30 Mart 2007 00:00

Belediye şirketleri AKP kıskacında


İçişleri Bakanlığı geçtiğimiz günlerde yayımladığı genelge ile İl Özel İdareleri ve belediye şirketlerinde sık sık yapılan sermaye artırımı işlemine Bakanlar Kurulu onayı şartı getirdi. İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu imzası ile yayınlanarak 81 il valiliğine, belediyeler ve İl Özel İdarelerine iletilmek üzere gönderilen 2007/18 numaralı genelge ile taşeronlaştırmanın önü açılıyor.
Genelge, İl Özel İdareleri, belediyeler ve büyükşehir belediyelerinin, kendilerine verilen görev ve hizmet alanında kurdukları şirketlerde sermaye artırımı yapmasını zorlaştırıyor. Genelgenin ardından sermaye artırımı yapamayan şirketlerin işçi ücretlerini ödemekte zorlanacağı, toplusözleşmelerde ücretlere yapılan zamları kısıtlayacağı, hatta şirketlerin iflasa sürüklenerek beraberinde taşeronlaştırmayı getireceği uyarısı yapılıyor. Şirketlerin beş yıl içerisinde yapacağı sermaye artırımının şirket sermayesinin yüzde yirmisini geçmesi durumunda önceden Bakanlar Kurulu onayı alınması şartının getirilmesinin, belediye şirketlerini hükümetin insafına bırakma anlamına geldiği belirtiliyor.
Genelge taşeronlaştırmaya zorluyor
Konu ile ilgili görüşünü aldığımız Konak Belediyesi KONBEL, MERBEL ile Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ gibi belediye şirketlerinde çalışan işçilerin örgütlü olduğu Genel-İş İzmir 5 No’lu Şube Başkanı Mehmet Çınar, genelgenin hükümetin belediyeleri kuşatma çalışmasının bir parçası olduğunu söyledi. Örgütlü oldukları belediye şirketlerinin her yıl diğer taşeron şirketlerle birlikte belediyelerin açtığı ihaleleri girdiğini söyleyen Çınar, her ihale döneminde şirket yönetimlerinin kendilerinin sözleşme görüşmelerindeki taleplerini de hesaba katarak fiyat verdiğini belirtti. İşverenin sık sık işçi ücretleri ve ihale bedelleri gibi birçok maliyeti hesaba katarak sermaye artırımı yaptığını söyleyen Çınar, Bakanlar Kurulu’nun sermaye artırımına izin vermemesi durumunda yaşanacak sıkıntının direkt olarak işçi ücretlerine yansıyacağını ve toplusözleşme görüşmelerinin de bu nedenle çetin geçeceğini ifade etti. 1990’lı yıllarda Özal hükümetinin yapamadığını şimdi AKP Hükümeti’nin yaptığını kaydeden Çınar, belediye şirketlerinin taşeronlaştırmayı kolaylaştırmak için kurulduğunu, genelge ile de birçok belediye için taşeronlaştırmayı zorunlu hale getireceğini belirtti. “O dönemden beri her gelen hükümet bunun için birçok yasa çıkardı. Bu yasaların ardından şirketler borçları nedeniyle kapanma tehlikesi ile yüz yüze geldi. Belediye şirketleri bütün bu sıkıntıları sermaye artırımı ile aştı. Şimdi genelge ile birlikte bu belediye şirketleri dayanaktan da yoksun kalacak. Belediyelerin elini kolunu bağlayarak taşeronlaştırmaya mecbur bırakmak istiyor” diyen Çınar, hükümetin belediyeleri tamamen kuşatmaya çalıştığını kaydetti. Hükümetin istediği belediyelerdeki artışı uygun göreceğini, istemediği belediyede artış yapmayacağını belirten Çınar, “Türkiye’yi Ankara’dan yönetmeyeceğiz, yerelleşeceğiz diyorlar ama, belediyelerin yetkilerini elinden alıyorlar. Biz mücadele ederek birçok engeli aştık. Bunu da aşacağımıza inanıyorum. Bu genelge tam da Kent AŞ’de sözleşme dönemimize denk geldi. Süreç zor ama, bu engeli de aşmak için her şeyi yapacağız. Gerekirse sokağa dökülürüz” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)
‘Şirketleri iflasa sürükleyecek’

İzmir Büyükşehir Belediyesi İZELMAN şirketinde çalışan işçilerin örgütlü olduğu Genel-İş 3 No’lu Şube Başkanı Cafer Konca ise AKP iktidarının yerel yönetimlerin bütün yetkilerini kendi elinde toplamak istediğini kaydetti. Genelgenin, bu durumun en açık kanıtlarından biri olduğunu ifade eden Konca, “Sadece bu genelge değil, çıkartılan birçok yasa var. Genelge bu zincirin halkalarından sadece biri. Bu genelge belediye şirketlerini iflasa sürükleyecek. Norm kadro yasası ile birlikte devlet memurluğu güvencesini ortadan kaldırmaya çalışanlar şimdi bu genelgeyle taşeronlaştırmanın önünü açıyor” dedi.
Ozan Sürücü

Evrensel'i Takip Et