28 Mart 2007 00:00

İNSAN VE SPOR

Ulusal takımın Yunanistan galibiyeti medyada zafer sarhoşluğuna neden oldu. Ortalığa yine aslanlar, kaplanlar edebiyatı saçılıyor.

Paylaş

Ulusal takımın Yunanistan galibiyeti medyada zafer sarhoşluğuna neden oldu. Ortalığa yine aslanlar, kaplanlar edebiyatı saçılıyor. Elbette bu galibiyet uzun yolda çok önemli bir aşamadır. Mutlu olunacak bir oyun ve sonuçla zorlu deplasman kayıpsız geçilmiştir. Ama her şey dar çerçeveyle değerlendirilemez. Gerçekte skor, Yunanistan forvetinin beceriksizliği, savunması ve kalecisinin oyuna hazır bir düzeyde olamamasıyla ortaya çıkmıştır. Oysa temel futbol niteliğimiz için eksiklerimiz devam etmektedir. Bunca sakat oyuncuya rağmen oluşturulan kadro ise temel bir gerçeği işaret ediyor. Anadolu takımlarının ligdeki ağırlığı ve ulusal takım kadrosuna yaptığı katkılar, bu başarıda etken rol oynamıştır. Klasik yıldızların yokluğuna ve Hakan gibi çağdaş oyunun hızına ayak uyduramayan üretkensiz bir uç forvet kurgusuna rağmen bu başarılı sonuca ulaşılmıştır. Ancak bu sonuç her karşılaşmada ortaya çıkacak diye bir durum da söz konusu değildir. Şimdi galibiyetimiz de üretken bir futbol felsefesinin yerleşmesi için sorgulanmalıdır. İyi futbol uçları alıyoruz. Kulüpler ulusal takıma oyuncu zenginliği katıyor. Ama takım zaaflarımız da bir türlü giderilemiyor. Burada altyapıdan gelme olanağının önemini unutmamalıyız.
Sözü önümüzdeki günlerde başlayacak minikler ve mini minikler ligine getirmek istiyorum. Yani 8-10 ve 10-12 yaş grupları. Nihayet, Avrupa’nın yirmi yıl gerisinden de olsa futbola altyapı kurumsallaşmasıyla ayak uydurabildik. Özellikle illerde tek profesyonel takımın tekelinde olan altyapı çalışmalarına şimdi birçok amatör kulüp yöneliyor. Sadece Denizli’de miniklerde 24, mini miniklerde 16 takım lige resmi olarak katılmış durumda. 8-9 yaşındaki bu oyuncular, 18 yaşına varana kadar neredeyse on yıl futbol oynamış olacaklar. Bu süreç içinde yanlış uygulamalarla karşılaşılsa bile bazı yeteneklerin çok erken bulunması sağlanacaktır. Sadece bu yeteneklerle futbolumuzun geleceğinin daha parlak olacağını ve altyapılardan yetiştirilmiş bir ulusal takımın çok daha kurumsal başarılara imza atacağını kolayca söyleyebiliriz. Ne yazık ki günümüz futbolunda futbolun temel bazı prensipleri bile üst düzey müsabakalarda uygulanamıyor. Belli bir kapasiteye sahip olan futbolcunun, edindiği stilin dışına çıkıp yeni üretkenlikler ortaya koyabilmesi istenen düzeyde olamıyor. Futbolun kültürel ve bilişsel boyutunun önemi de ülke futbolumuz için oldukça yeni bir alan. Eğitici kökenli antrenörler, minik liglerde bu kültürel altyapıyı da vererek futbol eğitimini gerçekleştiriyor. Belki süreç uzun. Ama bu adımları fidan olarak gördüğümüzde, geleceğe daha bir umutla bakabiliriz.
Bugünkü ulusal takımımızın eksileri çok fazla. Nitelikli futbol anlayışına sahip değiliz henüz. O nedenle bu galibiyet gözlerimizi kör etmemeli. Bugünkü Norveç karşılaşması acı gerçeği öne çıkarabilir. Takım disiplini ve yüksek mücadele anlayışıyla eksiklerimizin önünde gitmemiz, bu gerçekliğimizi kabul etmemizle özdeş olacaktır. Aksi takdirde avantaj yakaladık derken iki yenilgiyle bu avantajdan da olabiliriz!..
Hakan Keysan
ÖNCEKİ HABER

Samandıra’da neşeli idman

SONRAKİ HABER

Utah ve Orlando galip

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...