08 Nisan 2007 00:00

yastık altı boş

“Teyze oğlunun düğünü var, bir altın takmak lazım. Kaç paradır acaba bir bilezik? Gramına göre değişiyormuş. Ortalama bir bilezik 300 YTL civarındaymış. ‘İyi ki çok sık evlenen akrabalarımız yok’ demeden geçemiyor insan.

Paylaş

“Teyze oğlunun düğünü var, bir altın takmak lazım. Kaç paradır acaba bir bilezik? Gramına göre değişiyormuş. Ortalama bir bilezik 300 YTL civarındaymış. ‘İyi ki çok sık evlenen akrabalarımız yok’ demeden geçemiyor insan. Asgari ücretle çalışan işçinin bir ay içinde iki akrabasının düğünü olsa nasıl altın takacak? Birisine takıp diğerine takmasa bile, o ay ne ile karnını doyuracak? Peki altın bu kadar pahalıyken, altın fabrikalarında çalışanlar ne kadar ücret alıyordur acaba? Bunu öğrenmek için görüştüğümüz altın işçisi, kendilerinin de altın alamadıklarını söylüyor.
Yenibosna Kuyumcukent’te bir atölyede çalışan Can Yıldız’a ‘Yastık altında kaç bilezik var?’ diye soruyoruz. Aldığımız yanıt “Sıfır” oluyor. Yıldız, “Bırak abi yastık altına altın koymayı, aldığımız ücretle ancak karnımızı doyurabiliyoruz” diyor.
15 yıldır çalışıyor, bir altını yok
Atölyede sabah 08.30’dan akşam 19.30’a kadar normal mesaide çalıştığını anlatan Yıldız, atölyelerinde 7 kişinin olduğunu ve haftada 300 bilezik ürettiklerini söylüyor.
Haftanın birkaç günü fazla mesaiye kaldığını belirten Yıldız, fazla mesaiye kaldıklarında fazladan 20 YTL aldıklarını söylüyor.
Haftalık 300 YTL aldığını ifade eden Yıldız, “Sigorta yok, yemek yok, yol parası yok. Şu anda bekarım ama yine de ay sonunda cebimde para kalmıyor. 15 yıldır altın sektörünün içindeyim ama gerçekten bir tane bile altınım yok” diyor.
Can Yıldız, aldığı 300 YTL haftalığı nasıl harcadığını şöyle anlatıyor: “Eve 150 YTL veriyorum, 20 YTL yola veriyorum, 30 YTL yemeğe veriyorum, hafta sonu sosyal faaliyetler olursa 40 YTL de o zaman harcıyorum. Geriye kalan 60 YTL de ne olduğunu anlamadan bitiyor.”
Yaptıkları bileziklerin 300-400 YTL’ye satıldığını belirten Yıldız, “Haftalığımı versem ancak bir bilezik alırım. Peki işe nasıl gidip geleceğim, ne yiyeceğim? Doğal olarak alamıyorum. Ben de yatırım olsun diye altın biriktirmek isterim ama yapamıyorum. Hayat şartları buna izin vermiyor. Gün geçtikçe daha da zorlanıyoruz. Mesela ilk başladığım zamanlar, bir haftalığımla üstüme üç parça giyecek alabiliyordum; ama şimdi bir parça ancak alabiliyorum” diyor.
Fabrika daha kötü
Daha önce büyük bir altın fabrikasında çalıştığını anlatan Yıldız, fabrikada koşulların daha zor olduğunu, çok daha düşük ücretle çalıştıklarını ifade ediyor.
Fabrikada 2 yıl önce 200 YTL haftalık verildiğini, şimdi ise 220 YTL olduğunu belirten Yıldız, iki yılda sadece 20 YTL zam yapıldığına dikkat çekerek insanların geçinmekte zorlandıklarını aktarıyor.
Fabrikada çalışan arkadaşları ile hâlâ görüştüğünü, hepsinin çalışma koşullarından şikayetçi olduklarını belirten Yıldız, “Bu adamlar nasıl altın alsınlar, kendi karınlarını zor doyuruyorlar” diyor ve altın sektöründe çalışan işçilerin, altını sadece işyerlerinde gördüklerini sözlerine ekliyor.
Gökhan Durmuş
ÖNCEKİ HABER

Beyin çipi, elektro silahlar ve ‘devrim’

SONRAKİ HABER

bakınca içimiz gidiyor ama nafile!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...