23 Mart 2007 00:00

ÖZGÜRCE

Kimin cumhurbaşkanı olup kimin olamayacağı tartışıladursun AKP Hükümeti, kendisini iktidara taşıyan ve önümüzdeki seçimlerde de aynı desteği beklediği kesimlerin arzularını hızlı bir biçimde yerine getirmeye çabalıyor.

Paylaş

Kimin cumhurbaşkanı olup kimin olamayacağı tartışıladursun AKP Hükümeti, kendisini iktidara taşıyan ve önümüzdeki seçimlerde de aynı desteği beklediği kesimlerin arzularını hızlı bir biçimde yerine getirmeye çabalıyor. Özellikle son birkaç haftadır hükümetin bu yöndeki çabaları daha da hızlandı. Bir taraftan kamu arazileri haraç mezat satılıyor diğer taraftan otoyollar gibi hâlâ kamunun elinde kalan birkaç işletme özelleştirmeye açılıyor. Bu arada da IMF’nin direktifleri her zamanki gibi kabul ediliyor. Öte yandan hükümet, uzun süredir sermaye kesiminin dilinde olan istihdamın üzerindeki yükleri kaldırmayı amaçlayan talepleri içeren bir istihdam paketi hazırlıyor.
Sermaye kesiminin “işsizliği önleme” adı altında savunduğu istihdam üzerindeki yükleri kaldırma önerileri özetle şöyle; işverenler, çalıştırdıkları işçiler için ödedikleri sosyal güvenlik primlerini, vergileri ve kıdem tazminatlarını ödemek istemiyorlar. Öte yandan sakat, eski hükümlü ve işyeri hekimi gibi çalışanları istihdam etme zorunluluğundan ve kendileri için maliyet olarak gördükleri işyerinde kreş, revir gibi kendilerine maliyet olarak gördükleri hizmetler harcama yapmaktan kurtulmak istiyorlar. Diğer bir söyleyişle, istihdam ettikleri işçiler için üzerlerine düşen yükümlülüklerin devlet tarafından karşılanmasını ve kendi yükümlülüklerinin kayıt dışı bir işyerinin seviyesine indirilmesini talep ediyorlar.
Hükümet, Dünya Bankası’nın direktiflerini de dikkate alarak hazırladığı istihdam paketinde sermaye kesiminin taleplerini önemli ölçüde yerine getiriyor. Bu bağlamda, ilk kez sigortalı olacak 18 - 29 yaşları arasındaki işçilerin sigorta primlerini devlet ödeyecek. Ayrıca bu kesime vergi indirimi de sağlanacak. Öte yandan, eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu tamamen kaldırılırken, sakatların sigorta primlerini de devlet ödeyecek. İşverenler için bir önemli “kıyak” da belirli bir sayının üzerinde çalışanın istihdam edildiği işyerlerinde bulunması zorunlu olan kreş, işyeri hekimliği gibi hizmetlerin dışarıdan alınmasının olanaklı hale getirilmesiyle sağlanıyor. Bu pakette kıdem tazminatı şimdilik dışarıda bırakılmış. Ama biliyoruz ki kıdem tazminatının işveren lehine yeniden düzenlenmesi konusunda hazırlıklar devam etmektedir ve muhtemelen seçim sonrasında bu da gündeme getirilecektir.
Hükümetin istihdam paketini bugün açıklandığı haliyle değerlendirdiğimizde, bu paketten en kârlı çıkanın sermaye kesimi olduğunu hemen belirtmek gerekir. Emekçiler için ise durum biraz daha karmaşıktır. İlk bakışta (hükümetin öngördüğü 2 milyon yeni istihdam sağlayacaktır) işsizlere iş olanağı sağlayacağı için olumlu olarak algılanabilir. Ancak hemen belirtmek gerekir ki bu pakette işverene istihdamı özendirmek için sağlanması düşünülen tüm kaynak yine emekçilerin cebinden çıkacaktır. Zira, devletin işveren adına yüklendiği maliyet, en son IMF direktiflerinde de yer aldığı gibi sağlık, eğitim ve diğer sosyal harcamaların kısılması ve yeni zamlar yoluyla karşılanacaktır.
Diğer bir söyleyişle AKP Hükümeti her zamanki gibi emekçinin cebinden alıp sermayenin cebine para aktaracaktır. Şimdi akla hemen “iyi de bu arada 2 milyon işsiz de iş sahibi olacak” düşüncesi gelebilir. Her şeyden önce 2 milyon yeni iş öngörüsü son derece abartılıdır. Kaldı ki bu doğru bile olsa işe girecek 2 milyon kişi işyerinde daha kötüleşen koşullarda, son derece düşük ücretlerle çalışacak ve diğer tüm emekçiler gibi sosyal hakları da neredeyse bütünüyle ortadan kalkacaktır.
Sözün özü: AKP Hükümeti’nin yeni istihdam paketi, sermayeye 2 milyon yeni “köle” armağan etmekte ve bu arada sermaye dışı tüm toplum kesimlerini de çok daha güvencesiz, çok daha yoksul hale getirmektedir. Ama, AKP için Çankaya’yı ve genel seçimleri kazanmanın da başka yolu yoktur. Emekçiler, gerçek çıkarlarının farkına varıp bir siyasal bütünlük içerisinde bir arada hareket etmezlerse tabii!..

Not: Geçen hafta bu köşede yer alan ““ÇAĞRI MERKEZİ” GERÇEĞİ (!)” başlıklı yazıda çağrı merkezi çalışanlarını “gerçeğe” çağıran arkadaşların buluşma yeri olan www.gercegecagrimerkezi.org adresi teknik bir aksaklık nedeni ile yer almamıştır. Bu aksaklık için özür dilerim.
Özgür Müftüoğlu
ÖNCEKİ HABER

Hak arama eylemi kararlılıkla sürüyor

SONRAKİ HABER

‘Eşit ücret’ eylemi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...