12 Mayıs 2007 00:00
İşgal sonunu getirdi
İngilterede önceki gün istifa planını açıklayan Başbakan Tony Blaire, İngiliz halkının, güvenmediği ortaya çıktı
İngilterede önceki gün istifa planını açıklayan Başbakan Tony Blaire, İngiliz halkının, güvenmediği ortaya çıktı. Halkın yüzde 57si, 10 yıl süren başbakanlığı döneminde ABDnin, Afganistan ve Irak işgallerine en büyük desteği veren Blairin Irak konusunda yalan söylediğine inanıyor, bu yalan nedeniyle Blairin yaptığı ve yapacağı tüm olumlu işlerin etkisiz kalacağını düşünüyor. Halkın yüzde 71i ise Blaire hiç güvenmiyor. Güvenenlerin oranı ise yüzde 21de kaldı.
Önceki gün istifa takvimini açıklayan Blair, 27 Haziranda başbakanlık koltuğundan ayrılacak. İngilterenin en uzun başbakanlık yapan lideri olan Blairin görev süresi 2010 yılında bitiyordu. Ancak, Irak ile Afganistan işgallerine verdiği tam destek, ABD ile işbirliği ve bu işbirliğinin Londrayı uluslararası siyasette ABDnin gölgesinde silik bir ülke haline getirmesi İngiltere Başbakanının sonunun başlangıcı olmuş ve Blair, istifa baskılarına daha fazla dayanamamıştı.
Brown kolları sıvadı
İngiltere Maliye Bakanı Gordon Brown, vakit kaybetmeden Tony Blairin yerine aday olacağını açıkladı.
Bugün İşçi Partisinin ve yeni bir hükümetin yönetimine aday olduğumu ilan ediyorum diyen Brownun ülkenin yeni başbakanı olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Blair de, Brownun adaylığını destekliyor. Brown, Irak savaşı için özür dilemeye hazır mısınız sorusuna, ise Hatalar yapıldığını kabul ediyorum yanıtını verdi. Brown, İngilterenin Irakta çabalarını sürdüreceğini de söyledi.
Beyaz Saray üzgün
Bu arada Blairin sonunu hazırlayan müttefiki Beyaz Saray, İngiltere Başbakanının olağanüstü bir lider, bir dost ve müttefik olduğunu açıkladı. ABD Dışişleri Bakanı Rice ise, Brown başbakan olduğunda da iki ülke arasındaki yakın ilişkilerin devam edeceğini söyledi. Celal Talabani ise, Irakın kurtuluş kahramanı olarak nitelediği Blairin iktidardan ayrılmasına üzüldüğünü söyledi. (DIŞ HABERLER)
İngilterede Blairli yıllar
İngilterede önceki gün İşçi Partisi liderliğinden, 27 Haziranda ise Başbakanlıktan ayrılacağını açıklayan Blair, 1 Mayıs 1997de yapılan seçimde Muhafazakarların 18 yıl süren iktidarına son vererek, ezici çoğunlukla iktidara gelmişti.
Ve bu seçimle 1812 yılından beri İngilterenin en genç başbakanı olmuştu. İngilterede Blairlı yıllarda öne çıkan bazı gündemler şöyle;
10 Nisan 1998: Blair ile İrlanda Başbakanı Bertie Ahern, Kuzey İrlanda ile ilgili olarak Kutsal
Cuma adı verilen anlaşmaya imza attı.
Bu anlaşmayla geçen günlerde K. İrlandadaki yarı özerk yönetim kuruldu.
Kuzey İrlandadaki bu olay, Blair döneminin kayda değer tek başarısı olarak yorumlandı.
24 Mart 1999: İngiliz güçleri, NATOnun Kosovaya yönelik bombalama harekatına katıldı. Londra yönetimi, daha sonra Kosovaya binlerce asker gönderdi.
7 Haziran 2001: Seçimlerde İşçi Partisi üst üste ikinci kez Avam Kamarasında büyük çoğunluğu elde etti. İşçi Partisi, 659 üyeli mecliste 412 üyelik kazandı.
7 Ekim 2001: Afganistana saldırı. İşgale 11 Eylül ve El Kaide bahane edildi. Halen sürüyor.
18 Mart 2003: Avam Kamarası, İngilterenin ABDnin Irak işgaline destek vermesini kabul etti.
5 Mayıs 2005: Seçimlerde Blair, üst üste üçüncü kez kazandı. Bu seçimi kazanmasına rağmen İşçi Parti ile Muhafazakarlar arasındaki 167 olan sandalye farkı 66ya düştü.
7 Temmuz 2005: Londrada metro ve otobüsleri hedef alan saldırılarda 52 kişi öldü. Tony Blair, terörü İngiltereye getirmek ile suçlandı.
7 Eylül 2006: İngiltere Başbakanı Blair 2007nin Eylül ayından önce görevini bırakacağını açıkladı. (DIŞ HABERLER)
Blair, Iraktan kurtulamaz
İktidarda 10 yılını doldurduktan sonra dün, 27 Haziranda istifa edeceğini açıklayan Tony Blair dönemi ve ardında bıraktığı İngiltere ile ilgili İngiliz basınında öne çıkan yorumlar şu şekilde;
The Guardian
Manşetini, Doğru olduğuna inandığım şeyleri yaptım sözlerinden kuran gazete başyazısında, 10 yıl önce kıyıya vuran dalgalar gibi gürleyerek geldi, yavaş yavaş geri çekildi dedi.
Independent
En dikkat çekici birinci sayfayı hazırlayan gazete, kapağını 1997 yılından düne kadar Blair döneminde yaşanan gelişmeleri peş peşe sıralamaya ayırmış ve ortasına IRAK yazarak, Tony Blair, Başbakan, 1997-2007. Miras: IRAK diye manşet attı.
Times
Gazete, Blairin gidişine, Brownun olası başbakanlığına atıfta bulunarak, Bir feragat, bir taç giyme manşetiyle çıktı.
Gazete, Blairin, Iraktan kurtulabilmesi mümkün değil yorumuna yer verdi.
The Daily Telegraph
Yeni İşçi Partisinin sonu manşetini tercih eden gazete, Blairin istifa edeceğini açıkladığı konuşmanın hemen ardından, Partinin internet sitesindeki Yeni İşçi Partisi logosunun, klasik İşçi Partisi logosuyla değiştirildiğini aktardı ve İşçi Partisi Gordon Brown liderliğinde yeni bir döneme hazırlanıyor ifadelerini kullandı.
Gazetenin başyazısında Büyük bir şovmen ama ortalama bir devlet adamı başlığı kullanıldı.
Financial Times
İngiltere Başbakanı Tony Blairin ayrılış konuşmasını, 10 yıl önce siyasete ilk atıldığı bölgesi Sedgefieldda yaptığını vurguladı ve Başbakan Tony Blairin yolculuğu başladığı yerde bitti yorumunu yaptı. (DIŞ HABERLER)
Sadakati Beyaz Sarayaydı
Tarık Ali
(Blairin) Gidişi, Yeni İşçi Partisinin Canım liderim modasına uygun şekilde düzenlenmişti. Dikkatle seçilmiş bir dinleyici kitlesi, dört başı mamur bir konuşma, titreyen dudaklar ve son. 10 Numaraya, İngiliz bayrakları altında girmişti. Dünkü konuşmasında da aynı vatanseverlik teması vardı. Bu kutsal vatan!
Ama ne her sokak başında görülen McDonalds, Starbucks, Benetton markalarından ne de İngilterenin dünyada nasıl görüldüğünden söz etti: Yani imparatorluk kulübesindeki en iyi saldırı köpeği imajından. Tony Blairin başlıca başarısı, üç genel seçimi art arda kazanmaktı. İkinci sınıf aktör, kurnaz ve tamahkâr bir siyasetçiye dönüştü.
Blair, her zaman Beyaz Sarayın işgalcilerine sadıktı. Avrupada Aznarı Zapateroya, Merkeli Schrödere tercih etti, Berlusconiden cidden etkilendi ve Sarkozyye desteği konusunda ise gizleyecek hiçbir yanı yoktu.
Blair, Ortadoğudaki İngiliz çıkarlarına Suezde 50 sene önceki İngiltere felaketine liderlik eden Anthony Edendan bile daha çok zarar verdi. Blair, Irakta kan akmaya, bombalar patlamaya devam ederken ayrılıyor. Blairin en büyük sadakati hep Beyaz Sarayın ev sahiplerineydi...
Blairin halefi Gordon Brown ise, daha zeki gözüküyor, fakat siyasi olarak çok da farklı değil. (The Guardian)