sendikaların üye sayısında düşüşü beraberinde getirdiğini kaydetti.
Patronlara karşı örgütlenmekten başka bir çarelerinin olmadığını dile getiren Topçu, en kötü sendika bile olsa örgütlenmenin önemine dikkat çekti. Umutsuz olmamak gerektiğine dikkat çeken Topçu, “2002 seçimlerinde bu halk nasıl bütün partileri çöpe attıysa, işçi emekçi düşmanı AKP’yi de çöpe atacaktır” dedi. Dünyanın emek ve sermaye diye ikiye bölündüğünü, sermayenin düzeni olan bu sömürü düzenini yenebilmek için işçilerin ilk önce işyerlerinde, sonra işkolunda, daha sonra da diğer bütün emekçilerle birleşmesi gerektiğini kaydeden Topçu, “Kavga etmeden kazanamayız, kavgayı da ancak örgütlü verirsek kazanırız” diye konuştu.
Komite kuruldu
Toplantının ikinci bölümünde, işçiler söz alarak fabrikalarda yaşadıkları sıkıntıları anlattılar. Ücretlerinin düşük olduğunu ve çalışma koşullarının kötülüğünü ifade eden işçiler, “Köle gibi çalıştırılıyoruz, bu böyle daha ne kadar gidecek?” diye sordular. İşçiler, haklarını almak için örgütlenmekten başka çarelerinin olmadığını söylediler. Toplantıda konuşan bir kadın işçi ise “Üniversite mezunuyum, üç kuruş paraya taşeron bir firmada çalışıyordum. Ben bu yüzden mi üniversite okudum, artık bu durumumdan utanıyorum. Ne olursa olsun ben her türlü mücadeleye hazırım” dedi. Bedel ödemeden, mücadele etmeden bir şeylerin değişmeyeceğini söyleyen işçiler, sendikalaşmanın bir ön adımı olarak dernek kurma çalışmalarına başlamaları gerektiğini belirttiler. İşçiler, toplantının sonunda Manisa İşçi Derneği Girişim Komitesi’ni oluşturdular. (Manisa/EVRENSEL)
Uygar Elmas

Evrensel'i Takip Et