20 Nisan 2007 00:00

‘Türkiye Ortaçağ karanlığına gömüldü’

Protestanlar Malatya’da yaptıkları basın toplantısıyla katliamı lanetleyerek, açıklamada “Rahip Santoro cinayeti, Hrant Dink cinayeti ve Malatya katliamı birbiriyle bağlantılı bulunulmaktadır” denildi

Paylaş

Protestanlar Malatya’da yaptıkları basın toplantısıyla katliamı lanetleyerek, açıklamada “Rahip Santoro cinayeti, Hrant Dink cinayeti ve Malatya katliamı birbiriyle bağlantılı bulunulmaktadır” denildi.
Malatya Altınkayısı otelde dün yapılan basın toplantısına, Türkiye Kurtuluş Kiliseleri Başdispastörü İhsan Özbek, Türkiye Protestan Kiliseler Birliği Başkanı Bedri Peker, Kurtuluş Kiliseleri Hukuk Danışmanı Av Orhan Kemal Cengiz, Türkiye’nin değişik yerlerinden Protestan cemaatinin önderleri katıldı.
Hristiyanlar hedef gösteriliyor
Toplantıda Türkiye Protestan Kiliseler Birliği adına konuşan Bedri Peker, Hristiyan vatandaşlara yapılan saldırıyı kınadıklarını vurgulayarak, vahşi cinayeti işleyenlerin Hristiyan ve misyonerleri düşman olarak gören zihniyet olduğunu söyledi. Hristiyanların “bölücü ve vatan haini” olarak lanse edildiğini belirten Peker, “Başta bazı devlet yöneticileri olmak üzere, bazı parti yöneticileri, bazı basın yayın organları Hristiyanları hedef gösteriyorlar” diye konuştu.
Aynı koro yoluna devam ediyor
Türkiye Kurtuluş Kiliseleri Başdispastörü İhsan Özbek de şöyle konuştu “Türkiye dün ortaçağ karanlığına gömüldü. Çok uzun bir zamandan beri Türkiye’de hoşgörüsüzlük her gün, ırkçılığın, Hıristiyan düşmanlığının tohumları ekiliyordu. Şimdi bu ekilenler tek tek biçilmektedir. Rahip Santoro cinayeti, Hrant Dink cinayeti ve Malatya katliamı bağlantılı bulunulmaktadır. Çok muhtemeldir ki bu olaydan sonra yine aynı bildik nutukları dinleyeceğiz. Yine aynı komplo teorileriyle karşılaşacağız. Türkiye’yi karıştırmak isteyen ‘istihbarat örgütlerinin’ komplolarından bahsedilecek Türkiye’nin önünü kesmek isteyen karanlık güçlerden söz edilecek. Yine kestirme ve yine toptan maliyeti ‘ötekine’ çıtırdatan bir mantıkla karşılaşacağız. Sonra ilk şok atlatıldıktan sonra, yine aynı koro, aynı hoşgörüsüzlük şarkısını, nefret tohumlarını verimli hasatlara dönüştürecek, şarkılarını söylemeye devam edecekler. Aynaya hiç bakmadan yerdeki kanın üzerlerine sıçradığını görmezden gelerek asla bir hisse çıkarmadan yollarına aynen kaldıkları yerden devam edecekler”
Bu bir cadı avıdır
Türkiye’de ortaçağdaki cadı avı gibi bir misyoner ağı olduğuna vurgu yapan Özbek, “Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjiyle neredeyse her gün gazetelerden, televizyonlardan, misyonerlerin hain planları üzerine, insanları nasıl parayla satın aldıkları üzerine haberler çıkıyor. Bu bir cadı avıdır. Nasıl ortaçağda insanları cadı olduklarına inanarak diri diri yakmışlarsa birisine ‘cadı’ denmesi o kişinin ölüm fermanı haline dönüşmüşse bugün de birilerine ‘misyoner’ denmesi onu her türlü aşağılama ve saldırıya açık bir hale getirmektir” dedi. Özbek, herkesin şapkasını önüne koyup bu ülkenin nasıl olup da insan kasapları yaratabildiğini sorgulaması gerektiğine işaret etti. (Malatya/EVRENSEL)
ÖNCEKİ HABER

Malatyalılar katliama isyan etti

SONRAKİ HABER

Aynı gerekçeler

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa