23 Nisan 2007 00:00

Yaşananlar kaza mı?

Hepimizi derinden etkiledi. Hepimiz lanet ettik. 33 öğrenci, veli, şoför bir trafik kazasında daha canından oldu. Zafer İlköğretim Okulu böyle bir olayla Türkiye’de ve dünyada duyuldu

Paylaş

Hepimizi derinden etkiledi. Hepimiz lanet ettik. 33 öğrenci, veli, şoför bir trafik kazasında daha canından oldu. Zafer İlköğretim Okulu böyle bir olayla Türkiye’de ve dünyada duyuldu.
Devlet yetkililerimiz kazanın hemen ardından taziye ziyaretlerinde bulundular. Basında duygusal haberler yer aldı. Gerek Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, gerek Başbakan Erdoğan, gerekse Devlet Bakanı M. Ali Şahin açıklamalarında çok üzüldüklerini belirterek ölenlerin şehit olduğunu söylediler. Devletin yardım elini uzattılar.
Vali ve İl Milli Eğitim Müdürü ve diğer yetkililer bu elle birlikte okula uzanıp, olaydan etkilenenlere psikolojik yardım da dahil her türlü yardımı vermeye başladılar.
Bunlar her olaydan sonra geleneksel hale gelen davranışlardı. Depremde, selde, çukura düşmede, cinayetlerde vb. hep aynı tavırlar sergileniyor. Yani sonuçtan hareket ediliyor.
Şimdi bu trafik kazası olmasa idi, bu gezi kanun ve yönetmeliklere uygun mu olacaktı? 43-45 kişilik otobüse 63 kişinin binmesi, 45 velinin kucağına 19 öğrencinin oturtulması, 7-8 yaşındaki çocukların 1500 km’lik yola çıkarılması, servis, turizm ve yolcu taşımacılığı yapabilme yeterliliğini belgeleyen D-2 belgesi olmayan bir otobüsle geziye izin verilmesi vb. gibi hiç aklın kabul etmeyeceği uygulamaların yapılması kabul mu edilecekti?
ÖVDER (Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği ) İzmir Şubesi olarak bu acıyı okulda öğretmenlerimiz ve velilerimizle paylaşmaya gittik. Okul müdürü ile görüşmemizde, müdür bey bunun bir “takdir-i ilahi” olduğunu söyleyerek kendini savunmaya başladı. Otobüste neden 63 kişi olduğunu soruduğumuzda, kendisinin 46 kişiye onay verdiğini ve diğerlerinin yolda bindiğini söyledi. Otobüsün neden değiştirildiği sorusuna da yanıt vermedi. Bunun üzerine bizler başsağlığı dileyerek ayrıldık. Öğretmenlerimizle de görüştükten sonra, kazada çocuğunu, eşini ve yakınını kaybeden velilerimizin evlerine gittik.
Velilerimiz o acılar içerisinde bu gezinin yapılması için nasıl zorlandıklarını anlattılar. Bu gezinin bir hafta sonrası için planlandığı halde bir hafta önce yapıldığını, çocukların çok küçük olduğunu ve uzun yola dayanamayacağını söyledikleri halde öğretmenin ısrar ettiğini dile getirdiler. Bir veli, Öğretmenevi önünde çocuğunu ve eşini gönderirken, “Otobüs çok kalabalık” diye öğretmeni uyardıklarını, bir başka veli de eşinin yolda telefon açarak otobüsün değişik yollardan gittiğini ve hızlı kullanıldığını söylediğini aktardılar.
Bunlardan da anlaşılıyor ki bu gezi düzenlenirken yönetmeliklere ve kurallara uygun hazırlanmamış. Onay verenler hiç incelememiş. Bu gezi öğrenci için değil, başka ihtiyaçlar için düzenlenmiş.
Zafer İlköğretim Okulu’nda 2-A sınıfı ‘Teknoloji Sınıfı’ olarak düzenlenmiş ve her öğrenciden 300 YTL aidat alınmış. Onun için bu çocuklarımız ayrıcalıklı durumuna düşürülmüş. Aidatın bir taksitini veremeyen ve kazada çocuğu ölen bir veli uyarılmış.
Bu sıradan bir kaza olarak değerlendirilebilir mi? Şimdi suçlu aranıyor. Kim olur ki? Bunlara göz yuman mı? Kazayı yapan mı? Bu geziyi düzenleyen mi? Kimin önceliği var? Bugün ellerini uzatanlar dün nerede idiler? Yetkilerini nerede kullandılar? Yoksa 10 gün sonra bu da unutulup yenilerini mi bekleyeceğiz? Bu sorulara öncelikle biz veliler cevap bulmalıyız. Hepimizin bir kez daha başı sağ olsun.
Orhan Yüce / ÖVDER Şube Başkanı (İZMİR)
ÖNCEKİ HABER

Silahın reklamı da olur mu?

SONRAKİ HABER

Hayatın akışını değiştirecek televizyon

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...