25 Nisan 2007 00:00
Yaşar Aksoyla birkaç saat...
İzmirin 5 bininci yılı dolayısıyla yapılan etkinliklerde Yaşar Aksoy, tek başına 50 etkinlik yapmıştı. Bilmiyorum, kamu kuruluşları bu sayıda etkinlik yaptı mı?...
Şu fuarları oldum olası severim ben. Her fuarda kendinize yakın bulacağınız bir şey muhakkak vardır... Örneğin, İstanbulda, yıllarca önce, Yat Fuarına bile gitmiştim. Sheratonda mı ne yapılmıştı. Yatlar, lüks sürat motorları falan... Bir tek fotoğraf kaldı kafamda: Bir tuzukuru, kızına sınıf geçme hediyesi olarak bir motor aldı. Bir kıza baktım, bir de motora. Hangisini istersin? deselerdi bana, Deniz motorunu, derdim. O zamanlar gençtim, çünkü. Adam motoru fuar sonunda alacaktı, ama çekini peşin peşin yazdı. Hafif eğilip, yan gözle baktım çekin altındaki imzaya. Adam, arkasını döndü...
Şimdilerde artık, Mermer Fuarına filan gitmenin zamanı geldi. Hani ilerde gerekecek olan taşın cinsini şimdiden görmek için... Neyse...
İzmirde bu günlerde, TÜYAPın 12. Kitap Fuarı var. İzmir Yazarlar Platformunun çalışanlarındanım. Deniz Kavukçuoğlunun kulakları çınlasın, fuar yetkilileri onu mahcup etti. Çünkü bana verilen Bülent Habora yazılı tanıtım kartındaki soyadım, ilk kez doğru yazılmıştı. Yaşamım boyunca saklayacağım hoş bir anı olmuştu...
Şaka bir yana ama İstanbuldakiler olsun, İzmirdekiler olsun TÜYAPın tüm fuarlarını seviyorum. Ayakkabı Fuarı dahil...
İzmirdeki 12. İzmir Kitap Fuarının ilk gününü yaşadım. Bu yazıyı yazarken daha ikinci gün bitmemişti. Birçok dostla karşılaştım. Tabii Küçük dağları ben yarattım, havalarında ortalıkta dolaşanların dağcılığını hiç kimsenin fark etmediğini, ama yine de kasım kasım kasımpatı gibi boy gösterişlerini de izledim. ..
Fuar bitsin, sonra, örneğin gelecek Çarşamba günkü yazımda, eğrisiyle-doğrusuyla, ecişiyle-bücüşüyle TÜYAP İzmir Fuarını, o dokuz günü anlatacağım...
Ama bu yazımda, fuar gediklisi Bay İzmir İzmirin son kitabından, İzmir Kitap Fuarı Anılarından söz etmek istiyorum. Sevgili Yaşar Aksoya, daha onu birebir tanımadan yıllarca önce İzmire göç ettiğimiz günlerden bu yana Bay İzmir İzmir diyorum. Nasıl Çelik Gülersoy, Bay İstanbul İstanbul idiyse, Yaşar Aksoy da, tabii benim için Bay İzmir İzmirdi...
Tam bir İzmir fanatiği Yaşar Aksoy. Her şeyini İzmirin geçmişine ve geleceğine adamış. Düşünün, İzmirin 5 bininci yılı dolayısıyla yapılan etkinliklerde Yaşar Aksoy, tek başına 50 etkinlik yapmıştı. Bunların 47sini de bizim Evrensel Kültür Merkezinin salonlarında düzenlemişti. Bilmiyorum, kamu kuruluşları bu sayıda etkinlik yaptı mı?.. Televizyon, radyo söyleşilerini, gazete ve dergi yazılarını saymıyorum... Tabii ülke dışındakiler de bu sayının içinde yok...
İzmir Kitap Fuarı Anıları küçük boyutlu bir kitap. 91 sayfası metin, 57 sayfası da fotoğraflar...
Birkaç saatte okudum kitabı, hem de bazı yerleri, bazı satırların altını çize çize. Türkçe güzel olunca, anlatım iyi olunca, hızla geçiyor satırlar, sayfalar.
Anılarda sık sık Mutlucanın adı geçiyor. Kitabın kahramanı... Ben yıllarca önce tanımıştım Mutluyu. Karşıyakada, bir ara sokaktaki evin en üst katında oturuyordu. Sonra ev sahibi baskınlardan falan yılmış olacak ki, evden atmıştı onu. Sonra yitirdim onu. Sadece, TÜYAP Kitap Fuarlarında, Yaşar Aksoyun yanında, yani Uluslararası İzmir Araştırmaları Merkezinin standında görüyordum. Yaşar Aksoy kitabında hem Mutluyu göklere çıkarıyor, hem de ince ince iğneliyordu, dokunduruyordu. Bilmiyorum, belki de Mutlunun gençliğini ve bu yüzden çevresinde oluşan kalabalığı kıskanıyordur
Genellikle, Kitap Fuarlarında geçen çok güzel anılarını anlatıyor, Yaşar Aksoy. Ama zaman zaman da üzüntü verici anılarını da gündeme getiriyor. Birçok İzmirli yazarı, onun bu kitabından daha iyi tanıdım.
Övdüğü ve yerdiği kişiler konusunda Yaşar Aksoyla aynı düşüncedeyim. Yalnız. övdüklerinden biri hariç. Bir şair bu kişi. Neyse, bir gün Yaşar Aksoyun kulağına fısıldarım bu ismi. Yaşar Aksoya yanıldığını tanıtlamaya çalışırım, somut örnekleriyle...
Bay İzmir İzmirin bu kitabı, benim zaman zaman yazılarımda kullanacağım bir yapıt olacak. Fuara giden, Uluslararası İzmir Araştırmaları Merkezinin standında görebilirler, hem Yaşar Aksoyu, hem de kitabını. Yalnız gidecek olanlara özel öğüdüm, Aman karşınızdaki kişinin Yaşar Aksoy olduğuna emin olun, eğer tanımıyorsanız, olacak. Çünkü Yaşar Aksoyun bir süreliğine standtan uzaklaştığı sırada gelen dostları, daha doğrusu biri, Ben Yaşar Aksoyum, diye kitapları imzalıyormuş...
Yaşar Aksoyla birlikte standın Popstarı ve kitabın arka kapak 3. sayfa güzeli(!) Mutlucanla Fuar sonuna dek karşılaşacağım, taaa ki gelecek yıla dek...
Bülent Habora