17 Nisan 2007 00:00
13 yıllık kazanca 49 yıllık özelleştirme
İzmir Limanı 13 yıllık geliri karşılığında 49 yıllığına özelleştirilerek işletmesi devredilmek isteniyor. Mersin Limanının özelleştirilmesine ilişkin yargı kararı beklenmeden gerçekleştirilecek bu satış peşkeş olarak değerlendiriliyor.
İzmir Limanı 13 yıllık geliri karşılığında 49 yıllığına özelleştirilerek işletmesi devredilmek isteniyor. Mersin Limanının özelleştirilmesine ilişkin yargı kararı beklenmeden gerçekleştirilecek bu satış peşkeş olarak değerlendiriliyor.
İhaleye ilişkin tekliflerin alınmasının ardından, yıllık kazancı 80 milyon doların üzerinde olan limanın 49 yıllık işletmesinin devri için değerlendirmeye alınacak tekliflerin alt sınırı 1 milyar dolar olarak belirlendi. Bu rakam limanın 13 yıllık kazancına denk geliyor.
Bölge ihracatının yüzde 90ı, Türkiyenin toplam ihracatının ise yaklaşık üçte birinin gerçekleştirildiği, toplam liman alanı 901 bin metrekare ve atıl vaziyette bulunup gerekli düzenlemelerle kazanılabilecek olan 500 bin metrekare alana sahip olan limana büyük armatör şirketler gözlerini dikmiş durumda. 70 bin ton kapasiteli TMOya ait iki beton siloya sahip olan limana teklif veren dört şirket ise şöyle: Alsancak Ortak Girişim Grubu, Babcock and Brown ve PSA-Akfen Ortak Girişim Grubu, Çelebi Holding AŞ, Global-Hutchison ve EİB LİMAŞ (Ege İhracatçı Birlikleri Liman Hizmetleri ve Taşımacılık AŞ) Ortak Girişim Grubu.
İhale süreci ile ilgili kendilerine net bilgi verilmediğini, bilgilerin sır gibi saklandığını söyleyen Liman-İş İzmir Şube Başkanı Muammer Kurt, Mersin ve İskenderun limanlarının özelleştirmesinin bir türlü yapılamadığının altını çizerek, İzmir Limanı için de direneceklerini söyledi. Mersinde özelleştirme işlemi resmi olarak tamamlanmasına rağmen devir teslim işleminin yapılamamasının nedeninin ihaleyi alan Afken firmasının Mersinden vazgeçerek İzmire göz dikmesi olduğunu belirten Kurt, prosedüre göre bir limana talip olan şirketin diğer limanların ihalelerine girmemesi şartı getirildiğini ama Afkenin İzmir Limanı ihalesine de girdiğini kaydetti.
İzmir Limanının Türkiyedeki diğer limanlar arasındaki en verimlisi olduğunu ve geleceği açısından da çok değerli olduğunu vurgulayan Kurt, yıllardır limanın küçük yatırımlarla dünya limanları sıralamasında üst sıralara yerleşebileceğini söyledi. Liman girişindeki kullanılmayan viyadük ayaklarının liman içine alınarak TIRların transit geçişinin sağlanacağını ifade eden Kurt, ihale şartnamesinde özelleştirmenin hemen ardından liman derinliğinin artırılması şartı getirilmiş ki bu şart limanın gelirini kat kat artıracak. Çünkü 60 bin tonun üzerindeki gemiler bu haliyle limana giriş yapamıyor. Bu yatırımın özelleştirmeden sonra yapılması çok dikkat çekici dedi. 1990 yılından beri İzmir Limanına bir tek çivi çakılmadığını, bir aracın alınmadığını söyleyen Kurt, 1990da bin 100- bin 200 işçiyle çalışan limanın bu gün 550 kişiyle 24 saat çalıştığını kaydetti. (İzmir/EVRENSEL)
Yıllık 80 milyon dolar kazanç
Limanın şu an yıllık 80 milyon dolar net kazancı olduğunu belirten Liman-İş İzmir Şube Başkanı Kurt, Limanlar devletin sırtında kambur mu? Değil. İzmir Limanının günlük 1.5 milyon dolar cirosu var diyor. Hükümetin birilerine rant sağlamak için özelleştirme yaptığını söyleyen Kurt, Trabzon, Hopa ve Rize limanlarının özelleştirilmesi ile ilgili kesin yargı kararlarının olduğunu ama hiçbirinin uygulanmadığını söyleyen Kurt, yargı kararlarının bir şey ifade etmediğini belirterek sözlerini şöyle tamamlıyor: Geriye bu peşkeşe karşı durabilecek tek güç örgütlü işçi kalıyor. Burada örgütlü işçi bütün gücünü kullanacak. Kavgaysa kavga. Bu peşkeşi üretimden gelen gücünü kullanarak da olsa işçi durduracak.
Ozan Sürücü